|
HDP, CHP ve diğerleri yerli mi?
Türkiye'de, kökü dış ülkelerde olan bir medya/siyasi parti işbirliği ile gerçekleri ters yüz edebileceğini zanneden büyük bir kibir sergileniyor. Bizlere zorla, gerçeğin, gördüğümüz, elimizle dokunduğumuz, her gün yaşadığımız değil, kendi gösterdikleri gibi olduğuna inanmamızı bekliyorlar. Beklemekle de kalmıyorlar, yine aynı gücü üzerimizde baskı aracı olarak sonuna kadar en faşizan, ahlaksızca şirretlikle tatbik ederek, siyaha ak, aka da siyah dememizi bekliyorlar.

1952'lerde NATO üzerinden gladyonun organize ettiği bir operasyon sessiz sedasız ülkede inşa faaliyetine girişti. İlk kurbanları rahmetli Menderes oldu. Bizler daha çok “askerle” muhatap olduğumuz için, Türkiye'deki vesayetin aslında sivil bir yapılanma olduğunu geç fark ettik. Hatta yeni fark ediyoruz. Belki 90'lı yıllar ve küreselleşme yetişmese, SSCB dağılmasa, gladyolar etkisini yitirip başka kılıflara bürünmese, bu sivil yapılanma uzun süre askeri vesayetin ardına gizlenecekti.

Ancak, şimdi anlaşılıyor ki, 1952'den itibaren, bu ülkenin merkez medyasını, odalarını, çoğu STK'sını, üniversitelerini ve tabii ki yargı ve diğer bürokrasisini ya doğrudan, ya da sahte Batıcılaşmanın doğal olarak taşıdığı zihniyet uyumu ve fonlar üzerinden formatlamışlar. Bu format, Türkiye'nin uzaktan kumanda edilen bir ülke olmasına yol açmış. Bizim modernleşme hikayemizin hemen başında ülkeye musallat olan çelişki, yani halka karşı seçkin/Batıcı iktidar denklemi, aslında hiç bitmemiş.

Muhtemelen, Türkiye'nin halk iktidarı ile bağımsızlaşmaması için çok başarılı bir prodüksiyon kurulmuş. Bu ülkede sol'un, üniversitelerin, medyanın, iş kuruluşlarının vd, halkın sandıktan çıkardığı hükümetlere karşı, seçkinlerin, askerin darbelerine omuz vermelerinin başka bir açıklaması olabilir mi?

Doksanlı yıllarda, NATO gladyosunun vadesi dolunca, bu sefer de sivil ve dindar görünümlü paralel yapıyı organize etmeye başlamışlar. 28 Şubat'çıları bizler yanlış anlamış olabiliriz. Onlar “Bin yıl sürecek” derken, belki askeri vesayeti değil, sivil görünümlü bu yapıyı kast ediyorlardı. Bir yandan Gülen'i ABD'ye çekerken, aynı yıl Öcalan'ı Ecevit'in “Neden bize teslim ettiler anlamadım” dediği şekilde Türkiye'ye vererek PKK ve siyasi partisini teslim almış olmaları pek muhtemel.

Şimdi elinizi vicdanınıza koyun ve şöyle bir düşünün. Bu ülkede Erdoğan/Davutoğlu ve AK Parti dışında yerli olan hangi yapı var? Hepsi sahte, mış gibi yapıyorlar ve medya bunu gerçekmiş gibi yutturmak için tüm maharetini sergiliyor. TÜSİAD'ın seçim öncesi açıklamaları normal mi? Diyadin saldırısı sonrası Demirtaş ile Bahçeli'nin aynı açıklamalarla TSK'ya yüklenmeleri normal mi? Kemal Kılıçdaroğlu'nun kendisinden en çok oy çekmesi planlanan HDP için Avrupalılara “HDP'ye çok yüklenmiyoruz, çünkü Meclis'te olmasını istiyoruz” demesi normal mi? Normali HDP sempatisi için “Biz Kızılay'mıyız?” diyen Baykal'ın tavrı değil mi?

HDP'nin 150 yıllık bir düşün gerçekleşmeye ramak kaldığı bir noktada, eski Türkiye'yi diriltmek için enkaza dönmüş tüm yapılarla, “En iyi Kürt ölü Kürttür” diyenlerle, Doğan plazalarda boy göstermesi normal mi? Daha dün 52 insanımızın katledilmesine yol açan bir çağrı yapan, Doğan/cemaat/dış medya tarafından korumaya alınan bir HDP'nin, bugün çiçek çocuklar muamelesi görmesi normal mi?

PKK Doğu ve Güneydoğu'da AK Parti il, ilçe başkanlarını arayarak çoluk çocuk öldürmekle tehdit edip, AK Parti otobüsü taşlamakla ve değil yüzde 10, yüzde 100 baraj uygulamakla meşgulken, Batı'da, HDP bugün Türkiye'de cumhurbaşkanı adayı çıkarmayı borçlu olduğu AK Parti'ye rakip değil, düşman muamelesi yapmasını nasıl karşılamalıyız? Barış ve Yeni Türkiye vaadinin HDP'ye dair zenginleştirilmiş seçenekleriyle toplumun yüzde 80'inden oy almak varken, Eski Türkiye'ye dönmek için yanıp tutuşan bir avuç dar kafalı zihniyete gitmenin siyasi akılla ne ilgisi var?

İnsanların ölümüne neden olmuş bir çağrıyı yapan ve seçim geçtikten sonra her an yine aynı şeyi yapabilecek olan, PKK ve silahlı şiddetle ilişkisini kesmemiş, kendisini araçsallaştırmış, bir Kürt CHP'si haline gelmiş, seçmeninin beklentilerine sırt çevirerek beyaz Türklerin emrine girmiş bir HDP'nin Meclis'e girmesini neden isteyelim ki? Oy hesabını geçiniz. Barajı aşmaları ile bağımsız aday çıkarmaları arasında gürültüye değecek bir fark yok. Ben sadece HDP'yi yerli ve güvenilir bulmuyorum. HDP, tabanının partisi değil artık. HDP, 150 yıllık hayalin gerçekleşmesini isteyen tabanından oy alıp, bunu Doğan plazalarda başka hesaplara yatıran bir anomali içinde.

Eski Türkiye ittifakı içinde yer alan CHP ve diğerleri de aynı anomaliyi sergiliyorlar. Çünkü yerli değiller, halka dair değiller. Ve bizden bu garipliğe gözümüzü kapatıp, her şeyin sıradan ve normal olduğunu söylememizi bekliyorlar.

Kusura bakmasınlar. Öyle bir şey olmayacak. Eski eskide, yeni de yenide kalacak.
#Türkiye
#PKK
#terör
#HDP
9 yıl önce
HDP, CHP ve diğerleri yerli mi?
İkiyüzlü dünyanın 200 günü
Garson nereye baksın?
İnsafsız takas!
Erdoğan’ı/AK Parti’yi Kürtsüz bırakma operasyonu…
Riyakâr Bey ile ‘Yamyam’ Biraderler