|
Hocanın eşeği ya da Vehbi'nin kerrakesi
Bir kere daha, Nasrettin Hoca’mız müthiş deha sahibi bir arif...

Bir gün oğluyla gidiyorlarmış. Kendi eşeğin üstünde oğlu eşeğin yularından tutmuş, yaya...

Yolda biri rastlamış, manzarayı görünce, dayanamamış: “Hale bak, diye söylenmiş, koskoca adam eşeğin üstünde, çocuk yürüyor.” Baba oğul yer değiştirmiş. Onlara rastlayan biri: “Şu hale bakın, demiş, genç adam eşeğe binmiş, yaşlı başlı adam yaya yürüyor.” Bu sefer o da eşekten inmiş, ikisi de yürümeye başlamış. Onları bu halde gören biri: “Fesuphanallah, eşeği boş bırakmışlar, kendileri yürüyor” diyerek şaşkınlığını bildirmiş. Bunun üzerine ikisi birden eşeğe binmiş. Durumu gören biri: “İnsanda biraz insaf olmalı, diye başını gözünü sallamış, şu hayvancağızın sırtına iki kişi birden nasıl biner!” Artık ne yapacağını bilemeyen Hoca, oğlunu dürtmüş: “Başka çare yok, eşeği biz sırtlayacağız” demiş ve eşeği sırtlayıp yürümeye başlamışlar. Yolda karşılaştıkları kişi: “Allah akıl fikir versin, demiş, eşek onları taşıyacağına onlar eşeği taşıyor...”

Yanisi şu ki, kimsenin ağzı torba değil. Torba olmadığı için de bağlayamıyorsun. Ağzı olan konuşuyor.

Başbakan diyor ki: “Kim şu veya bu gerekçeyle milli hazinemize, kaynaklarımıza yolsuzluk niyetiyle yaklaşırsa, kim herhangi bir şekilde harama bulaşırsa kardeşimiz de olsa onun kolunu koparmaya kararlıyız.”

Acaba onun başka ne demesi beklenirdi?

“Harama bulaşan, kardeşimiz olsa ona dokundurtmayız!” mı demeliydi?

Sanki böyle söylese memnun olacak birileri var gibi görünüyor. Adamın itirazı şu, Başbakan'ın bu cümlesine dayanarak bakın ne diyor muhterem: “…halkın gözünde rüşveti ve yolsuzluk yapanları himaye eden bir iktidar olmamak için, şimdiden dört bakanı veya içlerinden bir ikisini beraat ettireceği suçlamalarla Yüce Divan’a göndermesi de olası bu iktidarın… …seçimden önce bunların beraat etmesi ya da yargılanmalarının devam etmesi durumunda; işte rüşveti ve yolsuzlukları, bakan da olsa yargıya teslim eden iktidar diye propagandaya hazırlanmış olması da elbette güçlü bir olasılık.” (Cüneyt Arcayürek, Cumhuriyet, 23 Aralık 2014 Salı).

Bir kere kör kör parmağım gözüne türünden muhalefet yapmayı kafaya koymuşsan, insan, ağzıyla kuş tutsa boş...

Fuzuli’nin ünlü Şikâyetname’sinde bu tiplere de gönderme var. Diyor ki şair: “Sual sordum, cevaptan başka bir nesne vermediler.”

Kör kör parmağım gözüne türünde muhalefet yapmaya kalkışınca Vehbi'nin kerrakesi de anlaşılır hale geliyor.
#nasreddin hoca
#başbakan
#rasim özdenörenin yazıları
9 yıl önce
Hocanın eşeği ya da Vehbi'nin kerrakesi
Din dersi (2)
Haftanın ekonomik özeti ve beklentiler
Mülâhaza etmek
Siyasetçileri bürokratlara kurban etmek
Musallada bir sosyolog daha… Vehbi Başer’in ardından