|
Hocam Sayısal Loto’nun rakamlarını da görecek miyiz?
Fetullah Gülen, 'Fasıldan Fasıla' adlı kitabında sınavdan önce soruların rüyada bütün ayrıntılarıyla görülebileceğini söylüyor. Malum 2010 yılında Kamu Personeli Seçme Sınavı (KPSS) sorularının çalındığının anlaşılması üzerine Eğitim Bilimleri sınavı iptal edilmişti. O tarihte konuyla ilgili başlatılan soruşturma dönemin savcısı tarafından sümen altı edildi. Soruşturmayı devralan yeni savcı çarpıcı sonuçlara ulaştı. Soru hırsızlığının arkasında Gülen cemaatinin olduğuna ilişkin kuvvetli deliller elde edildi. Soruşturma devam ediyor. İşin yargı boyutu sürerken, Gülen'in kitabında yer alan yukardaki ifade gündeme yansıdı.

Ben de merak ettim hemen kütüphaneye gidip kitabı araştırdım. Kitabın çeşitli baskılarıyla karşılaştım. Elimdeki kitap 2007 basımı. Kitabın 105'inci sayfasında Rüya Hakikati adlı başlığın altında aynen şu ifade var: ”Mesela bazı kimseler, daha sonra kazanacakları bir başarıyı, çok öncesinde rüyalarında görebilmekte ve gireceği imtihan sorularını bütün ayrıntılarıyla müşahede edebilmektedirler.” İşin soru hırsızlığı tarafında değilim. Bizim inandığımız Allah, böyle bir ayrımcılık yapar mı? Bu ifade Allah'a iftira değil mi? Bir yanda çalışıp çabalayan bir öğrenci, diğer yanda yan gelip yatan bir şakirt. Şakirt, rüyasında gördüğü sorularla ful çekecek. Diğer garibim çalıştığı ile kalacak öyle mi? Müfessir değilim! Ama biraz rahle tedrisatım var. Allah (cc) Necm suresinin 39 ve 40'ıncı ayetlerinde “Bilsin ki insan için kendi çalışmasından başka bir şey yoktur. Ve çalışması da ileride görülecektir” buyurmaktadır. Varsayalım Fetullah Gülen mübarek bir zat. Soruları rüyasında gördü. Peki, soruların kimlere verileceğine kimlere verilmeyeceğine hangi saikle karar verdi. Bu normal bir durum ise o zaman “Hocam Sayısal Loto'nun hangi rakamlara çıkacağını da rüyamızda görecek miyiz?”

Demirtaş 'tehcir ağaları' için ne düşünüyor?

1915 olaylarının 100. yılı nedeniyle Ermeni diasporası, dünyanın çeşitli yerlerinde etkinlikler düzenletip, Türkiye karşıtı propaganda yaptı. Türkiye'de de bu görev HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'a düştü. Demirtaş, önce Papa'nın mesajına sahip çıktı. Ardından da 1915 olaylarında hayatını kaybeden Ermeniler için Fatiha okudu. Hasan Cemal'in dedesi Cemal Paşa'nın yaptıklarını savunacak değilim. Ancak birçok Kürt arkadaşımın anlattığı hatta HDP'li Mardin Belediye Başkanı Ahmet Türk'ün “Dedelerimizin, babalarımızın o katliama katılmalarının acısını biz bugün torunları ve çocukları olarak yaşamaktayız” İfadesinden yola çıkarak, Sayın Demirtaş, bugün hala HDP'de siyaset yapan ve tehcir edilen Ermenilerin malları ile zengin olanlardan malını alıp gerçek sahiplerine geri verecek mi? PKK'yı finans edenleri geçtim. Ermenilerin malı ile zengin olup HDP'yi finanse eden bu 'tehcir ağaları' ile ilgili Sayın Demirtaş ne düşünüyor. Tabii kumarda o malları kaybetmemişlerse...

