İkinci Bush gibi yapıyorlar. Charlie’ye saldırının ardından Batı Medyası’nda “Haçlı Seferi” tamtamları çalıyor. Gladio’ya bağlı bir medyadır ve “İslam düşmanlığı” ciğerlerine işlemiştir. İnce ince “Sorun İslam’da!” algısı oluşturmaya çalışıyorlar. Rupert Murdoch’ın “Cihatçı kanser”den söz etmesi bu cümledendir!

Bir de, Türkiye’deki Ecnebi Medya var: Batıcı politika ve tezlerin hizmetkârıdırlar. Murdoch’la aynı kulvarda olmakla birlikte giydikleri Charlie formasıyla daha dolaylı bir yoldan “aynı algıyı inşa etmeye” çalışıyorlar! Baronsal Hürriyet’in pazar günkü nüshası, bu durumu ziyadesiyle belgeleyen bir örnektir.

Çetin Altan’ı konuşturmuşlar ve onun “İslam, bir din olarak varlığını sürdürüp gelişecek mi, yoksa bir silahlı örgüt görüntüsü içinde mi kalacak, bunu Müslümanlar belirleyecek” şeklindeki cümlesini spota çekmişler! Uzun yıllar önce CIA’in Türkiye istasyon şefliğini yapmış olan Ruzi Nazar, o dönemi Mayıs 2008’deki bir röportajda anlatırken “Çetin Altan yakın dostumdu” demişti! Oğulları, babalarını da geçtiği için fazla söze gerek yok.

*

Bu arada, Ecnebi Hürriyet’teki “Özel Harp Gazetecisi”nin Paris’teki yürüyüşe katıldığını ve durumdan vazife çıkardığını görüyoruz: “Cumhuriyet kelimesinin küçümsendiği, hakarete uğradığı, unutturulmak istendiği bir ülkeden gelip katıldım. İki gündür burada cumhuriyet kazanımlarının savunulduğu bir iklimi yaşıyorum, bana iyi geldi” laflarıyla aklınca Türkiye’den şekva ediyor.

Eski Kaşar Etki Ajanı’nın rahatsız olduğu asıl hadise Batı Kulübü’nün sömürgesi olmaktan çıkan Bağımsız Türkiye’dir!

Bir kere daha Batı’nın boyunduruğu altına girmiş bir Türkiye görmek için neler vermezdi!

Fransız Medyası’ndan “Türkiye otoriter rejimler arasında sayıldı” diye örnek vererek Batı Konseyi’nin imalatı “psikolojik saldırıyı” sevinçle seslendiriyor:

Ruhunu Batıcılığa teslim etmiş bir işbirlikçi olarak “gayrı nizami harp” yöntemlerine uygun bir “algı harekâtı” yapıyor, “asıl sıkıntısını” da perdelemiş oluyor.

Medyamızdaki Washington portakallarından Cumhuriyet gazetesi, önceki günkü birinci sayfasıyla Baronsal Hürriyet’in Pazar günkü nüshasını bile solladı...

Nasıl mı? Mizanpajın dilini konuşturup “Haç” çıkardı!

Paris’teki yürüyüşün, dört yol ağzını gösteren yukarıdan çekilmiş fotoğrafını birinci sayfasının göbeğine yerleştirip, “Özgürlük İçin” başlığını atan Cumhuriyet’in “Haç”ı zihinlere nakşeden bu tercihini tesadüf deyip geçmek mümkün değil...

Bu birinci sayfa, “Özgürlük sadece Hıristiyanlar için mi?” diye sorduruyor! Batı Medyası’nda Haçlı Seferi tamtamları çalarken Cumhuriyet’in ilk sayfasından “Haç” çıkararak attığı destek manidardır. Cumhuriyet’in bilinçaltını dışa vuruyor!

Paris saldırısından dolayı, faturayı Türkiye’ye ve AK Parti hükümetine çıkarmaya yeltenen Avrupa Medyası’ndaki tavrın bir benzerini “Ecnebi Cumhuriyet” sergiliyor.

*

Mevzubahis olan Müslümanlar ise Cumhuriyet’in refleksi daima “Tehlikenin farkında mısınız?” repliğini kuşanarak olur!

Uğur Mumcu Suikastı’nın 22. yıldönümüne on gün kala, Cumhuriyet’in derin cinayetin faturasını bu defa da HAYALİ “İslamcı örgütlere” çıkaracağını öngörmek hiç de zor değil!

Hele şu sıra “Charlie” olmuşlarken, kaşarlanmış kuyruklu yalanı Paris’teki saldırıyla birleştiriverirler!

Derin Baronlar’ın nüfuzu altındaki Cumhuriyet...

Tam 22 yıl boyunca “Mumcu’yu dinciler öldürdü, İran’la bağlantılı İslamcı örgüt yaptı” yalanını pazarlamak suretiyle suikastın ardındaki “Türkiye’deki Gladio”nun üzerini ihtimamla örtmüş bir gazetedir!