Sıcak para dedik mi ödümüz kopuyor. Hemen aklımıza bizi hallaç pamuğu gibi atan 1994 ve 2001 krizleri geliyor.

Acaba benzer krizler tekrarlanır mı?

Sıcak para korkusu 2004-2007 yılları arasında yeniden öcü haline getirilmek istenmişti. Oysa doğrudan yatırımların patladığı, ihracatın her yıl rekorlar kırarak arttığı bu dönemde korkulacak bir şey yoktu ve olmadığı küresel krizde görüldü.

Ama şimdi daha değişik noktaya geliyoruz. Mesela cari açık yeniden kriz öncesine dönüyor ama doğrudan yatırımlar yok denecek düzeyde. Açığın yüzde 90''ı sıcak para ile finanse ediliyor.

2001 krizi sonrası uygulanan kemer sıkma programının ilelebet uygulanmasının faturasını 2006-2008 yılları arasında az büyüyerek ödemiştik. Tasarruf hamlesinden yatırım hamlesine geçememiş, elde ettiğimiz tasarrufları yüksek faiz ile rant kesimine aktarmıştık.

2006-2008 para politikasının yıkıcı etkisini hala ödüyoruz. Türkiye yatırımlarda geri kalmış-parası faize gitmiş ise işte bu yapısal dönüşümü sağlamamış olmak yüzündendir.

Şimdi yine bir eşikteyiz.

Mali kural ile aslında eksik istihdam noktasından başlayacak dönemle büyümesini baltalayan bir ülke olacaktık. Bugün batı ülkeleri tam istihdam noktasına yakın yerden mali kural uygulamalarına karşılık hamle yetersizliği ile çaresiz kalmışlardır. İlla da mali kural diyenlere ders olsun.

Neyse ki yatırım bakanlıkları büyüme hamlesi istedi. Köprüler, otoyollar, demiryolları, okullar, hastaneler, altyapı yatırımları adeta para bekliyor.

Türkiye yatırım bekliyor.

Bu ülke yatırımları çok kısa sürede ürüne dönüştürecek bir ülke aynı zamanda. Genç ülkeyiz ve bölgemizde merkez ülke oluyoruz. Siyasi açılım ve başarıların ekonomik adımlar ile desteklenmesi gerekiyor. Türkiye''ye kim yatırım yaparsa kazanır, çok açık. Yeter ki kamu yıllardır bekleyen milyarlarca liralık yatırım hamlesini artırarak sürdürsün.

Para mı? İşte para orada, sıcak sıcak bekliyor. Kamu, altyapı yatırımlarını risk sermayesi şirketleri olarak borsaya açamaz mı? Finansman tahvillerini TL üzerinden satamaz mı?

Veya

Kamuya tek kuruş bile borcu olan şirketlere "ya borcunu hemen öde, ödeyemiyorsan derhal halka açıl" denilemez mi? Yani sıcak para bir an önce soğutulamaz mı?

Korkuma gelince

OVP''de diyor ki "Politika faizlerinin 2011 yılında sınırlı bir artış gösterdikten sonra …" Oluk oluk sıcak para akan yerde faiz indirimi beklerken faiz artırımına işaret ediliyor. Bir de 2013''de dolar 1,63 belirlenmişken.

Bir de "Doğalgaz tüketiminin arzın altında kalması etkisi ile KİT sistemindeki GSMH''nın binde 3 oranındaki fazlanın binde -1 oranında açığa dönüşmesi beklenmektedir."

Sıcak para geliyorsa faizi düşürüp yatırımlar artsın, halka arzlar sıralansın diye düşünürken meğerse yüksek fiyatla doğalgaz alıp tüketmeden faturasını ödeyelim, diyen bir enerji politikası; daha fazla sıcak para gelsin diye faiz arttırmayı düşünen bir para politikası ile karşı karşıyayız.