Öğretmen okuyucularımızdan gelen çok sayıda elektronik postada www.memurlar.net adlı internet sitesinin MEB’e bağlı okullarda yasaklandığını görünce doğrusu inanmak istemedim hala da aynı inançta olduğumu belirtmek isterim.
Bu internet sitesi zaman zaman eleştiri de kantarın topuzunu kaçırsa da yapıcı eleştirileri sayesinde birçok kamu kurumu yaptığı iş ve işlemlerde kendisine çeki düzen vermekte ve personelinin mağduriyetini önlemektedir. Hatta zamanında yapılan bir uyarı veya eleştiri binlerce personelin mağduriyetini dahi önleyebilmektedir. Objektif pencereden bakanların bu sitenin özel bir siteden ziyade kamu internet sitesi olduğunu dahi düşünmesi muhtemeldir. Bu sitede kamu yararının ön planda tutulduğu gerçeği ise çok rahat görülmektedir.
Bu çerçeveden bakıldığında, arkasında büyük bir holding bulunmamasına ve müstehcenliğe yer vermemesine rağmen, şu an Türkiye’nin en çok ziyaret edilen birkaç sitesinden birisi olan www.memurlar.net, üst düzey idarecilerin, tüm memurların ve öğretmenlerin başlangıç sayfası haline gelmiştir.
Site, sadece haber vermekle kalmıyor. Eleştiriyor ve eleştirileri bazen canımızı sıkıyor ama aynı zamanda yol da gösteriyor. Örnek görüş ve kararlar yayımlayarak uygulama birliği sağlıyor.
Ancak, günlük 1 milyonun üzerindeki farklı ziyaretçisiyle kendini kanıtlamış olan bir sitenin, MEB tarafından yasaklandığı yönündeki okuyucu e-maillerini görünce doğrusu inanamadım. Şayet yasaklanma sebebi, kamu yararı gerekçesiyle sayın müsteşarın sitede eleştirilmesi ise değişik zamanlarda eleştiriden nasibini alan diğer bürokratlar veya bakanlar da benzer yöntemi izlerse vay bu ülkenin haline.
Bu arada, paralel terör örgütlerine destek veren siteler dahi erişime açıkken, www.memurlar.net’in yasaklanmasının nasıl bir kamusal yarar sağlayacağını anlamak oldukça güçtür. Hele hele bu sitenin kritik zamanlardaki duruşunu kimsenin inkar etmesi mümkün değildir ve bizim nazarımızda takdire şayandır.
Sayın müsteşar veya başka kamu görevlileri, kendilerini her eleştireni yasaklayacaksa veya ağzının üzerine bir yumruk atacaksa, Türkiye’de ne internet sitesi, ne de eleştiri yapacak bir tek insan evladı kalır. Eleştiri bir organizasyonu en güçlü kılan unsurdur. Düşünmenizi ve yanlışlarınızı görmenizi sağlar. Bunu yasaklarsanız, çürümeyi hızlandırırsınız. Eleştiri girmeyen yere yalakalar girer ki bunların üzerine toprak atma yönünde talimatlı olduğumuzu da bir dost olarak hatırlatmak isterim…
Kamu kurumlarının diskotek işletmesi 2015 yılında da devam edecek
Sayın Başbakan, Maliye Bakanlığı'na sosyal tesislerle ilgili bir çalışma başlatması yönünde talimat vermişti. Bize göre bu işe, öncelikle sosyal tesislerdeki ayrımcılıkların kaldırılmasıyla başlanmalıdır. Çünkü, her kamu kurumu elindeki sosyal tesislerle ilgili kendi çalışanı için çeşitli ayrıcalıklar sağlamaktadır. 2015 yılında da bu ayrıcalık Maliye Bakanlığı tarafından meşru hale getirilerek zorunlu ayrımcılığa dönüştürülmüştür.
İşte bu yüzden işe, 15.01.2015 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Kamu Sosyal Tesislerine İlişkin Tebliğ'deki (Sayı: 2015-2) kurum personeli ile kurum dışı personel ve sade vatandaş ayrımını meşrulaştıran hükümlerin kaldırılmasıyla başlanmalıdır.
