Uluslararası piyasalardan esen dolar rüzgarı vatandaşın gündemine oturdu.
Herkesin seslendirdiği sorular şunlar:
Dolar ne olacak?
İnecek mi çıkacak mı?
Ne kadar daha dalgalanacak?
Dolar alalım mı satalım mı?
Filler tepişirken karıncalar eziliyor.
ABD, “Hem Rusya’yı terbiye edeyim hem de şu krizden sağ salim çıkayım” derken para piyasalarını altüst ediyor.
Bizdeki muhalefet de, “Erdoğan konuştu, dolar çıktı” geyiğiyle durumdan kendilerine siyasi pay çıkarmaya çalışıyor.
*
Biz küçük çocukken hafiften kaçık rahmetli Ahmet ağaya (Ona ahmedaga derdik) mahallede kadınlar sorardı:
Ahmetaga bugün hava nasıl olacak?
O da başını yukarı kaldırıp uzun uzun bulutlara bakar ve “Ya yağacak ya yağmayacak” derdi.
Kadınlar da gülerdi biz de gülerdik bu cevaba ama o soruyu da sık sık sormadan edemezdik.
Şimdiki piyasa uzmanlarının Ahmet agadan bir farkı var mı?
Köşe yazılarında ve TV’lerde aynen şunları söylüyorlar piyasa uzmanları: Efendim şöyle olursa dolar-faiz-altın-borsa çıkar, böyle olursa dolar-faiz-altın-borsa iner.
Ahmet ağanın dediği gibi piyasaya bakarlar ve o meşhur sözü biraz yabancı terimlerle süsleyerek “Ya çıkar ya iner” derler.
İki ihtimali de söylediği için yanlış yapmamış olurlar.
Sonra düşerse de, çıkarsa da, “ben demiştim” derler.
Hava tahmini yapan Ahmet ağaya güleriz ama bunları dinleriz nedense!
Spor yorumcuları nı da atlamayalım.
Onlarda her demeçlerine mutlaka 3 ihtimale de yer verirler.
Asla yanılmazlar!
*
Bir zamanlar bir Sülün Osman vardı İstanbul’da.
Yeni nesil onu bilmez. Biz de hayal meyal hatırlarız.
Dün görüştüğümüz Babıali’nin en eski gazetecilerinden Selçuk Besen onunla ilgili kimsenin de bilmediği çok ilginç bir anekdot anlattı:
Bir dönem dolandıracak adam bulamayınca parasız kalmış Sülün Osman.
Ne yapabilirim derken aklına gazete gelmiş.
Selçuk abi istihbarat servisinde oturup haber çıkmasını bekliyor.
Selam verip yanına oturmuş Sülün Osman.
Selçuk abi sormuş: Nasıl olacak bu?
-Sülün Osman; Ben bir kadın ayarlayayım onu alıp seninle Sarayburnu’na gidelim.
Kadın suya atlasın. Ben de onu kurtarayım. Sen de fotoğraflarımızı çek. Gazeteye bas. İşte sana atlatma güzel bir haber.
-Eee demiş Selçuk abi.
Sülün Osman; Sana güzel bir haber bulduğum için senden biraz para alırım, kadını da meşhur ettiğim için ondan da biraz para aldım mı günü kurtarırız!
*
Hayat hikayesi ilginçtir Sülün Osman’ın.
Vikipedi’de şöyle anlatılıyor: Osman Ziya Sülün, 1923’te İstanbul’da doğdu.
İlk “işini” 1948 yılında Fatih’te yeni tuttuğu evin sahibini dolandırarak yaptı.
1950 ve 60’lı yıllarda tramvay, Galata Kulesi, kent meydanlarındaki saatler, Şehir Hatları vapurları gibi kamu mallarını saf vatandaşlara ‘satarak’ ya da ‘kiraya vererek’ efsane haline geldi.
Galata Köprüsü’nü satmak üzereyken tesadüfen yakalandı.
1984’te Beyoğlu’nda sürekli kaldığı otelde kalp krizinden öldü ve kimlik taşımadığı için kimsesizler mezarlığına gömüldü.
*
O dönemde tek tük çıkan Sülün Osmanlar bugün kurumlaştı, devleşti.
Dünkü Sülün Osman sadece günlük harçlığını çıkarıyordu.
Bugünün Sülün Osmanları finans piyasalarında milyar dolarlarla oynuyorlar. Devlet yıkacak kadar güçlü hale geldiler.
ABD Merkez Bankası (Fed) Başkanı Janet Yellen, geçen hafta dünya piyasalarını sarsan 2007-2009 krizinin “merkez üssünde” küresel finans devlerinin olduğunu ve bunlara göz yumulduğunu itiraf etti.
Yeni dünyanın Sülün Osmanları, finans kurumları. Doları çıkaran da onlar, indiren de onlar.
Bizim Sülün Osman çok tehlikeli değildi ama bunlar çok tehlikeli.
Siz siz olun dövizden uzak durun.
Yanarsınız.
