|
CNR Kitap Fuarı iki yaşında

CNR Kitap Fuarı’yla ilgili geçen yılki yazımda “CNR Kitap Fuarı, TÜYAP Kitap Fuarı’na bir rakip olarak değil, açgözlü, gerici ideolojik bir yapıya karşı yeni bir açılım, genişleme, çoğulcu bir atılım olarak görülmelidir” diye yazmıştım.

CNR Kitap Fuarı şimdi iki yaşında ve daha şimdiden Beylikdüzü’nde yapılan fuarla bu vb. bir karşılaştırmayı “bile” gerektirmeyecek kadar kendini ispatlamış olarak önümüzde duruyor; artık son otuz üç yıldır kültürel baskısına maruz kaldığımız müstemlekeci zihniyetle, ancak son iki yıldır ortaya konulabilen yerli zihniyet arasındaki fark kendiliğinden ortaya çıkabildiği için ikisinin farkını ayrıca vurgulamaya, tanımlamaya ihtiyaç kalmıyor. Nitekim, Basın Yayın Birliği Başkanı Münir Üstün de, Saliha Sultan’ın kendisiyle yakın zamanda yaptığı bir söyleşide yeni fuarın “bir Türkiye Profili” olduğunu söylüyordu. O halde işlem tamam, yola devam...

Kitap fuarlarının “profesyonel okurlara” mahsus faydası çok azdır. Çünkü bu tip okurlar zamana değil kendi ihtiyaçlarına göre kitaplarını her koşulda temin ederler ve ayrıca bunların sayıları da İstanbul gibi bir yerde bile yüz kişiyi geçmez.

Kitap fuarlarının asıl faydası normal okurlaradır. Bunlar için okumak bir zevk ve zenginliktir; yeni olan kitaplardan çok, okunması gereken kitapları gözettiklerinden her fuar ortamı onlar için bereketli bir sergiye dönüşür.

Kitap fuarlarının çocuklar üzerindeki kalıcı etkisi de malumdur. Kitapla tanışmaları, seçme özgürlüğünü tatmaları, yazarlık kavramını keşfetmeleri, resimle, karikatürle, kaligrafiyle tanışmaları... açısından fuarlar öncelikle büyülü bir ortam olarak yer eder çocukların zihinlerinde.

CNR Kitap Fuarı’nı normal okurun ve çocukların gözüyle gezdim bu kez. Üzerimde zikretmediklerimin hakkı kalır endişesiyle adlarını veremesem de yayınevlerinin büyük bir bölümünde sınırlı bütçemle, birçok kitabı edinme arzum arasında sıkışıp kaldığımı itiraf etmeliyim. Bu durumdayken kaçınılmaz olarak şu soruyu da sordum kendi kendime:

Dağıtımcıya %60-%40 indirimlerle kitap veren yayınevleri aynı oranlardaki indirimleri neden fuardaki satışlarında uygulamazlar? Tamam, fuarın da yer kirası filan gibi kendi göre masrafları var ama en azından, yayınevleri için artı bir masrafa neden olmaksızın yani kendi ayaklarıyla gelen okurlar % 25-%30 indirimi olsun hak etmezler mi? Üstelik fuarlar, yayınevilerini dağıtımcıların tasallutundan kurtararak, onlara özgür şartlarda bir dağıtım imkanı sunduklarına göre, fiyat indirimlerinde daha özel bir tutumu gerektirmezler mi?

Bu ve benzeri kimi “netameli” soruları ilgililerine yöneltmekle yetinerek çocuk kitaplarının yer aldığı standlara doğru yürüyelim. “N’ola öğretmenleri kadar anne-babaları da çocuklarının ellerinden tutarak gelseler bu standlara. Çocuklarına seçme duygusunun güzelliğini tadacakları kadar bir seçme hakkı tanıyarak adlıkları kitapları, hemen oracıkta kendileri bir sevgi cümlesiyle bezeyip imzalayıverseler çocuklarına” diye düşünüyorum. O sevgi cümlelerinin, imzalarının gün gelip çocuklarıyla yaşayabilecekleri muhtemel çatışmaları ortadan kaldırıveren etkili bir araca dönüşüverdiğini de göreceklerdir diye tahmin ediyorum.

Örneğin çocukları için Samed Behrengi’den “Küçük Kara Balık”ı alsalar. Her fırsatta insan emeğine saygıdan dem vuran kimi Sol yayınevlerince bir kuruş telif bedeli ödemeksizin yıllardır yağmalanan bir yazardan ve onun en iyi kitabından söz ediyorum.

Behrengi’nin “Küçük Kara Balık”ı ilk defa telifi ödenmek suretiyle “Nar Çocuk” tarafından yayınlanmış. Necmettin Asma tarafından resimlenen, Milad Salmani tarafından çevrilen bu kitap, bir yaşlı balığın on iki bin çocuğuna ve torununa anlattığı özgürlüğe dair bir hikayeyi içeriyor. Şah karşıtı bir aktif eylemci olan Behrengi de daha yirmi sekiz yaşındayken Aras nehrinde balıkların arasına düş(ürül)erek öl(dürül)memiş miydi zaten?

İşte fuar dediğimiz şey biraz da budur:

-Kitap satın almanın ötesinde kitaplarla, yazarlarıyla aramızda özel bağlar oluşturmaktır.

-Çocuklarımızla kendi aramızda kitap içre özel hikayeler kurmaktır.

-Kitaplardan sevgiye, sevgiden hayatın değerine doğru yürümektir.

CNR Kitap Fuarı iki yaşındadır; böylece bir olan hikayemiz de ikiye çıkıvermiştir.

Pazar akşamına kadar açık olan CNR Kitap Fuarı’yla, daha nice nice güzel kitaplara ve hikayelere hep birlikte erişmek dileğiyle...

twitter.com/OmerLekesiz
#TÜYAP Kitap Fuarı
#CNR Kitap Fuarı
#Nar Çocuk
9 yıl önce
CNR Kitap Fuarı iki yaşında
Ne olacak bu anne babaların hali?
Seçim sonrası ekonomide manzara nasıl?
Amerikan siyasetinin İsrail ‘trajedisi’
Jeopolitik sürpriz: ABD, Rusya ve İsrail nasıl anlaştı?
Nazlı seçmen günlerinde siyaset