Baronsal Kurtlar Medyası’nın işlevi Özel Harp Gazeteciliği’dir!
ABD ve İsrail politikalarının dublajcılığını yaparlar. Bağımsız Türkiye’ye karşıdırlar. Hasan Cemal mi, Baronlar tarafından yönetilen medyanın “maskesi düşmüş” eski kaşar elemanıdır.
Demokratlığı sahtedir. Vaktiyle desteklediği darbelere “karşı çıkması” için aradan on yıl geçmesi gereken; bu yolda “pişmanlık kanunundan yararlanan adam” rolünü ustalıkla oynamış bir “Maskeli Balo” gazetecisinden söz ediyoruz!
2008 yılının sonbaharında küresel finans krizi patladığında AK Parti hükümetine IMF’ci ayarlar çekip “kriz tellallığı” yapan Hasan Cemal’di. Türkiye’deki Gladio’nun çekirdek kadrosunu oluşturan Derin Baronlar’a tek kelime eleştirisi, itirazı yoktur. Yani? İşbirlikçi Sermaye’nin gazetecisidir.
İki yıl önce Derya Sazak’ın yönettiği Milliyet’le yollarının ayrılması da hesaba dâhildi. Hiç vakit kaybetmeksizin Kandil’e Karayılan’la görüşmeye gitmişti: “Çözüm sürecine nasıl engel olabiliriz” röportajıydı!
O röportajın yayınlandığı internet sitesinin (t24) yazarları arasına katıldı, halen de orada yazıyor…
Bir de, P24 var; Bağımsız Gazetecilik Platformu! Kurucu Başkanı Hasan Cemal’dir. P24’ün kurucu üyeleri arasında, t24’ün yayın yönetmeni Doğan Akın, Yasemin Çongar, Andrew Finkel, Yavuz Baydar, Murat Sabuncu gibi isimler yer alıyor…
Buradaki “Bağımsız” sözcüğü mü, Hasan Cemal’gillerin “Amerikancı çizgilerini” örtebilmek içindir; bir başka deyişle “ABD’ye bağımlı oluşlarını” kamufle etmeye ayarlıdır!
Paralel Medya’nın ABD-İsrail Yandaşı genel yayın müdürü gözaltına alındığında, bu iliştirilmiş şahısa destek için yönettiği gazeteyi ziyaret eden Hasan Cemal’di.
Can Dündar’ın yönettiği Cumhuriyet’e kadro tedarik eden t24 adlı internet sitesidir. Ecnebi Cumhuriyet, canla başla Paralel Yapı’yı destekliyor.
*
Kayahan Uygur, Akşam’daki köşesinde dün özetle şunları yazdı: “Kendilerine bağımsız gazeteciler platformu (P24) adı verenlerin nereden beslendikleri açıktır. Önce 9 Martçı, sol darbeci; yıllar sonra 28 Şubatçı olup, 2000’lerin başlarında AK Parti çevresinde dolaşanlar şimdilerde Paralel Yapı’yla birlikte hareket ediyorlar. Sonunda deşifre olmuşlardır…
(…) NED’in para verdiği gazetecilerin Türkiye’de hükümete en ağır suçlamaları serbestçe yapabilmeleri, ABD iddialarının aksine Türkiye’de medya özgürlüğünün var olduğunun en açık kanıtıdır…”
*
NED (National Endowment for Democracy) CIA tarafından kurulmuştur! Paul Wolfowitz’in yakın arkadaşı Cengiz Çandar, NED’yi “Amerika’nın dünya çapındaki demokrasiyi örgütleme ve destekleme kuruluşu” diye tarif ediyordu! (7 Kasım 1999)
Gerçekte ise NED yani “Ulusal Demokrasi Vakfı” adının çağrıştırdığı faaliyetlerin tam tersini icra eden bir kuruluştur:
Temel amacı, ABD’nin hedefindeki ülkeleri kontrollü bir biçimde istikrarsızlaştırmaktır!
NED’nin destek verdiği örgüt veya kuruluşlar “kamuflajlı olarak” CIA’in amaçları için çalışırlar!
NED’nin kurucularından olan ve bir dönem de başkanlık yapan Allen Weinstein, 1991’de “CIA’in 25 yıl önce üstü örtülü biçimde yaptığı birçok şeyi şimdilerde NED gerçekleştiriyor” demiştir. (Washington Post, 22 Eylül 1991)
*
National Endowment for Democracy’nin yönetiminde yer almış “derin” isimlerden birisi de Morton Abramowitz’dir!
Council on Foreign Relations’ın (CFR) kıdemli üyesi olan Abramowitz mi, 1989-1991 yılları arasında ABD’nin Ankara Büyükelçisi idi…
Türkiye’deki Gladio’nun 31 Ocak 1990’dan itibaren “laik aydın suikastlarına” giriştiği dönemde Morton Abramowitz’in Ankara’da görev yaptığını hatırlıyoruz.
Paralel Yapı’nın “Kâinat İmamı”, Mayıs 1992’de ilk kez ABD’ye gittiğinde Morton Abramowitz’le görüşmüştü!
Bu görüşmeye aracılık eden isim, Kasım Gülek’in baldızı Aylin Devrimel Radomisli idi: O esnada, Amerikan Ordusu’nda albaydı.
Baronlara bağlı ve bağımlı gazeteci Hasan Cemal, annesi Ayşe Cemal tarafından Kasım Gülek’le “uzaktan” akrabadır.
Kasım Gülek, CIA’in kurduğu Moon Tarikatı’nın Türkiye’deki ilk temsilcisiydi.
*
Hasan Cemal’in “1915: Ermeni Soykırımı” adlı kitabı 15 Eylül 2012 tarihinde yayınlanmıştır.
2012 yılı Ocak ayında, “Yaşlı Kurt” İshak Alaton kurucuları arasında yer aldığı TESEV’e “2015 yılı yaklaşırken Türkiye’nin Ermeni iddialarını tanıması için çalışma yapılmasına” ilişkin bir mektup yazmıştı!
O mektup, Yaşlı Kurt’un nüfuzu altındaki, dönemin Radikal gazetesinin “Paralel” başköşesinde yayınlanmıştır! (14.1.2012)
*
Türkiye Ekonomik ve Sosyal Etüdler Vakfı’nı (TESEV) “fonlayan” uluslararası kuruluşlar arasında…
Paul Wolfowitz’in bir dönem başkanlığını yaptığı Dünya Bankası’nın yanı sıra “NED” de var!
2010’da Deniz Baykal’a kaset operasyonu sonucu CHP’nin başına getirilen “Bağımsız Türkiye” karşıtı Kemal Kılıçdaroğlu da, TESEV’in kurucularındandır.
#TESEV
#ABD
#İsrail
#sözde Ermeni soykırımı
#İshak Alaton
9 yıl önce
Maskeli Balo!
Siyasette Effie’ler kime gidecek?..
Alevilerin sorunlarını çözmek çok mu zor?
Ne olacak bu anne babaların hali?
Seçim sonrası ekonomide manzara nasıl?
Amerikan siyasetinin İsrail ‘trajedisi’
