Doç. Dr. Alpöz, tükürüğün salgılanması veya akış hızındaki azalmanın ağız kuruluğu olarak isimlendirildiğini, böyle durumlarda da yaygın diş çürükleri ve dilde çatlaklar görüldüğünü anlattı.
Tükürük bakteri birikimini önlüyor
Tükürüğün dişler üzerinde oluşan bakteri birikimini önleyerek ağız florasını dengede tuttuğuna dikkati çeken Alpöz, şöyle konuştu:
Bakteri plağı, diş yüzeyinde oluşan yapışkan, renksiz bir birikintidir. Ağızdaki bakterilerden oluşan bu plak, şekerli ve unlu yiyeceklerin ağızda kalan artıklarından asit oluşturabilmektedir. Bu asitler, dişlerin mineral dokusunu çözerek dişin mine tabakasının bozulmasına ve diş çürüğünün başlamasına neden olmaktadır. Tükürüğün akış hızı ve miktarındaki azalma, yetersiz ağız hijyeniyle birleştiğinde hızlı ilerleyen diş çürüklerine ve erken diş kayıplarına yol açar. Tükürük ile diş arasında sürekli bir iyon alışverişi vardır."
Doç. Dr. Alpöz, tükürüğün ağız, dişler ve çevre dokular için vazgeçilmez olduğuna işaret ederek, tükürük miktarı ve içeriğinde değişikliklere neden olan hastalıklarda ve kronik ilaç kullanımında düzenli diş hekimi muayenesinin yapılmasının potansiyel diş çürüğü riskini en aza indireceğini kaydetti.