Bu tebliğde yer alan; “Bir kurum veya kuruluşun eğitim ve dinlenme tesisleri, misafirhane, kreş ve çocuk bakımevlerinden yararlanan diğer kurum ve kuruluşların personeli ve emeklileri ile bunların eşleri, üstsoy ve altsoylarına, kurum personeli için belirlenen tarifenin % 25 fazlası uygulanır.” hükmünün 2015 yılında da aynen devam ettirilmesi kabul edilebilir bir durum değildir.
Konunun daha da vahimi ise eğitim ve dinlenme tesisleri ile misafirhanelerden kamu personeli dışında yararlandırılanlara yani vatandaşlara kurum personeli için belirlenen tarifenin % 50 fazlasının uygulanacağını, ayrıca, tesislerden yararlanmada önceliğin o kurum personeli ve emeklisi ile bunların eşleri, üstsoy ve altsoylarına verileceği ifadesine yer verildiğini görüyoruz. Bir kamu kurumunun uhdesinde bulunan sosyal tesis, o kurumun çalışanlarının değildir. Ancak, sosyal tesisin ilgili kurumun personelinin malı gibi bir algı oluşturularak mevzuat düzenlenmesi yapılarak başka kurum personeline ikinci sınıf memur muamelesi, sade vatandaşlara ise üçüncü sınıf muamelesi yapılması doğru değildir ve bu durum mevzuatla meşrulaştırılamaz.
Ayrıca, bu tebliğde yer alan sosyal tesislerin diskotek işletilmesine de el atılması gerekiyor. Kişisel görüşüm farklı olsa da kimsenin diskoteğe gitmesi bizi ilgilendirmez, ancak benim vergilerimle toplanan paralarla kamu kurumları diskotek işletiyorsa buna da rıza gösteremem.
Tebliğin ekinde yer alan ifadeleri görünce demek ki kamu kurumları diskotek de işletebiliyorlarmış diye düşündüm. Tebliğin ekinde kamu kurum ve kuruluşlarınca işletilen eğitim ve dinlenme tesislerinde bulunabilecek özellikler aşağıda belirtilmiştir denildikten sonra belirtilen özellikler arasında diskotek, hamam, sauna ve plaj ifadelerini görünce hayret ettim. Bunda hayret edilecek ne var denilebilir. Ama bu işi yapan kamu kurumları olunca ve buraların giderleri 77 milyon ülke vatandaşının cebinden çıkıyorsa o zaman sormamız doğal hale gelir.
Kamunun artık bu işlerden çekilmesinin zamanı çoktan gelmiş ve geçmektedir. Yapılması gereken en temel konular arasında bu tür sosyal tesislerin 77 milyon ülke vatandaşının hizmetine açılması yani özel sektöre devredilmesidir. Bundan önce de bu tesislerin ücretinin kamu personeli ile vatandaşa eşit hale getirilmesidir.
Ayrıca, tebliğde kurum ve kuruluşların bu tebliğ kapsamındaki tesislere ilişkin olarak 2015 yılında uygulayacakları tarife ve yararlanma bedelleri, kendi internet sitelerinde yer alacak ve daima güncel tutulacaktır denilmekte ancak, buna çok fazla riayet edilmemektedir. İsterseniz kamu kurumlarının internet sitelerine girerek test edebilirsiniz. Hatta bazı kurumların sosyal tesislerinin üst düzey personelin dinlenme tesisi olarak adlandırılması daha doğru olacaktır. Ayıp olmasın diye daha ilerisine gitmeyelim.
#Öğretmen
#MEB
#Objektif
9 yıl önce
MEB, internet sitesini yasaklamayla bir yere varamaz
İkiyüzlü dünyanın 200 günü
Garson nereye baksın?
İnsafsız takas!
Erdoğan’ı/AK Parti’yi Kürtsüz bırakma operasyonu…
Riyakâr Bey ile ‘Yamyam’ Biraderler
