Nasreddin Hoca yaşlanmış, şişmanlamış.. Bir gün evinin kapısının önünde, eşeğine binmeye çalışıyor, ama bir türlü bacağını kaldırıp, binemiyormuş..
Başını kaldırıp bakmış.. Mahallenin çocukları, kendisini seyredip, hantallığı ile alay ediyor, gülüşüyorlarmış..
Bunu gören Hoca, çocukların duyması için yüksek sesle, söylenmiş..
-Ah Hoca.. Nerede o eski genç, çevik günlerin, demiş..
Sonra alçak sesle, kendi kendine iç geçirmiş
-Hadi ordan.. Ben senin gençliğini de bilirim, demiş kendi kendisine..
Nereden aklımıza geldi Nasreddin Hoca, derseniz..
ANAP''ın gidip, Avusturya''daki bir şirketten, törenle "kalite belgesi" almasına baktık..
Mesut Yılmaz''ın "yenileniyoruz" havası basmasına baktık..
Ne dersiniz?
Sizler Türk seçmenleri olarak, Mesut Yılmaz''ın ANAP''ına "Kalite Belgesi" verir misiniz?
Bunun eskisi neydi ki, yenisi ne olabilir?
Zaten Mesut Yılmaz''ın ANAP''ı, bırakın Türk seçmeninden "kalite belgesi" almayı.. Türk Standartları Enstitüsü''nden de alamamış bunu..
Çünkü T.S.E. "İSO-9002" diye bir belge vermiyormuş.. Artık dünyada "İSO 9001: 2000", Türkiye''de de "T.S. EN İSO 9001: 2000" belgesi varmış..
Mesut Yılmaz''ın takımı ne yapsın?..
Gitmişler, Avusturya''da bir şirketten almışlar bu "özel kalite" belgesini..
Allah bilir.. ANAP''ın kalitesini ölçmek için, bu partiyi ve Mesut Yılmaz''ı inceleyen Avusturyalı uzmanlar, sonunda, Türk vatandaşı ve ANAP seçmeni olmaya karar vermişlerdir..
İnsan başını kaldırıp, "Türkiye manzarası"na bakınca, şaşıp şaşıp kalıyor..
Dünya Bankası, Türkiye''de fakir-fukara''nın durumuna bakıp, "sosyal kriz"den ürkmüş.. Yoksullara dağıtılması için, 500 milyon dolar, "sadaka fonu" oluşturuluyormuş Washington''da..
Peki bu "kalite"de, Mesut Yılmaz''ın yeri ve katkısı ne?
Mesut Yılmaz, acaba muhalefette mi?
"Ne arzum ne emelim
Yaralanmış bir elim
Ben gurbette değilim
Gurbet benim içimde.."
Şiirdeki gibi Mesut Yılmaz''ın ANAP''ı..
"Ben iktidar değilim
İktidar benim içimde.."
Mesela yurtdışına çıkmak için 50 dolar ödemek isteyip, bunun TL. karşılığını bulmaya çalışanlar da, herhalde sorumluluğu ANAP''a yüklemiyorlardır..
Bahtsız Mesut Yılmaz..
Böyle ortaklarla ne yapılır ki?
Kendisi başbakanken, gül gibi götürüyordu ekonomiyi.. Ne güzel özelleştirmeler, enerji bağlantıları, Karadeniz yolları yapıyordu..
Nerede o eski medya patronları, nerede o eski müteahhitler, o eski 28 Şubatçılar nerede?
Yetmezmiş gibi, bir de "temizlik" diye tutturan Tantan çıktı başına..
Avusturya şirketi, Mesut Yılmaz''ın ANAP''ına kalite belgesi vermekte haklı..
Biz Türkler''in, "Yılmaz''lı ANAP"ın kalitesini anlayamayacağımız, kesin..
Bakarsınız, ANAP''ın kongre delegeleri de, Viyana''dan falan getirilir..
Nasreddin Hoca, birkaç tane karpuz çalmak için bostana girmiş.. Tam karpuzları yüklenirken, bostan bekçisi gelmiş.. Bağırmış Hoca''ya..
-Ne yapıyorsun bu bostanda?..
Hoca çaresiz yalan söylemiş..
-Ağam sıkıştım.. Def-i hacet ediyordum!..
-Nerede ettiklerin, diye üstelemiş bostancı..
Hoca, ilerideki öküz pisliklerini göstermiş..
Bostancı tabiî yutmamış.. Yine bağırmış Hoca''ya..
-Bunlar öküz pisliği..
Nasreddin Hoca boynunu bükmüş..
-Ağam, insan gibi edecek zaman mı tanıdın bana ki, demiş..
Gerçekten Mesut Yılmaz''la ANAP''a biraz zaman tanıyalım.. 18 yıl neye yeter ki?
ŞAKA
Tencerenin dibi ne renk?
Süleyman Demirel, Ertuğrul Özkök aracılığı ile Erbakan''a mesaj göndermiş..
-Hoca, bu inadı bırak.. Türkiye''yi yorma, demiş..
Erbakan bu mesajı alınca, ne yapacak acaba?
-Peki üstad.. Ben çekiliyorum.. Sen rahat rahat yoluna devam edebilirsin artık.. Türkiye sana doyamadı..
Herhalde, böyle bir cevabî mesaj gönderecektir..
ZEKA ÖLÇÜMÜ
Her Türk seçmeni, bir Bush''dur!..
Amerikan Başkanları''nın zeka derecelerini ölçmüşler ve şimdiki Başkan Bush, zeka düzeyi en geri olanı çıkmış..
Diyoruz ki..
Bu Başkan Bush, Amerika''daki görevini bırakıp, gelsin Türkiye''de "seçmen" olsun..
Çok zeki ve yetenekli insanları seçip, iktidar koltuğuna oturtan her Türk seçmeni, birer Bush''dur aslında..
Şu tabloya bakın..
Ecevit, ayakta zor duran bir başbakan.. Mesut Yılmaz, hâlâ ANAP''ın başında kalmaya talip.. Devlet Bahçeli ise, neden var bilen yok..
"Vergi yok" diyen Derviş, sonunda yurt-dışı çıkışlara bile vergi (veya haraç) getirdi..
Hüsamettin Özkan''ın, Ecevit''in hangi uzuvlarının görevini yaptığı pek bilinmiyor.. Acaba gözü mü, kulağı mı, bacağı mı?
Ve Anadolu batmış durumda.. TOBB''nin "Anadolu Sanayiî" raporuna bakın..
Bir zamanlar "kaplan" olan, Denizli, Adana, Eskişehir, Sivas, Tekirdağ gibi illerde, sadece fabrika kapatmaları ve işten çıkartmalar konuşuluyor.
"Organize Sanayi Bölgeleri", şimdi "Dezorganize Ekonomi Mezarlıkları"na dönüştü..
Bush, bütün zekası ile gelsin Türkiye''ye, seçmen olsun..
Hatta Tayyip Erdoğan''a da, çok zekice sorular sormaya başlasın!..
