|

Türkiye’nin gelecek vizyonu Bölge liderliği

Gelecek nesillerini planlamayan ve kendince ideal insan yetiştiremeyen toplumlar, ekonomik açıdan ilerleseler dahi ayakta kalamazlar. Bütün yatırımlar içinde en kıymetli olanı insana yapılan yatırımdır. Okuyan, araştıran, değer veren, düşünen, sorgulayan, iletişim kuran ve çok çalışan nesiller tek kurtuluş reçetemizdir. Bireyi ve toplumu eğitmeden kalkınmak da mümkün değildir. Aziz milletimize ve bütün insanlığa ışık tutacak, huzur ve barış getirecek yeni bir medeniyetin güneşi, yine bu milletten doğmalıdır!

Yeni Şafak
04:00 - 1/04/2015 Çarşamba
Güncelleme: 21:38 - 31/03/2015 Salı
Yeni Şafak
PROF. DR. ERTUĞRUL YAMAN


Türkiye, son yıllarda göz kamaştırıcı bir kalkınma, gelişme ve ilerleme hamlesi içindedir. Dünya'nın kriz ve çöküşlerle uğraştığı bir süreçte, ülkemiz büyük çaplı ulusal ve uluslararası projelere imza atmaktadır. Dünya'nın gıptayla takip ettiği bu hamleler, Türkiye'nin gelecek vizyonunu da temellendirmektedir.


Türkiye, tıpkı bir ulu çınar gibi kökleri tarihin derinliklerinde bulunan albenisi yüksek bir ülkedir. Ülkemiz, aynı zamanda, tarihî bağlantıları ve coğrafi konumu itibariyle birbirine geçmiş üç halkanın kesişme noktasıdır. Birinci halka Türk dünyası, ikinci halka İslâm âlemi ve üçüncü halka da Batı dünyasıdır. İç içe geçmiş bu halkaların uyumlu tutulabilmesi, Türkiye'nin gelecek vizyonunu belirleyecektir.



Temel değerler


Yeni Türkiye'nin vizyonu belirlenirken coğrafi, tarihi ve kültürel yakınlıklar esas alınmalıdır. Bu bağlamda; Çeçenler, Arnavutlar ve Boşnaklar gibi etnik ortaklığa dayanmayan milletler de kültürel projeksiyonumuz içinde olmalıdır. Bütün bu ortaklıklar, günümüz şartlarında siyasi planda herhangi bir birlikteliği öngörmemektedir. Bunları; kültürümüzün tarihi etki alanları olarak ifade etmek tarihi gerçekliğe daha uygundur.


Bu vizyonun temel paradigması “okyanus bakış açısı”dır. Bizler; diğer topluluklar gibi, ilk zamanlar bir dere veya çay idik. Zaman içinde ırmak olduk, sonra nehre dönüştük. Ve sonra da koca bir deniz olduk. O deniz, bugün artık bir okyanustur. O sebeple konuya dar bir pencereden bakarak kendimizi küçültmek yerine daha geniş bir ufukla kültür temelli bir okyanus genişliğiyle bakış, en akılcı ve mantıklı yoldur. Bu okyanus hayat tarzı ve ortak anlayışların doğal ürünlerinden oluşmaktadır. Bu bakış açısı bizi Lider Türkiye yapacaktır!



Bu bağlamda içe dönük kısır çekişmeler yerine, bütün insanlığı kucaklayıcı ve kuşatıcı bir yaklaşım esas alınmalıdır. Ayrımcılığı değil, birleştiriciliği ifade eden temel evrensel ilkeler rehberimiz olmalıdır. Bu okyanusta etnik kökeni, dini, mezhebi, meşrebi, anlayışı ne olursa olsun herkese yer vardır. Her insanı ülkemizin değerli bir yurttaşı görmek gerekir. Okyanusları tekrar derelere ve çaylara dönüştürmek doğru ve doğal değildir.



