Hınca hınç dolu tribünlerle, gündüz maçında tam bir futbol Pazarı yaşandı dün Ankara’da. Tribünlerin coşkusuyla başlayan Beşiktaş, sahada da coşkuluydu özellikle ilk yarım saat için. Hızlı paslarla topu koşturan Kartal, karşısında Mersin İdmanyurdu savunma ve orta sahası tenis maçı izleyen taraftar gibiydi. İşte bu tarz oyunun sergilendiği ilk yarım saatlik dilimde Beşiktaş, Olcay’ın ayağından golü de buldu. Sonrasında 60’dan fazla dakika top oynansa da maçı kazandıran da işte bu gol oldu.

Yenilerden ikisi yedek kulübesinde, biri ise kadroda dahi yok. Sarıyer ile oynanan kupa maçında teknik direktör Slaven Bilic’in Opare, Milosevic ve Tolgay Arslan’ı sahaya sürmesi, performanslarını görmeden çok takıma alışmalarını sağlamak adına bir hamleydi. Kupadaki Sarıyer gibi maçlar, yeni oyuncuların yeni takımlarında moralli siftah yapmaları açısından bir fırsattır. Tolgay da attığı golle bunu iyi kullandı. Attığı goldeki meziyetleri her ne kadar kumaşının iyi olduğunu gösterse de Bilic’in dün ilk 11 tercihi bize “Opare de Milosevic de Tolgay da ilk 11’in direkt oyuncusu değil” mesajını verdi.

Maça dönersek; dakikalar arttıkça Beşiktaş’ın temposu azaldı. Devredeki Sinan Kaloğlu hamlesiyle hücum gücü artan Mersin İdmanyurdu, 61’de bu gol vuruşu nasıl yapılır iyi bilen bu oyuncunun ayağından beraberliği de buldu. Bu golün asisti yan hakem ve çizgi hakeminindi. Serkan Balcı’nın bariz dışarıdan çevirdiği topu ne yan hakem ne de çizgi hakemi hem açısı müsait, hem de pozisyonun hemen dibinde olmasına rağmen es geçti. Böyle bir hatadan golü yemek Beşiktaş’a çok pahalıya patlayacaktı ki bence maçın adamı Olcay’ın müthiş pasında Demba Ba’nın şans golü imdada yetişti. Dün bu tip 3 net pozisyonu gol yapamayan Senegalli, bu kez de kaçırdı ama dönen top sırtına çarpıp ağları buldu.