Şam'da bir grup Türk gazeteciyi kabul eden Suriye Planlama Bakanı İsam El-Zaim IMF ile iyi ilişkiler kurmak istediklerini ancak hiçbir zaman bu kurumun şartlarını kabul etmediklerini ve etmeyeceklerini söyledi. Türkiye'ye büyük ilgi duyduğunu söyleyen El-Zaim, ülkenin yeni ekonomik politikaları ile ilgili olarak bilgi verdi. Suriye'nin ekonomik reformlardaki önceliklerini sıralayan El- Zaim, "Hemen hemen herşeyi gözden geçiriyoruz. Bankacılık, mali piyasaları, borsa, özelleştirme, kamu sektörünün ve organizasyon gibi konular önceliklerimiz arasındadır" dedi.

"Sorunları MF'siz de çözebiliriz"

El-Zaim, "IMF, Dünya Bankası gibi kurumlardan mali destek veya danışmanlık hizmetleri istediniz mi?" şeklindeki soruya, "Kuşkusuz bu tür kurumlarla ilişkilerimiz var. Ama biz hiçbir zaman IMF ile bir anlaşma imzalamadık. IMF'nin diğer ülkelerle ilişkilerini ve deneyimlerini bildiğimizden daha dikkatli davranıyoruz. Hiçbir zaman IMF'nin şartlarını kabul etmeyiz. Çünkü bu şartlar bizim ekonomik ve toplumsal yapımıza uygun değil. Biz IMF isteyecek diye 300-400 bin insanımızı sokağa atamayız. Bu nedenle özelleştirmeyi yaparken kamu sektörünü ve organizasyonu ihmal etmeyiz" şeklinde cevap verdi. Sorunları IMF desteği olmadan da çözebileceklerini belirten El-Zaim, "5 yıllık yeni kalkınma planımızı, önce yatırımları sonra da kalkınmayı hedefliyoruz. Petrol, doğalgaz, tarım ve turizm sektörü gibi önemli sektörlerimiz var. Bunları daha akılcı ve toplumun yararına kullanabilirsek amacımıza ulaşabiliriz" ifadesini kullandı.

El-Zaim, "Türkiye ile ilişkilerinize nasıl yaklaşıyorsunuz?" şeklindeki soruya ise şöyle cevap verdi: "Suriye ile Türkiye arasında yaklaşık 1000 km'lik bir sınır var. Bu sınır karşılıklı olarak iki ülkenin ekonomisine katkısı olmalıdır. Türkiye ekonomisi iyi olduğu zaman bizim ekonomimiz de iyi olacaktır. Suriye ve dolayısıyla Arap ülkeleri ile ticari ilişkilerini geliştiren bir Türkiye mutlaka daha rahat olacaktır. Özel bankaların kurulması, mali piyasalar yasasının çıkarılması ve yabancı sermayenin teşviki yasasının çıkmasından sonra pek yakında Türkiye ile Suriye arasındaki ekonomik ve ticari ilişkilerden büyük bir gelişme sağlanacaktır. Türk işadamlarının ve şirketlerinin Suriye'de herkesten fazla şanslarının olduğunu bilmelerini isterim."