|
Darbe ve (zihin) temizliği

Türk demokrasisi büyük bir tehlike yaşadı ve henüz tüm riskler atlatılmış değil.



Darbecilerin terkibinin, plan ve organizasyonun hafife alınamayacağı, başarmanın, Erdoğan'a ulaşmanın, kimi birlikleri arkalarından sürüklemelerinin eşiğinden döndükleri önümüzdeki günlerde daha iyi anlaşılacak.



Anlaşılması gereken önemli, ama çok önemli bir husus daha var:



Türkiye bu keskin, öldürmeye, yok etmeye niyetli darbe girişimini demokratik bir konsensüs sayesinde atlattı.



Basın, siyasi partiler, TBMM, Cumhurbaşkanlığı, hükümet, sabahın erken saatlerinde ilk çıkışı yapan devlet kurumu olan Anayasa Mahkemesi, İstanbul'daki 1. Ordu Komutanlığı bu demokratik ittifakın unsurları oldular. Herbiri, demokrasiye sahip çıkma bakımından hayati rol oynadı. Özellikle birliktelikleri geleceğe dair bir umut ışığı oldu.



İki gündür gazetelerde çıkan küçüklü büyüklü yüzlerce haber arasından şunu özellikle seçtim:



“Ankara Kazan'daki 4. Ana Jet Üs Komutanlığı'ndan darbe girişiminde kullanılan helikopter ve uçakların kalktığının duyulması üzerine, yaklaşık 8 bin kişi, komutanlığın nizamiyesi önünde toplandı. Uçak ve helikopterlerin uçuşlarını engellemek isteyen halk, traktörleriyle taşıdıkları samanları pistin çevresinde ateşe verdi. Görüş mesafesinin azalmasıyla uçakların iniş kalkışı etkilendi…”



Sadece bu örneğin, silahların, tankların önüne çıkıp hayatını kaybeden 40 sivil “kahraman”ların tek başlarına simgelediği, halk kitlelerinin oynadığı, o gecenin akışını ters çevirmekle kalmayıp bundan böyle darbeye kalkışacak her girişime set çeken bu rol Türkiye tarihinde ilktir.



Ömrünün yarısını üniversitede ve basında asker-sivil ilişkisi çalışmalarına hasretmiş, askeri vesayetle mücadeleyi esas bilmiş birisi olarak, bu çapta bir “demokratik konsensüs”ün de bir ilk olduğunu söylemem gerekir.



Önümüzde, bu badireden büyük yara alarak çıkacak ordu kurumunun restorasyonu ve yargının yeniden yapılandırılması başta olmak üzere pek çok acil ve hayati mesele olacak.



Bu meselelere iki husus yön vermelidir:



İlki demokrasiye, demokratik düzene ve onun kurucu unsurlarına kayıt şartsız sahip çıkmak ve saygı duymaktır.



İkincisi başta siyasi iktidar olmak üzere siyasi aktörlerin bu büyük kazayı bir milat kılmaları, demokratik konsensüsü bir yol haritası yapmalarıdır ve bunun temel toplumsal talep haline dönüşmesidir.



Eğer böyleyse, bu durumda olup bitene dair, demokratik konsensüs dışında kalan siteler, köşeler, akıllar, tarzla ilgili kimi kafa karışılıklarına dair, bir daha geri dönmemek üzere, bir zihin temizliği yapmak lazım.



Ahlaki olan taşkınlık, linç girişimleri gibi kabul edilemez, anlam açısıdan istisnaya işaret etmenin ötesine geçmez kimi durumları merkeze almak, Erdoğan karşıtlığı pozisyonu buradan araya sıkıştırmak değildir. Mesele kitlelerin rolünü, camilerden okunan salaların işlevini gönül rahatlığıyla teslim edebilmek, hala artçı sarsıntıların yaşanabileceği olağanüstü anların devam ettiğini, demokratik düzenin kritik bir sınavdan geçtiğini anlamaktır.



Demokratik olan “askeri darbeye de sivil darbeye de karşıyız” sulandırmalarla, “Erdoğan'ın artık kontrol edilemez” gibi vesayetçi saiklerle yaşananın eksenini kaydırmak, çarpıtmak değildir. Darbeye “ama”sız, “fakatsız”, “itirazsız”, karşı durmak ve darbenin hedefi olan meşru siyasi iktidarın yanında durmayı bilmektir.



Akli olan, “Erdoğan'ın öğrendiği darbe girişimini darbecileri tasfiye etmek için durdurmadığı ya da bunun kendisinin tertiplediği” gibi saçmalıklar değildir. Tersine ülkede 21. Yüzyıl'ın başında çok ciddi askeri bir kalkışma yaşandığını, buna soyunacak onlarca general olduğunu, kalkışmanın çapını ve anlamını farketmektir.



Dürüst olan, Gülen cemaatinin darbedeki asli ve “beyin” rolünü, girişimdeki muhtemel başka asker gruplarının varlığını öne çıkararak sulandırmak değildir. Bugüne kadar kimilerinin Erdoğan öfkesiyle, kimilerinin parçası olduğu, kimilerinin şemsiyesi ve imkanları altında varlığını sürdürdüğü için, bazısının da az akıllı olduğu için güzellediği, sivil örgüt ilan ettiği, koruduğu, hasır altı ettiği Gülen cemaati felaketini görmektir.




#Türk demokrasisi
#Darbe girişimi
٪d سنوات قبل
Darbe ve (zihin) temizliği
Belediye konserleri
Haftanın ekonomik özeti ve beklentiler
Mülâhaza etmek
Siyasetçileri bürokratlara kurban etmek
Musallada bir sosyolog daha… Vehbi Başer’in ardından