|
Gaza gelmeyelim

Eskiler bu durumu çok veciz anlatmış; “Bayram değil seyran değil, eniştem beni neden öptü”.

En muhtaç olduğunuz anlarda sizin yanınızda olmayan, kötü günlerinizde sinsice düşmanlık yapan biri bugün sizi överse ne yaparsınız?

Söyledikleri doğru bile olsa güvenir misiniz?

Hayır.

Güvenmezsiniz.

Önce şaşırır sonra tedirgin olursunuz.

*

Türkiye’nin ihtiyacı olduğu dönemlerde kredi musluğunu kapatan, yüksek faizlerle kredilere mahkum eden, ekonomik krizde en kötü senaryoları devreye sokan, en acımasız kemer sıkma paketlerini Türkiye’de uygulayan, IMF ve Dünya Bankası, Türkiye’yi ne zaman

överse korkacaksınız.

Böyle durumlarda ters giden bir işler olduğuna ya da birşeylerin örtbas edildiğine, edilmeye hazırlanıldığına yönelik şüphelerinizi artıracaksın.

*

Dünya Bankası Türkiye Direktörü Martin Raiser’in hazırladığı ‘’Türkiye’nin Dönüşümü’’ başlıklı kapsamlı raporda Türkiye’nin gösterdiği başarı anlatılmış.

Evet, Türkiye son küresel krizde ABD ve Batı'yla pozitif yönde ayrıştı ancak Türkiye’nin yıllara dayalı ekonomik anlamda birikmiş o kadart çok

sorunu var ki.

Dünya Bankası ya da IMF’nin gazına gelmeden biz işsizlik ve yatırım gibi kalıcı sorunlarımıza odaklanarak yürümeye devam edelim.

*

2014 yılının ekonomik panoramasında ne var bakalım.

Geçen yıl uluslararası net doğrudan yatırım girişi, bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 1,7 azalmış ve 12 milyar 143 milyon dolara gerilemiş.

Nakit sermaye girişinin yüzde

63,4’ü AB ülkeleri kaynaklı.
Aralıkta 136 uluslararası sermayeli

şirket ve şube kurulmuş.

Yılın tamamında kurulan uluslararası sermayeli şirket ve şube sayısı 3 bin 833.

186 yerli sermayeli şirkete de uluslararası sermaye iştiraki yapılmış.

Kurulan 4 bin 19 uluslararası sermayeli şirketin, bin 922’si Yakındoğu ve Ortadoğu ülkeleri, bin 142’si AB ülkeleri, 296’sı ise AB hariç diğer Avrupa ülkeleri ortaklı şirketlerden oluşuyor.

En fazla uluslararası sermayeli

şirket 24 bin 606 ile İstanbul’da.

İstanbul’u 4 bin 416 şirketle Antalya, 2 bin 500 şirketle Ankara ve 2 bin 110 şirketle İzmir takip ediyor.

2014’te belgelendirilen yatırım projesi sayısı 254’e, belge kapsamındaki yatırımların tutarı 5 milyar dolara ulaşmış.

*

Türkiye’nin rekabet haritasını hazırlayan TÜGİAD’ın 2014 yılının yatırım analizine bakalım.

Yatırım teşvik belge sayısında

İstanbul, yüzde 12,8 ile en çok yatırım yapılan il olmuş.
İstanbul’un ardından yüzde 5,4 ile

Bursa yatırımcıların ikinci tercihi olmuş.
Bursa’yı yüzde 4,6 ile İzmir ve 4,1

ile Ankara izliyor.

Anadolu’nun tarım ve sanayi merkezi Konya 3,9 ile 5. sırada yer almış.

Belgelerin yüzde 2,9’unu alan Diyarbakır da ilk 10’a girmeyi başarmış.

*

2014 yılında en az yatırım çeken 4 il sırası ile; Bayburt, Ardahan, Tunceli

ve Hakkari.

Bu 4 ile 2014 yılında yatırım teşvik sistemi altında yatırım yapmak isteyen yatırımcı sayısı toplamı 10’a ulaşamadı ve söz konusu 4 ilin her birinin çektiği yatırım miktarı ise 10 milyon Lira’nın altında.

*

Türkiye’nin bazı illerinde tek kuruş yatırım yapılmazken bazı illerde rekor yatırım yapılması sağlıklı değil.

Türkiye’nin en önemli sorunlarından biri bölgesel refah uçurumu, diğeri işsizlik. Sorunlarımızı bilirsek gaza gelmeden çözüm bulmamız kolaylaşır.

Dünya Bankası ve IMF gölge

etmesin yeter.
Günün sözü: Doğru sözlü ve yaşayışlı arkadaşlarından ayrılma, onlar senin için bollukta süs, darlıkta azıktır. Hz Ömer
#IMF
#Dünya Bankası
#Martin Raiser
9 yıl önce
Gaza gelmeyelim
Haftanın ekonomik özeti ve beklentiler
Mülâhaza etmek
Siyasetçileri bürokratlara kurban etmek
Musallada bir sosyolog daha… Vehbi Başer’in ardından
Taşkent’in öbür yüzü