|
Enerjide ticaret merkezi olmanın ödemeler dengesine etkisi ne olacak?

Hafta içi Merkez Bankası, ödemeler dengesi verilerini açıkladı. Söz konusu verilere göre Mayıs 2019’da 1 milyar 71 milyon dolar fazla veren cari işlemler hesabında, bu yılın aynı döneminde 3 milyar 764 milyon dolar açık gerçekleşti. Bunun sonucunda 12 aylık cari işlemler açığı 8 milyar 244 milyon dolar oldu. Ama konumuz rakamlar değil.

NEDİR BU CARİ AÇIK?

“Cari açık” pek çok kişinin aşina olduğu ancak içeriğini tam olarak bilmediği bir kavram. Bu yüzden asıl meseleye geçmeden önce kısa bir açıklama yapmak faydalı olabilir.

Bir ülkenin cari işlemlerinde borçlarının toplamının, alacaklarının toplamını aşması halinde oluşan ödemeler bilançosu açığına “cari açık” diyoruz. Bu durum, bilançolarda birikimli olarak yabancı para dış borç oluşumuna yol açıyor. Yani çok da istenmeyen bir durum söz konusu.

TÜRKİYE’NİN CARİ AÇIĞI VE ENERJİ

Cari açık, on yıllardır Türkiye’nin kronik sorunlarından birisidir. Hatta şu sıralar dünyadaki tüm ekonomileri etkisi alan Covid19 pandemisi döneminde Türkiye’nin turizm gelirlerinin azalması bilançodaki açığı biraz daha derinleştirdi. Cari açık, cari açığın finansmanı ve bileşenleri ile ilgili bu köşede pek çok yazı yazdım ancak bu kez konuya daha farklı bir noktadan yaklaşmak istiyorum.

Yukarıdaki grafik Türkiye’nin cari işlemler dengesinin gayrisafi milli hasılasına oranını gösteriyor. Bizim takip ettiğimiz ve açıklandığı dönemde incelediğimiz sarı çizgi ile gösterilen.Üstteki mavi çizgi ise eğer enerji ithalatı yapmak zorunda kalmasaydık oluşacak oranı gösteriyor. Elbette enerji olmadan üretim olmaz. Mutlaka enerjiye ihtiyacımız var. Ama bu enerjiyi ithal etmek zorunda kalırsanız bilançonuzda yabancı para borç birikimi çok daha fazla artıyor. Peki bunun Türkiye’nin enerjide ticaret merkezi olması ne ilgisi var?

ENERJİDE TİCARET MERKEZİ OLMAK!

Karadeniz’de Sakarya sahasındaki doğalgaz keşfi ile beraber enerjide Türkiye için yeni bir sayfa açıldı. Ancak bu keşif olmasa bile Türkiye enerjide ticaret merkezi olmak için önemli adımlar atmış ve İstanbul’da bir enerji borsasını (EPİAŞ) hayata geçirmişti. Elbette bu tek başına yeterli değil. Daha atılacak adımlar var. Enerji piyasasının liberalleşmesinin sağlanması, 2021’de bitecek olan al ya da öde hükümlerini içeren, uzun vadeli, petrol fiyatına endeksli kontratların yerine ticaret merkezinin kullanılması, ticaret merkezinde gazın gazla rekabetinin sağlanması gibi pek çok adım sonunda göreceğiz ki, Türkiye ihtiyaç duyduğu enerjiyi görece olarak çok daha ucuza sağlayacak. Böylesi bir durum sonuçta ödemeler dengesi bilançosunda oluşan açığın daha az olmasına belki de fazla vermesine yardımcı olacak.

#Cari Açık
#Ekonomi
#Keşif
il y a 4 ans
Enerjide ticaret merkezi olmanın ödemeler dengesine etkisi ne olacak?
Bu ekmeğin kokusu yeter
Evvelbahar
Siz hiç “ayben”e para gönderdiniz mi?
Irak: Kurtların sessizliği…
Direniş meşrudur, tükür kardeşim