|
|
Adana'da bir kişi sokak ortasında eşini bıçaklarken daha çok konunun şiddet ve polisiye tedbirler boyutu tartışıldı. Ekonomik krizden sonra gündemimize gelen "Arjantin sendromu" ve "sosyal patlama" riskinden duyulan korkudan olsa gerek, bir kişiyi cinnet noktasına getiren sosyal koşullar pek irdelenmedi. İçte biriken öfkenin kontrolsüz bir şekilde dışa vurumu olan daha pekçok cennet ve şiddet vakası gibi... Uzmanlar, toplumdaki umutsuzluk, gelecek kaygısı, toplumda zedelenen adalet duygusu, gelir dağılımındaki eşitsizlik ve sistem kaynaklı baskılama yöntemlerinin toplumda bir şiddet birikimine neden olduğunu vurguluyorlar. DR. HAMDİ KALYONCU "Herkes barut gibi çatacak birilerini arıyor. Medyaya yansıyan vakaların dışında bize müracaat eden hastaların oranındaki artışa baktığımızda toplumun tahammül eşiğinin son derece düştüğünü görüyoruz. Bu sebeplerin başında insanların kendilerini güvenlikte hissetmemeleri geliyor. Geçim sıkıntısı içinde insanlar yarınlarını karanlık görüyorlar. Diğer bir sebep ise toplumun adalet duygusunun yıpranması. İnsanlar yapılanın yapanın yanında kâr kaldığını gördükçe umutsuzluk artıyor. Bunların hepsi de bir reaksiyon birikimine sebep oluyor". DR. ÖZCAN KÖKNEL Toplumda manevi duygulardan uzaklaşma şiddet olaylarına kaynaklık ediyor. Bu sistem din konusunda ne kadar hata yaptığını bir an önce kavramalıdır. İdarenin dinle arasındaki ilişki ne olursa olsun, kitlelerin dinle kurduğu bağlantı kesilmemeli. Yoksa tamir edilmez manevi boşlukları hiçbir şeyle dolduramazsınız. Türk toplumunun içinde bulunduğu sorunları hızlı ve kontrolsüz nüfus artışı ve getirdiği çarpık kentleşme getirmiştir. SELAH KEMALOĞLU / İSTANBUL
|
|
|
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon| Hayat| Arşiv Bilişim| Dizi | Röportaj | Karikatür |
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz. © ALL RIGHTS RESERVED |