İNSAN SEVGİSİ LAZIM
İslam Medeniyetinin müdavimleri olarak kendilerini gelişmişlik ve insani değerler açısından hayatı ıskalamanın ceremesini çektiklerini belirten Demirbağ, Batı kültürünün egemen olmasının sebebini ''disiplinler arası'' irtibatta görüyor. ''Batı, insanı aynı zamanda ticari, kültürel, siyasi bir obje olarak değerlendirip uzun süreli bir yatırım aracı olarak görmektedir'' diyen Demirbağ, ilim, kültür, sanat ve edebiyat üretmek zorunda olduğumuzu vurguluyor. Evet, çocuklarımıza ilim irfan sahibi olmayı, başkalarının hayatına saygılı, doğayı ve hayvanları sevip korumayı, kendi hakkını yedirmediği gibi başkalarının haklarını da savunmayı öğretmeliyiz. Her şeyden önce insan sevgisi aşılamalıyız. Günümüzde üretilen hiçbir teknoloji ya da ''proje'' onlara insan sevgisi aşılamayacaktır. Büyüklerin rol model olması gerekiyor. Keçi nereye çıkarsa oğlağı da oraya çıkar.
BİZDEN GERİYE İYİLİK KALIR
Hayatı daha yaşanılabilir ve katlanılabilir kılan insanlar sayesinde geleceğimize olan inancımız da artıyor, yüzümüz gülüyor. Onlar, ürettikleriyle var oluyorlar. Dünyanın gelip geçici bir han olduğunun, kendilerinden geriye bir ''iyilik'' kalacağının farkına çoktan varmışlar. İşte o insanlardır asıl kahramanlarımız. Demirbağ''a göre, ''Ahlak ve maneviyat yoksunluğumuz sosyal dokumuzu parçalamakta. Bu yoksunluk bütün şer şebekelerinin milletimizin bekasını yok etmeye dair iştahını kabartmaktadır.''
Kitabın künyesi:
Kasımpaşalı Ben Bu Oyunu Bozarım
Fehmi Demirbağ
Efor Yayınları
2014
272 sayfa