Elektrik kalmadı bira verelim

7 Haziran seçimleri belki de en çok beyannameleri ile hatırlanacak. Daha önceki seçimlerde iktidar hayali bile olmayan siyasi partilerin seçim vaatlerini anamuhalefet partisi CHP'nin dillendirmesi ilginin beyannamelere yoğunlaşmasına neden oldu. Gerçi CHP 2009 ve 2014 yerel seçimlerinde benzer vaatlerde bulunmuştu ama bu kadar heyecan uyandırmamıştı. Beyannamelerde yer alan birçok vaat çeşitli yönleriyle değerlendirilebilir, ama ben bu bedava elektrik işine takıldım. CHP, 230 kw/saat altındaki elektriği ücretsiz verecek. Vaadi duyunca hemen eşimi aradım bizim fatura ne kadar diye. 231 kw/saat olduğunu öğrenince doğrusu biraz üzüldüm. Nasıl tasarruf sağlarım diye Google'da araştırma yaparken, Mustafa Akaydın'ın vaadiyle karşılaştım. Hani şu Üniversitelerarası Kurul Başkanı iken başörtüsüne karşı açtığı savaş nedeniyle Antalya Büyükşehir Belediye Başkanlığı ile ödüllendirilen eski rektör Akaydın. CHP'li Akaydın da bedava elektrik vaat etmişti. 5 yıllık belediye başkanlığı sonucunda elektriği bedava yapamadı ama düzenlediği bira festivalleriyle bedava içki imkanı sundu Antalyalılara.

Göstere göstere yandaşlık

Geçen hafta 23 Nisan dolayısıyla Meclis olağanüstü özel gündemle toplandı. 24. dönemin son toplantısı da diyebiliriz. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan başta olmak üzere tüm liderler hazır bulundu. Gazeteciler de büyük ilgi gösterdi toplantıya. Meclis'te grubu bulunan siyasi partilerin liderleri tek tek kürsüye çıktı. Gazeteciler de basın locasından izledi özel oturumu. Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun konuşması sırasında iki temsilcinin davranışı dikkat çekti. Yan yana oturan biri yandaş diğeri de yandaş adayı iki temsilci birbirleriyle WhatsApp üzerinden mesajlaşıyordu. Özel hayatın gizliliğini ihlal etmek gibi bir niyetim yok. Ancak, göstere göstere mesajlaşıyorlardı. Kendilerince mesajlarında Davutoğlu'nu Kibariye edasıyla (bıcır bıcır) tiye alıyorlardı. Birbirlerine WhatsApp'tan gülücük gönderiyorlardı. Herkesin görüşü kendine. Anlayacağınız yandaş mandaş hikaye. Profesyoneller, Diyarbakırlıların tabiriyle resmi fikirlerini gazeteye, öz fikirlerini de WhatsApp'a yazıyorlar.

Yandaş demişken, geçen hafta bir televizyon kanalında CHP'nin vaatlerinin kaynakları tartışılıyordu. Bir dönem Ankara temsilciliği de yapmış Murat Yetkin “AK Parti Kanal İstanbul, 3. köprü, 3. Havalimanı projesini açıkladığında kimse kaynağını sormadı” dedi. Tekrar dinledim ben mi yanlış anladım diye ya da ben mi yanlış biliyorum. Hemen araştırdım. Yetkin'in söylediği üç proje de yap işlet devret modeli ile yapılacak. Yani bu projeler için devletin cebinden bir kuruş çıkmayacağı gibi tam aksine ileride devlete kaynak oluşturacak. Kayıtlara geçsin istedim.
#Fethullah Gülen
#HDP
#paralel yapı
#CHP
#seçim 2015
9 yıl önce
default-profile-img
Hocam Sayısal Loto’nun rakamlarını da görecek miyiz?
‘Beşikten mezara kadar ilim’
Sarhoştum, hatırlamıyorum
Suçlu kim?
Vergi artışı yerine yapılacaklar
Gazze’deki soykırıma ‘istisnaî’ kılıflar..