Türkiye'de değişik illerde yapılan çalışmalarda, erişkinlerin yüzde 40'ının, çocuk ve gençlerin ise yüzde 10 ile 25'inin fazla kilolu ya da şişman olduğunun gözlendiğini aktaran Bıyıklı, en önemli risk faktörünün ailede görülen obezite ile aktivite azlığı olduğuna dikkati çekti.
Çocukluk çağı obezitesi
Çocukluk çağı obezitesinin engellenebilmesi için televizyon ve bilgisayarla geçirilen zamanın kısıtlanması gerektiğini belirten Bıyıklı, "Dünyada önemli bir halk sağlığı sorunu olarak kabul edilen obezite, çocuklarda son 30 yılda 3 kat arttı. Çalışan anne babalar, beslenmeye önem göstermeli ve mutlaka ayaküstü atıştırmalar engellenmelidir. Bunların yanı sıra ailecek yapılacak fiziksel aktivite içeren sosyal faaliyetlere zaman ayrılmalı ve park yürüyüşü, bisiklet, yüzme, tenis ya da fitness gibi egzersizlere fırsat yaratılmalıdır" ifadelerini kullandı.
Neşe Bıyıklı, küçük yaşlarda başlayan obezitenin ilerleyen yaşlarda yüksek kan basıncı, damar sertliği, tip 2 diyabet, safra kesesi hastalıkları, karaciğer yağlanması, uyku apnesi, ortopedik rahatsızlıklar, kanser riskinde artış, inme (felç), kalp hastalığı ve psikososyal problemler olmak üzere birçok sorunu beraberinde getirebileceğini vurguladı.
Oldukça zorlu bir süreç olan obezite tedavisinde aile ve çocuğun uyumunun yanı sıra motivasyonun da önemli olduğunu kaydeden Bıyıklı, şu ifadeleri kullandı: "Obezite tedavi sürecinde çocuk doktorunun, çocuk endokrin uzmanının, diyetisyenin, pedagogun, spor, sınıf ve rehberlik öğretmeninin de çocuğa destek olması gerekir. Çocuklarda obezite tedavisinde diyet, fiziksel egzersiz, davranış tedavisi ve ilaç tedavisi yöntemleri uygulanıyor. Ağır vakalarda ise pediatrik endokrin uzmanı önerileri doğrultusunda insülin duyarlılığını artıran ilaçlar ya da komplikasyon gelişmiş çocuklarda bu duruma yönelik ilaç tedavileri izleniyor."
Çocukluk çağı obezitesi
Çocukluk çağı obezitesinin engellenebilmesi için televizyon ve bilgisayarla geçirilen zamanın kısıtlanması gerektiğini belirten Bıyıklı, "Dünyada önemli bir halk sağlığı sorunu olarak kabul edilen obezite, çocuklarda son 30 yılda 3 kat arttı. Çalışan anne babalar, beslenmeye önem göstermeli ve mutlaka ayaküstü atıştırmalar engellenmelidir. Bunların yanı sıra ailecek yapılacak fiziksel aktivite içeren sosyal faaliyetlere zaman ayrılmalı ve park yürüyüşü, bisiklet, yüzme, tenis ya da fitness gibi egzersizlere fırsat yaratılmalıdır" ifadelerini kullandı.
Neşe Bıyıklı, küçük yaşlarda başlayan obezitenin ilerleyen yaşlarda yüksek kan basıncı, damar sertliği, tip 2 diyabet, safra kesesi hastalıkları, karaciğer yağlanması, uyku apnesi, ortopedik rahatsızlıklar, kanser riskinde artış, inme (felç), kalp hastalığı ve psikososyal problemler olmak üzere birçok sorunu beraberinde getirebileceğini vurguladı.
Oldukça zorlu bir süreç olan obezite tedavisinde aile ve çocuğun uyumunun yanı sıra motivasyonun da önemli olduğunu kaydeden Bıyıklı, şu ifadeleri kullandı: "Obezite tedavi sürecinde çocuk doktorunun, çocuk endokrin uzmanının, diyetisyenin, pedagogun, spor, sınıf ve rehberlik öğretmeninin de çocuğa destek olması gerekir. Çocuklarda obezite tedavisinde diyet, fiziksel egzersiz, davranış tedavisi ve ilaç tedavisi yöntemleri uygulanıyor. Ağır vakalarda ise pediatrik endokrin uzmanı önerileri doğrultusunda insülin duyarlılığını artıran ilaçlar ya da komplikasyon gelişmiş çocuklarda bu duruma yönelik ilaç tedavileri izleniyor."
Çocukların gözünden siber dünya
Artık bebeğin ilk gördüğü şey cep telefonu
Feraset Derneği yetimlerin yüzünü Ramazan’da da güldürdü: 200 çocuk iftar programında buluştu
Eğitimci ve yazar Dursun Ali Taşçı vefat etti
Bosnalı edebiyatçı Abdulah Sidran vefat etti
Kansere karşı yeni güç! "Kişiye özel tedavi" hastalara umut oluyor
Artık bebeğin ilk gördüğü şey cep telefonu
Feraset Derneği yetimlerin yüzünü Ramazan’da da güldürdü: 200 çocuk iftar programında buluştu
Eğitimci ve yazar Dursun Ali Taşçı vefat etti
Bosnalı edebiyatçı Abdulah Sidran vefat etti
Kansere karşı yeni güç! "Kişiye özel tedavi" hastalara umut oluyor