İzini sürmemiz gereken soru şu: Okullar öğrencilere ne vermeli? Nasıl bir eğitim anlayışı geliştirmeli? Nasıl bir bakış açısı ve metod öğretmeli?
İşte nimet budur!
Bu toplum Müslüman bir toplumsa, bu toplumun ihtiyaçlarına ve iyi-güzel-doğru kavrayışlarına göre bir eğitim sistemi kurulması lazım. Buna göre bir medya sisteminin dolayısıyla da kültür dünyasının kurulması lazım. Bunlar olmazsa yok olacağız.
Öğrencilere kabaca kendi iyi-güzel-doğru fikrimizi aktarmamız lazım. İyi nedir? Güzel nedir? Doğru nedir? Bunların öğretilmesi lazım. Bunun için de, ilim, irfan, hikmet sütunları üzerinde yükselecek bir eğitim sisteminin kurulması lazım.
Ben medrese sistemini öneriyorum. İnsanlar bu konu hakkında bilgi sahibi olmadıkları için korkuyorlar. Amerikan eğitim sistemini kuran John Dewey, Amerika’daki 3 büyük filozoftan birisidir.
Türkiye 1930’lu yıllarda John Dewey’i ülkemize çağırıyorlar ve modern bir eğitim sistemini kurmasını istiyorlar. John Dewey inceleme yaptıktan sonra bir rapor yayınlıyor. Raporda diyor ki: “Siz yeni bir eğitim sistemi istemekle hata ediyorsunuz. Asıl eğitim sistemi sizdedir, sizin yapacağınız şey medrese sistemini update yapmak, güncellemektir.”
Bugün Amerika’daki Chicago Üniversitesi medrese sistemiyle işlemektedir. Medrese sisteminin ruhu Türkiye’deki doğu medreselerinde yaşamıyor. Türkiye’de medrese ve imam-hatiplerin misyonu hep korumaya yönelik oldu. Korumak da güzeldir ama korumak yetmez, kurmak gerekir. Eğer bir eğitim modeli geliştireceksek kurucu bir eğitim modeli geliştirmemiz lazım. Geleceğimizi kurmalı. İnsanlığın önünü açmalı.