|
Böyle midir Gönül İşleri!

Aşk kurmacanın vazgeçilmezi olunca, üç farklı karakterdeki kız kardeşin gönül maceralarını anlatan Gönül İşleri; dramla komediyi başarıyla harmanlayan bir dizi olarak öne çıktı. Karısı tarafından terk edilen, üç kızıyla hayata tutunmaya çalışan baba; iki kardeşine küçük yaşta annelik yapmak zorunda kalan otoriter Servet; küçük yaşta annesiz kalan saf, çocuksu Saadet; zekasını yanlış yerlere kanalize eden Sevda. Karakterlerin karakteristik özelliklerinin altını başarıyla çizen pilot bölümle başladı Gönül İşleri. Aşırı kontrollü olmasının bedelini, ‘kendini bırakmıyorsun ki seni tutayım’ diyen kocası Yılmaz'la evliliklerinin çıkmaza girmesiyle ödedi Servet. Boşanma kararı, sürpriz hamilelik sevinci, ihanet şoku derken; yerli dizilerin vazgeçemediği üçgen bir ilişkinin ortasına buldu kendini. Ne seninle ne sensiz ikileminin güdümünde yeni bir hayata adım atan, sevmenin sağlıklı bir iletişim kurmaya yetmediği, devam etsin mi bitsin mi kararı verilemeyen bir evliliğin prototipi Servet-Yılmaz evliliği. Evliliklerinin çıkmaza girmesinde Servet’in payına düşen, karakteri, zorlu geçen çocukluk döneminin hayatına düşen gölgesiydi. Yılmaz ise ihanet gibi hazmetmesi zor bir eyleme imza atmasına rağmen mutluluğu hak eden taraf olarak sunuldu ve algılandı.

Saf, çocuksu, iyi niyetli ama daha ziyade aklı kıt olduğundan başı dertten kurtulmayan Saadet; düğün gününde yaşadığı dolandırıcı damat şokunu polis aşkıyla atlatmaya çalışıyor.

Şeytana pabucunu ters giydirirken tanıdığımız Sevda ise senaristin karakter tanımlamasında iyi mi kötü mü sorusunu sorduğu bir karakter. Hikayenin başında özel bir üniversitede hukuk öğrenimi görüyordu Sevda. Mezuniyetine çok az bir zaman kalmıştı ama çalışıp sınavlarını geçmek yerine, zaafından yararlandığı asistan vasıtasıyla kopya çekmeyi tercih ediyordu. Annesinin yanında kedi Sevda’nın yanında aslan kesilen Tibet’le evlilik hayali kuruyor, müstakbel kayınvalidesi tarafından hem gelin olarak hem mesleki açıdan kabul görüyordu.

Saadet’in hayatını alt üst eden düğün gününde, Servet aldatıldığı gerçeğiyle yüzleşirken, asistanın düğüne gelmesiyle Sevda’nın da hayatı kontrolden çıktı. Müstakbel kayınvalidesinin müdahalesiyle üniversiteden atıldı, Tibet’le ayrıldı. Tibet’le Sevda arasındaki duygu alışverişinin adı aşk değil. Bir alışveriş olduğu muhakkak ama duygu değil bu alışverişin hammaddesi. Sevda yaşadığı hayattan kurtuluş bileti olarak görüyor Tibet’i ve zenginliğini. Annesi tarafından kontrol edilen, hatta ezilen Tibet için son bölümlerde sanki aşıkmış gibi biz izlenim verilse de, Sevda’ya karşı hisleri takıntıdan ibaret. Şiddete meyilli bir karakter Tibet; gücü yettiğine bağırıp çağıran, gücü yetmediğinde kiralık adamlarla karşısındakine çeki düzen veren biri. Yılmaz tarafından sen erkek misin çıkışından sonra Sevda’ya tecavüz etmeye yeltenmesi, güçsüz ezilen şiddete meyilli erkek profiline bire bir uygun. Sevda’yı tecavüzden hikayenin gizemli kara yağız delikanlısı Bedir kurtardı. Bu kurtarışla Sevda’nın hayatındaki üçgen de tamamlanmış oldu. Bedir aklı ve romantizmiyle Tibet ise maddi imkanları ile aynı sahnede Sevda’nın aklını çeldi, duygularını karmakarışık etti.

Tecavüzünden kurtulduğu Tibet’le evlenmeyi ciddi ciddi düşünen, ama bu arada Bedir’e aşık olduğunu ablasına itiraf eden Sevda, cinayete giden yolun taşları nasıl döşenir sorusuna cevap gibi. Sakın ola ki kadına şiddeti, cinayetleri tasvip ettiğim manası çıkmasın bu yazdığımdan. Ama iki erkek arasında aşk oyunu oynayan, bir hafta birine sonraki hafta diğerine yeşil ışık yakan Sevda’nın; Bedir tarafında değil ama Tibet tarafında kontrolsüz durumlara sebebiyet vereceği çok açık.

Sevda’nın iki aşk arasında kalışını şöyle ifade ediyor senarist: Bir tarafta her şeyini bildiği parmağında oynattığı Tibet, diğer tarafta hakkında hiçbir şey bilmediği Bedir. Sonu ölümle biten vakalarda mağdurun yakınlarına, aşırı şiddetten kalıcı hasarlar bırakan vakalarda ise şiddet mağduru tarafa şu soru yöneltilir: Daha önce şiddetin sinyalini almamış mıydınız? Bizim hikayede Tibet fiziksel cinsel her türlü şiddeti içinde barındırdığını gösterdi, bir başka erkeğe Bedir’e kaybetmenin dengesini bozduğunu gördük defalarca. Sevda’ya hislerinin takıntı noktasına geldiğini de biliyorken, beni sonsuza kadar böyle seveceğine söz ver evlenelim Tibet diyen Sevda’yı ne yapmalı, bilemedim. Hikayenin nasıl gelişeceğini tahmin etmek zor değil. Nikah masasına kadar giderse Sevda’nın kaçak gelin trendine eklemlenmesi ihtimal dahilinde.

#gönül işleri
#dizi
#televizyon
9 yıl önce
Böyle midir Gönül İşleri!
İnsaf!
Dağ yürekli adamların büyük seçimine doğru
Demografik dönüşüm
Seçim bitsin, önümüze bakalım!
Yerel seçime ramak kala: DEM, Yeniden Refah ve İYİ Parti