Özel etiketli ürünler sektörü dünyada ve Türkiye'de hızla büyüyor. Bu potansiyeli değerlendirmek isteyen Türk firmaları 7. kez milli katılımla PLMA Fuarı'na büyük ilgi gösterdi. PLMA's World of Private Label Fuarı, (Özel Etiketli Ürünler) alanında dünyanın en büyük etkinliği olması açısından da önem taşıyor.
2009 yılında 14 firma ile 180 metrekarelik alanda gerçekleşen milli katılımın bu yıl 34 firmaya ve 495 metrekare alana ulaştığını anlatan İstanbul Kimyevi Maddeler ve Mamülleri İhracatçıları Birliği (İKMİB) Yönetim Kurulu Başkanı Murat Akyüz, birçok firmanın sırada beklediğini belirtti. Ülke katılımı bakımından PLMA'da ilk 10'da yer aldığı bilgisini verdi.
Akyüz, “Genellikle private label denilince Çin akla geliyordu. Tüm dünyada hızla büyüyen özel etiketli ürünler alanında en büyük rakibimiz Çin'i geride bıraktık. Avrupa bu konuda ülkemizi yeni yeni tanıyor. Türkiye, Çin'e kıyasla Avrupa'ya daha yakın ve kalite olarak da Avrupa'nın standartlarını çok rahat karşılayabiliyor” dedi. Murat Akyüz, ülkemizin lojistik avantajını şu örneklerle açıkladı: “Avrupalı bir firma Türkiye'ye sipariş verdiğinde, üreticimiz 1 ila 3 hafta içerisinde siparişi tamamlayabilir, 1 hafta içinde de malı ulaştırabilir. Asya'dan sipariş ettiğinde, rafa girme süresi en az 6 ay." Özel etiketli ürünler pazarının dünya genelinde 550 milyar dolarlık bir hacme ulaştığını aktaran Akyüz, sektörün Türkiye'deki pazar büyüklüğünün 4,5 milyar dolar civarında olduğunu söyledi.
Ekonomi Bakanlığı İhracat Genel Müdürü Veysel Parlak ise, "Ülke olarak fiyat rekabetini bıraktık, kalite rekabetine başladık" dedi. Marka ve yenilikçiliğe verilen teşvikler sayesinde firmalarımızın Avrupa pazarına daha güvenle girdiğini paylaşan Parlak Hollanda gibi, Avrupa'nın tüccar güruhu bir ülkeyle rekabet halinde olduğumuzu belirtti. “Tereciye tere satıyoruz” diyen Parlak, "Hollanda'nın lale soğanları Türkiye'den ihraç ediliyor. Bunun yanında teknoloji dahil olmak üzere, artık kalite rekabeti yapıyoruz” değerlendirmesin bulundu.
Türkiye'nin Lahey Büyükelçisi Sadık Arslan ise, Avrupa'nın ticari mallar ve ihracat ürünleri için giriş kapısı olan Amsterdam'da gerçekleşen fuarın önemine değindi. Büyük firmaların miktarlarda satın alma işlemlerinin yaşandığı fuara herkesin dahil olamadığını anlatan Arslan, Türkiye'nin son yıllarda gösterdiği atılımların etkisinin Hollanda genelinde görüldüğünü paylaştı. Türk firmalarının rekabet ve ürün avantajı açısından ciddi bir yol kat ettiğini anlatan Aslan, Eroğlu Holding'in, Hollandalı Mexx'i satın alması örneğinde olduğu gibi birçok şirketin Hollanda pazarında ciddi satın alma ve ortaklıklara yöneldiğini söyledi. Türk Bankalarının Hollanda'da 20 milyar euroyu bulan faaliyetlerini de örnek gösterdi. İKMİB TİM Delegesi Oğuzhan Gürlek ise, PLMA fuarının, sektörü yakından tanıyan ve büyük satın alımlar gerçekleştiren firmaların ilgi odağı olduğunu belirterek, Türkiye'den birçıok firmanın önümüzdeki yıllarda katılabilmek için sırada beklediğini söyledi.
