|
Yeni Türkiye Sözleşmesi: Ortak bir hayal teklifi mi?
Hepimizin inandığı bir ortak hayal kurmak... Hepimizin içinde kendinden bir parçanın yer aldığı, hepimizin bir bölümünü yazacağı, Yeni Türkiye hikayesi... Çocuklarımızın gelecekte gururla bahsedeceği, hepimizin peşinden koştuğu ortak bir hayalden bahsediyorum.

Aynı fikri savunmasak da, aynı düşünceyi, inancı, ideolojiyi paylaşmasak da, ülke için aynı hayali paylaşmak mümkün olabilir mi? Evet olur. Kişisel olarak Anadolu Ajansı'nda bunun örneğini yaşadım. Solcu, ülkücü, dindar, seküler, Türk, Kürt, Arap, Arnavut... hepimiz ortak bir hayale inandık birlikte ve AA'yı dünyanın en önemli ajansı yapmak için yola çıktık. Sonunda hepimiz ortak hikayemizin bir parçasını yazdık ve başardık (detaylar için 05.02.2015 tarihli yazım).

Hepimiz ortak bir hayale inanabilir miyiz?

Ben o günden bu yana, Türkiye'de yaşayan herkesin (vatan haini değilse), bir şekilde ortak bir hayal etrafında buluşacağına inanıyorum. Bizim topraklarımız ve bizim tarihimiz, bu hayalleri doğuracak kadar bereketlidir. Selçuklu da Osmanlı da, Cumhuriyet de hep böyle doğdu. Ortak bir hayale inanmakla başladı her şey.

Şimdi herkesi kuşatacak yeni bir hayal kurmalıyız. Kürtler bu hayalde kendinden bir parça bulmalı. Aleviler bu hayal için heyecanlanmalılar. Araplar bu toprağın parçası olduğunu bilmeliler. Etnik kökeni ne olursa olsun, kadim Osmanlı topraklarının bütün milletlerini kuşatan bir hayal kurmalıyız. Ulus devletin derdini, sıkıntısını çok çektik. Biz ulusların üstünde hayaller, devletler, imparatorluklar ve medeniyetler kurmuş bir milletleriz.

İnsanlığa yeni bir söz söylemeliyiz

Batı medeniyetinin karşısında, insanlığa huzur ve barışı nasıl sağlayacağını anlatan bir hayalden bahsediyorum. 21. Yüzyıl'ın tüm bunalımına, savrulmasına ve karmaşasına karşı; insanlığın ürettiği en büyük medeniyetlerden birinin son sözünü söylemeliyiz.

Bu büyük hayali, büyük medeniyetin sancağını taşıyan son başkentin sahipleri kurabilir. Payitahtın son varisleri, başını kaldırıp, insanlığa söyleyeceği son sözü söylemeliler. Tüm insanlığa, adı selam olan, barış olan, huzur olan bir dinden süzülmüş sözler olmalı bu söz. Biz büyük hayallerin çocuklarıyız, kısır döngü fikirlerin değil.

Bu büyük hayali kuracak ülkenin ayaklarının sağlam zemine basması gerekir. Büyük devlet olmak, iç barışı, huzuru, kenetlenmeyi sağlayınca mümkün olur. Ancak parlak medeniyetlerin doğurduğu güçlü devletler, büyük hayaller kurabilir.

Bize Kürt sorunu, Alevi sorununu tartışmak yakışmaz

Türkiye 1400 yıldan beri süzülüp gelen kadim bir medeniyetin doğurduğu devlettir. Medeniyetimizin tüm birikimi, bizim toraklarımızda hayat buldu, insanlığa hayat verdi. Biz bugünkü kısır tartışmaları yapacak kadar sığ bir millet değiliz. Bize Kürt sorununu, Alevi sorununu, yolsuzluk sorununu, özgürlük sorununu tartışmak yakışmaz. Biz bu sorunları çoktan halletmiştik. Biz bu denli iç huzurunu zedeleyecek kadar birbirine yabancılaşmış millet de değildik. O zaman bir yerde sorun var. Bir yerlerde hata yapıyoruz. İhtiyacımız olan şey ortak bir hayal kurmak.

Davutoğlu'nun ortak hayal teklifi

Başbakan Davutoğlu'nun bizzat kaleme aldığı, “Yeni Türkiye Sözleşmesi, 2023” bu yüzden beni heyecanlandırdı. Aslında bu metin, maddelerle somutlaşmış ortak bir hayal teklifi anlamına geliyor. Hepimizin, bu ülkede yaşayan herkesin ortak olduğu bir hayal kurma çabasıdır bu metin. Bu yüzden çok önemsedim ve heyecanlandım. Toplumdan % 52 oy almış bir parti bu teklifi yapabilirdi ve herkesi kucaklayacağını söylemeliydi. Bu da Davutoğlu'na nasip oldu.

Böylesine önemli bir metni, önemli bir teklifi keşke daha güçlü bir iletişim planlamasıyla yapsaydı Başbakan. Herkes bu sözleşmeyi seçim beyannamesi sandı zira. Oysa bu sözleşme daha üst bir tekliften bahsediyor. Keşke bu metni aday tanıtım toplantısında değil de, her kesimden aydınların, ilim adamlarının, sivil toplum örgütlerinin, kanaat önderlerinin olduğu daha sakin bir ortamda teklif etseydi Başbakan.

İletişim politikasında ciddi sorunlar olsa da bu sözleşme teklifini tartışmak ve ortak bir hayale döndürmek zorundayız. Bu metnin içinde Yeni Türkiye hedeflerine hayır diyecek bir kişi bile olacağını zannetmiyorum ama diyorlar ve bunu tartışmıyorlar bile. O zaman iktidar bunu dikkate almalı. Hayır diyenleri dinlemeli ve onların fikirlerini bu ortak hayale eklemeli. Bu mekanizmayı sağlasa keşke Başbakan.

Şimdi olmasa da sonra, bugün olmasa da yarın, seçimden sonra, ne zaman olursa olsun, ortak hayal kurmak ve aynı hedefin peşinden koşmak için her zaman bir fırsat vardır.
#alevi
#ermeni
#Yeni Türkiye Sözleşmesi
٪d سنوات قبل
Yeni Türkiye Sözleşmesi: Ortak bir hayal teklifi mi?
İnsanlık suçu, sürgün, katliam, soykırım
Türkiye’nin tezlerini kim anlatacak…
Enflasyon ile mücadelede beklentileri kırmak ve fiyat yapışkanlığının önüne geçmek
Cari açık ve Gabar’dan gelecek 3,2 milyar dolar
Küresel savaşın kaçınılmazlığına dâir