Ortak duygular ve duygudaşlık


Ülke içindeki huzur ve birlikteliğimiz Lider Türkiye'nin teminatıdır. Bunun yolu da eğitimdir. Nitekim eğitim, insanlara ortak duygular kazandıran bir süreçtir. Eğitim; ailede, okulda, çevrede ve medyada ortak bir anlayış ve bilinçle verilmelidir. Japonlar çocuklarına tarihlerini öğretmek ve tarih bilincini oluşturmak için, Hiroşima'ya götürüp o ruhu yaşamalarını sağlıyorlar. Biz de bu işi, çocuklarımızı Çanakkale'ye götürerek yedi düvelle nasıl çarpıştığımızı hissettirip yeniden bu duyguları yaşatmak ve ortak bir bilinç oluşturmak zorundayız. Bizi birbirimize bağlayan birtakım değer yargılarını güçlendirmeye bugün çok daha fazla ihtiyacımız var. Ortak duyguları ifade eden “duygudaşlık” kavramının içini doldurarak bireylerde “aidiyet ve mensubiyet” duygularını güçlendirmek gerekir. Bireyler, bu millete mensup ve bu devlete ait olmaktan haz ve gurur duymalıdırlar.


Lider Türkiye için asıl kalkınma; insanın iyi eğitilmesi ve toplumun geliştirilmesidir. İnsana yapılan yatırım her şeyin üzerindedir. Yollar, barajlar, fabrikalar insan için yapılır. Bir yandan insan için gerekli her türlü maddi ihtiyaç karşılanırken diğer yandan da doğrudan insanın ve toplumun manevi ihtiyaçlarını (sevgi, saygı, güven, hoşgörü, dayanışma…) temin etmek gerekir.


İnsanı gereğince eğitmek ve iyi yetiştirmek toplumdaki huzur ve refahın ilk şartıdır. Bunu başarabilmek için, ciddî bir “insan yetiştirme politikası”na ihtiyaç vardır. İyi insanlar, doğru “model insan”larla yetiştirilebilir. Model insanlar, doğru belirlendikten sonra, doğru davranışlar üzerinde toplumca uzlaşma sağlanmalıdır.


Manevi dünyamızı sonuna kadar aydınlatabilmek için; Yunus Emre'leri, Mevlânâ'ları, Âkif'leri yeni nesillere yaşatmalıyız. Bu açıdan şiir, edebiyat, sanat, kültür ve eğitim yatırımları toplumumuz için çok daha önemlidir.


Sevginin, saygının, hoşgörünün, dayanışmanın olmadığı bir yerde, kalkınmadan söz edilemez. Sürdürülebilir ve kalıcı kalkınma, insanla başlar. Gönülleri fethetmeden insanın beyin kalelerine girilemez! Ancak ve ancak sevgiyle, saygıyla, güvenle gönüllere girilebilir. Bu itibarla işin özü; gönlümüzde, kalbimizde, duygu dünyamızda düğümleniyor. Mühendislerimizle, mimarlarımızla gurur duymaya devam edelim ama gönül mimarlarımızı da yetiştirelim!



Lider Türkiye


Böylesi zengin bir değerler hazinesine sahipken yüksek bir medeniyetin varisi olan milletimizin temel değerlerini çağdaş ve evrensel ölçülerle yeniden ele almak; toplumumuzun ve bütün insanlığın mutluluğu için eğitim hayatımıza aktarmak gerekir. Eğitimin her kademe ve ortamında kendimizden, mazimizden, ecdadımızdan utanç duymadan değerlerimize sahip çıkmalıyız. Üstün bir medeniyetin varisi olan bizler, ilk ve en önemli işimiz olarak değerlerimizi yeniden tespit edip tarihimizin parlak sayfalarındaki seçkin şahsiyetleri model insanlar yaparak eğitim anlayışımızı güncellemek zorundayız.


Gelecek nesillerini planlamayan ve kendince ideal insan yetiştiremeyen toplumlar, ekonomik açıdan ilerleseler dahi ayakta kalamazlar. Bütün yatırımlar içinde en kıymetli olanı insana yapılan yatırımdır. Okuyan, araştıran, değer veren, düşünen, sorgulayan, iletişim kuran ve çok çalışan nesiller tek kurtuluş reçetemizdir. Bireyi ve toplumu eğitmeden kalkınmak da mümkün değildir. Aziz milletimize ve bütün insanlığa ışık tutacak, huzur ve barış getirecek yeni bir medeniyetin güneşi, yine bu milletten doğmalıdır!



Sonuç olarak bizler; aynı dinin, aynı tarihin ve aynı kaderin insanlarıyız. Gönlümüzü, zihnimizi ve gücümüzü birleştirelim. Dış düşmanlara ve basiretsizlere fırsat vermeyelim. Gün, birlik ve kardeşlik günüdür! Bu bilinçte insanların yaşadığı ülke, LİDER TÜRKİYE olacaktır. Hiç şüpheniz olmasın!


#Türkiye
#2023 vizyonu
#Ertuğrul Yaman
9 yıl önce