Geçen cumartesi günkü yazımızda, “TCMB ‘proaktifliği’ arttırdı, tempoyu hızlandırmalı” alt başlığı ile birlikte “anlaşılan o ki, TCMB’nin proaktif kararları gelmeye devam edecek” cümlesine yer vererek, Merkez Bankamız üst yönetiminden daha seri ve daha kuvvetli mesajlar geleceğini belirtmiştik. TCMB Başkanı Doç. Dr. Erdem Başçı’nın, TCMB üst yönetimi ile birlikte dün gerçekleştirdiği ‘Enflasyon Raporu’ basın toplantısındaki açıklamaları, bu sürecin başladığına işaret ediyor. Başkan Başçı, yıllıklandırılmış manşet enflasyonda 1 puanı aşan bir düzeltme olması halinde, 24 Şubat’taki, takvime bağlanmış, rutin Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısını beklemeden, 4 Şubat’ta PPK’yı toplantıya çağırabileceğini açıkladı.
Başkan Başçı, TCMB ekonomistleri ve araştırma ekiplerinin, şu ana kadar elde ettikleri bilgilerin ışığında, içinde bulunduğumuz ocak ayı aylık enflasyon oranı ile ilgili hayli müspet, hayli olumlu bir beklenti içerisinde olduklarını vurguladı. Bununla birlikte, Türkiye’nin fiyat endekslerinin hesaplanmasında ana kurumun Türkiye İstatistik Kurumu olduğunu ve bu nedenle, 3 Şubat Salı günü açıklanacak fiyat endeksi verileri çerçevesinde, enflasyondaki baz etkisinin, düzeltmenin beklenenin üzerinde gerçekleşmesi halinde, faiz kararı için 24 Şubat’taki toplantıyı beklemelerinin şart olmadığını, kendisinin TCMB Başkanı olarak, Para Politikası Kurulu’nu toplantıya çağırmaya yetkisi olduğunu hatırlattı.
Aralık ayını hatırlatmamız gerekir ise, bir ayda 0,98 puan yıllıklandırılmış manşet enflasyonun düzeltme yaptığına şahit olduk ve yılı yüzde 8.7 bitirmesi beklenen TÜFE enflasyonu, 2014 sonunu yüzde 8,17 ile getirdi. Bu durumda, 2014 yılının ocak ayı enflasyonun hem kur sıçraması, hem de yüksek seyreden tarım ile gıda fiyatları nedeniyle sadece tek bir ayda yüzde 1,98 olduğunu dikkate alırsak, aylık 0,7 ile 0.8 arası gelmesi halinde, yıllıklandırılmış manşet enflasyon yüzde 6,9’a gerilemiş olacak. Kabaca, yıllık enflasyon 1,25 puan gerilemiş olacak. Bu tahmin tutar ise, 4 Şubat’ta yapılması muhtemel PPK toplantısından en az bir 0,50 puan daha indirim bekleyelim.
TCMB Başkanı Erdem Başçı, geçtiğimiz ekim ayı sonunda yayınlanan son ‘Enflasyon Raporu’nda öngörülmüş olan yüzde 6,1 düzeyindeki 2015 yıl sonu enflasyon tahminlerini de, 0,6 puanlık petrol fiyatlarındaki gerilemeden kaynaklanan olumlu etki ile, yüzde 5,5’e çektiklerini de belirtti. TCMB, 2013 yılında, yıllık bazda yüzde 9.7, 2014 yılında ise kuraklık ve don afeti nedeniyle yüzde 12.73 enflasyon üretmiş olan gıda ve alkolsüz içecekler mal grubunun, 2015 yılında yüzde 9 enflasyon üretmesini bekliyor. Bu durumda, gerek küresel petrol fiyatlarındaki yüzde 50’yi aşan fiyat düzeltmesi, gerekse de tarım ve gıda fiyatlarındaki normalleşmeye bağlı olarak, Merkez Bankamız 2015 yılı sonunda, son 45 yılın en düşük enflasyonunu görmenin çok uzak bir ihtimal olmadığını işaret etmekte.
TCMB Üst Yönetimi, 0,25 ile 0,50 puan arasında bir reel faiz imkanı bırakarak, yıllıklandırılmış manşet enflasyon eğer yüzde 5 ve altına kadar geriler ise, temel para politikası faiz oranını yüzde 5.5’e kadar çekebileceğinden söz ediyor. Eğer, yıl sonu enflasyon yüzde 5.5 seviyesinde kalır ise, bu durumda TCMB’nin para politikası faiz oranının yüzde 5,75 ile 6 arası şekillenmesi pekala mümkün. Bunun anlamı, şu anda yüzde 7,75 düzeyinde olan para politikası faiz oranının 1,75 ile 2 puan daha düşürülebileceği. Böyle bir gelişmenin, ister istemez dolar-TL kurunu 2,36-2,42 TL bandında hareket etmeye yönlendirecektir. Nitekim, Başkan Başçı’nın açıklaması sonrası, dolar kurunun 2,36 TL’nin üzerine geçtiğini birlikte gözlemledik.
Bu arada, TCMB Başkanı Doç. Dr. Başçı’nın enflasyonda tabloyu görene kadar ‘sıkı para politikası’ duruşunun devam edeceğine dair açıklamasının yanı sıra, ocak ayı sonunda yıllık enflasyonun 1 puanın üzerinde düzeltme yapması halinde, 4 Şubat’ta rutin dışı bir PPK toplantısını yapacaklarını da belirtmiş olmasının, piyasa profesyonellerince ‘olumsuz’ değerlendirmesini ‘anlamsız’ buldum.
Merkez Bankası’nın, Danimarka Merkez Bankası geçen hafta iki kere faiz indirmiş iken, Kanada Merkez Bankası tarihinde ilk kez faizi yüzde 1’in altına indirmiş iken, Hindistan indirmiş iken, proaktif davranmaması, hem Türk ekonomisinin dinamikleri, hem de değerlenmesi nedeniyle ihracatın sıkışması adına bizi zorlar. Başkan Başçı; “28 Ocak 2014 nasıl ki olağan üstü hallerde yapılan bir toplantı ise, 4 Şubat ta öyledir. Sürekli yapılacağı anlamına gelmez” diyerek zaten net duruşu gösterdi. Piyasaya ricam, gereksiz ‘frekans karışıklığı’ yapmayalım.
