Çok sayıda önemli filme imza atan usta yönetmen Derviş Zaim, Film Arası Dergisi’nin Ocak sayısına konuk oldu. Suat Köçer’in sorularını yanıtlayan ünlü yönetmen, çarpıcı değerlendirmelerde bulundu.
Türkiye’ye döndüğümde çekmek istediğim bir senaryoyu bir yapımcıya vermiştim. Olumlu olmayacağı çok kısa bir sürede anlaşıldı. O yoldan gidersem büyük ihtimalle bir duvarla karşılaşacağımı biliyordum. Bu nedenle kendi göbeğimi kendim kesmek zorunda kaldım. Ne yazık ki bu ülkede istediğinizi istediğiniz gibi yapmak gibi bir derdiniz varsa onların aynı zamanda yapımcısı olmak zorundasınız. Düşük bütçeyle başlamış olmak şerden hayır doğurdu. O sıkıntıları ve acıları çekmemiş olsaydım, daha sonraki işlerden daha az sürtünerek, yara alarak çıkamazdım. İnsanın derdi aslında bir anlamda dermanı olabilir.
Şiddetin alıp başını gittiği bu çağda bizim kurtuluşumuz nasıl olacaktır? İnsan kurtuluşunu birkaç şeyle sağlayabilir. Çok büyük bir utanç duygusu, çok büyük bir acı ya da büyük bir aşk bizi kurtarır. Sinemanın da yapmaya çalıştığı şey insan ruhunun nasıl daha farklı bir açılıma gidebileceği, bunu doğurup doğuramayacağı üzerine sorular sormak, başka soruları tetiklemek biçiminde ifade edebilir.
Minimalizm ve transandantal sinema takip edilebilir fakat bu tarzı sana başkaları dayatıyor. Bu tarzı dayatanlar tarafından onların dediklerinden farklı işler kabul edilmiyor. Örneğin Şeyh Galip bugün yaşasaydı ve sinema yapmış olsaydı, eserini sinemayla tercüme etmiş olsaydı onu hiçbir yere almazlardı.
Bir takım damarlar olsa ve o damarlardan gelsem, işim çok kolaylaşırdı. Metin Erksan. Saygı duyduğum bir işi var; Sevmek Zamanı. Ama Türk sinemasında, mesela Cemil Meriç gibi birisi olmuş olsaydı, Cemil Meriç bir iki film yapmış olsaydı, aynı zamanda Türk sineması ile ilgili kaleme almış olduğu yazılar olsaydı, benim işim çok daha kolaylaşırdı. Bayrağı ondan alır, bir başka yere götürebilirdim. Çünkü sanat adını verdiğimiz şey, babayı reddetme üzerine kuruludur. Reddedeceğin baban olmazsa, ne yaparsın?
Söyleşinin tamamı Film Arası Dergisi’nin ocak sayısında.