Uzun yıllardır İslamofobi üzerine çalışmalar yürüten Filistin asıllı Profesör Hatem Bazian panelde “İslamofobi ve Politikada Oryantalist Algının Yeniden İnşası” isimli bir sunum yaptı. Kaliforniya Üniversitesi Berkeley'de Yakın Doğu ve Etnik Çalışmalar alanında öğretim görevlisi olan Bazian, panel sonrası sorularımızı yanıtladı ve İslamofobiyle ilgili olarak gözden kaçan önemli ayrıntılara dikkat çekti.
İslamofobinin Müslümanları bir tehdit unsuru olarak göstermek ve bir korku oluşturmak için Avrupa merkezli bir terim olarak üretildiğini ve bir proje olarak işlendiğini söyleyen Hatem Bazian, İslamofobinin dünya üzerinde artışa geçtiğine şüphe olmadığına vurgu yapıyor. “İslamofobik olayların ve tutumların medyada kendisine eskisinden daha çok yer bulmasıyla açıklanamayacak bir artış var” diyen Bazian, yapılan anket ve araştırmaların bu artışı gözler önünde serdiğini belirtiyor.
İslam ülkelerinde siyasal anlamda bir İslamofobi gözlendiğinin altını çizen Bazian, Mısır'ı, Tunus'u hatta Türkiye'yi örnek olarak gösteriyor. “Mısır'daki darbeyi meşrulaştırmak için İslamofobi kullanıldı. Darbe yönetimi tarafından Müslümanlar terörist, tehlikeli olarak gösterildi. Cunta etkisindeki Mısır medyasında baktığınızda Avrupa medyasından daha çok İslamofobi yayın yapıldığını görüyorsunuz" cümleleriyle Mısır'a dikkat çeken Bazian, benzer şekilde Tunus'ta Nahda Partisi için oy kullananların da terörist olarak nitelendirildiğini hatırlatıyor. Bazian' göre Avrupa'daki ırkçı siyasiler bile bu şekilde bir dil kullanmamıştı.
Türkiye içinde de bir İslamofobi etkisi olduğuna dikkat çeken Hatem Bazian, AK Parti ve muhalefet ilişkisinin bile İslamofobi denklemine oturduğunu belirtiyor. “Türkiye'deki muhalefet kesinlikle İslamofobik bir dil kullanıyor” diyen Bazian, muhalefetin çoğu aşamada kullandığı söylemlerin hükümetin çalışmalarından çok direk İslam'ın kendisine yönelik bir korku dili geliştirdiğinin altını çiziyor. “Muhalefet tarafından AK Partiye oy veren muhafazakar kişilerin eğitim seviyelerinin, zeka seviyelerinin düşük olduğu iması yapıldı. Bu tam olarak İslamofobik bir dildir” açıklamasında bulunan Bazian, Antisemitizme verilen tepkinin İslamofobiye verilmediğini de vurguluyor.
“11 Eylül ve Charlie Hebdo saldırılarını gerçekleştirenler bireysel olarak gerçekleştiriyor ve bu onların suçu. Bunu bütün İslam'a mal etmek ve böyle bir algı oluşturmak belli kesimler tarafından bilinçli olarak yapılıyor ve bu saldırılarda Müslümanlar da zarar görüyor” cümlelerine yer veren Bazian, IŞİD gibi İslam dünyasında görülen aşırı terör örgütlerini 'yapısal bir kaosun elemanları' olarak niteliyor. “Bunların varlığı bir kurgu. Küresel güçlerin bir çatışma ortamı oluşturarak o bölgelerdeki doğal zenginliklerini sömürmek, yönetimi idare etmek düşüncesiyle ürettikleri bir proje” diyen Hatem Bazian, terör kelimesinin önünde 'İslam' sıfatı eklenerek bir algı oluşturulmaya çalışıldığına dikkat çekiyor.
