Almanya'da gelişen olaylara da değinen Bakan Müeziinoğlu, "Gezi olaylarında polis müdahale ediyor, polise aşırı yetki verildi. Bu ülkede demokrasi zedelendi diyerek Merkel'e mektup yazan Kılıçdaroğlu'na şimdi diyorum, 10 gündür Hamburg'da kültür merkezine karşı halkın direnişi var. Polis yetkileri artırdı mı? Burası olağanüstü bölgede değil mi? Polise her türlü yetkiyi vererek 'Müdahale et, olayları bastır' dedi mi? Hadi bakalım yaz mektubu. Hadi görelim, Merkel'e şikayet ediyordun. Aynı fotoğrafı izleyin, bizim medya vermiyor bunu verince rahatsız olacak. Gezi olaylarının fotoğrafının fotomontajlısını orada görüyoruz. Peki Almanya'da demokrasi mi, hukuk mu elden gitti? Diktatör mü oldu, söyle bakalım söyleyebiliyor musun? Merkel'e diktatör diyebiliyor musun? Demokrasiyi elden götürdün diyebiliyor musun? Ama Türkiye'de dert demokrasi derdi değil. Tam aksine sandığın hukukunu biz ne kadar tarumar edersek biz hortumlamayı o kadar rahat yaparız" diye konuştu.
"O TEZGAHÇILARA TESLİM OLMAYACAĞIZ"
17 Aralık için asrın yolsuzluğu dendiğini anımsatan Bakan Müezzinoğlu, "Peki, bu asrın yolsuzluğu nerede? Halk Bankası'ndan 100 liranın gayri meşru olarak bir yandaşa veya bir çıkarcıya gönderildiğini veya nereye aktarıldığının bir belgesi var mı? Halk Bankası'nın 2002 yılındaki değeri dünya bankacılık değerinde 1,5 milyon dolarken, şu anki değeri ise 25 milyar dolardır. Dünyanın ekonomisinde milli bankalar arasında güçlü olmasından dolayı rahatsız olanlar var. Kuzey Irak'tan enerji sorunumuzun çözümünde ana aktör olmasından rahatsız olan İngiltere, Avrupa, bunu anlıyorum da Halk Bankası'nın ülkemiz ve milletimiz adına ana aktör olmasından rahatsız olan içeridekileri anlamakta siz zorlanmıyor musunuz? Bu oyunun arkasında bir plan olduğunu görmüyor mu bu millet? Bu millet artık fotoğrafı okuyor. Onlara teslim olmayacak bir iktidar var, bir lider ve Başbakan var. Millet olduğu sürece o tezgahçılara, o siyasi mühendislik tezgahçılığı yapanlara nasıl 11 yıldır teslim olmadıysak bugün de olmayacağız, yarın da olmayacağız. Hakimlerin, savcılarımızın güvenilir olmasını isteyen biziz. HSYK'da bu anlamda en çok biz rahatsız olduğumuz için herkesin hayır dediğini bugün CHP, MHP, birçok sivil toplum kuruluşunun hayır dediği referandumu, anayasa değişikliğini biz yaptık. Niye? Milletin ümüğü sıkılmasın diye. Milletin kaderi ile birileri oynamasın diye. Bu ülkenin daha çok hukukun, daha çok demokrasinin, daha çok ekonominin hesap edilebilir bir ekonomik gelişmenin istikrarının olması için. Ama birileri fırsatçılık yaparak ben yine burayı istediğim gibi şekillendiririm, yine ben buradan birçok hesabı millet adına yaparım. Arkadaşlar öyle bir savcı ki, TOKİ'yi de o biliyor, bankacılığı da o biliyor, bütün uzmanlık alanları onda. İş adamlarımızın her şeyini o biliyor ve bir tek torbada bu aklenin kaderiyle oynuyorlar' diye konuştu.
Bakan Müezzinoğlu, toplantının ardından Çorlu'daki Devlet Hastanesi'ni ziyaret ederek hastaları ziyaret etti.