|
TÜFE, Yİ-ÜFE ve geçişkenlik

Dün Nisan ayına ilişkin enflasyon rakamları açıklandı. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından yapılan hesaplamalara göre Nisan ayında tüketici fiyat endeksi (TÜFE), bir önceki aya göre yüzde 1,69 olarak gerçekleşmiş. Böylelikle enflasyon yıllık bazda yüzde 19,50 oldu.


TÜFE’NİN DETAYLARINDA NE VAR?

Nisan ayı için beklentilerin altında gelen TÜFE rakamının içeriğine baktığımızda ana harcama grupları itibariyle aylık en yüksek artış yüzde 6,77 ile alkollü içecekler ve tütün grubunda gerçekleşirken, yıllık bazda en fazla artışın yüzde 31,86 ile gıda ve alkolsüz içecekler grubunda olduğunu görüyoruz. Bu artış endeks tarihinin en hızlı yıllık artış hızı anlamına geliyor. Gıda ve alkolsüz içeceklerden sonra en yüksek artış ev eşyası grubunda yüzde 27,64 olarak gerçekleşmiş. Onu yüzde 19,75 ile sağlık izliyor.

Öte yandan Nisan ayında enflasyon sepetindeki 418 kalemden 294’ünün fiyatı yükselirken, 82’sinin fiyatı düşüş göstermiş. Sepetteki fiyat hareketlerinin bir önceki aydaki gelişimini incelediğimizde, Mart ayında sepetteki 270 ürünün fiyatı artmış ve 115 ürünün fiyatı düşmüş.

Yİ-ÜFE TARAFINDAKİ GELİŞMELER NELER?

TÜFE ile beraber takip ettiğimiz bir diğer veri de Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi (Yİ-ÜFE). TÜİK’in hesaplamalarına göre Yİ-ÜFE, 2019 yılı Nisan ayında bir önceki aya yüzde 2,98, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 30,12 ve ön iki aylık ortalamalara göre yüzde 32,24 artış gösterdi. Yİ-ÜFE’de aylık en fazla artış ham petrol ve doğalgazda gerçekleşmiş. Bu durum aynı zamanda Merkez Bankası’nın Ocak ve Nisan ayındaki iki enflasyon raporu arasındaki önemli farklardan bir tanesini de oluşturuyor. Zira Ocak’ta yapılan projeksiyonlarda enerji fiyatlarındaki hareketler daha ılımlı algılanmıştı.

Ana sanayi gruplarına göre Yİ-ÜFE’deki en yüksek artış yüzde 47,55 ile enerjide olmuş durumda. Onu yüzde 29,97 ile sermaye malı ve yüzde 29,69 ile ara malı grubu izliyor. Yİ-ÜFE’deki bu rakamlar bizim önümüzdeki aylardaki TÜFE rakamlarımız için çok büyük önem arz ediyor. Çünkü Yi-ÜFE’deki artışlar zaman içerisinde TÜFE’ye de etki ediyor.

TÜFE, Yİ-ÜFE GEÇİŞKENLİĞİ

Yİ-ÜFE’nin seviyesi ÜFE’ye oluşturduğu geçişkenlik için de çok önemli. Kur ve enerji fiyatlarındaki dalgalanmaların geçişkinliği ÜFE’de daha hızlı hissediliyor. Bunun sebebi üretici fiyatlarının kapsamları gereği maliyet şoklarına daha duyarlı olması. Şokların geçişkenliği üretici fiyatlarında daha yüksek olduğu için üretici fiyatlarındaki oynaklık daha yüksek oluyor. İthal girdilerin yüksek olduğu sektörlerde bu durum daha belirgin yaşanıyor. TCMB’nin daha önceki çalışmalarında da tespit ettiği üzere, enerji fiyatlarının arttığı ve kur şoklarının ardından gelen dönemlerde üretici fiyatlarındaki yıllık enflasyonun tüketici fiyatlarına göre çok daha hızlı yükseldiğini görüyoruz. Tıpkı 2006, 2008, 2010-2011 yıllarında olduğu gibi.

Ancak kısa vadede izlediğimiz bu farklılaşma uzun vadede geçerli değil ve ortalamalar birbirine yakınsıyor. Özetle, Yİ-ÜFE’de yaşanan bir artış uzun vadede TÜFE’de artışa neden oluyor. Bu durum enflasyonun ana eğilimi açısından da bir öngörü sağlayacaktır. Bu açıdan bakarsak geçtiğimiz yıl Ağustos ayındaki kur atağından sonra yüzde 46,15 seviyelerini gören Yİ-ÜFE’nin yavaş yavaş aşağı doğru hareket etmesi ve bugün yüzde 30’lara gelmesi oldukça önemli bir gösterge. Öte yandan geçtiğimiz yıl aynı rakamın yüzde 16,37 seviyelerinde olduğunu hatırlarsak bugün TÜFE tarafındaki hareketleri daha kolay anlarız.

#TÜİK
#TÜFE
#Yİ-ÜFE
5 yıl önce
TÜFE, Yİ-ÜFE ve geçişkenlik
İnsaf!
Dağ yürekli adamların büyük seçimine doğru
Demografik dönüşüm
Seçim bitsin, önümüze bakalım!
Yerel seçime ramak kala: DEM, Yeniden Refah ve İYİ Parti