AYDINLIK TÜRKİYE'NİN HABERCİSİ
Bugünkü Yeni Şafak
S P O R
Bu goller yetmez

Geçen sezonun ilk haftasında atılan gol sayısı 25 idi. Bu sezon 22 golle biraz daha geriye gitmişiz. Anlaşılan o ki, hala gol atmayı öğrenememiş, vaziyeti idare etmekle yetinmişiz.

Futbolcular yenilgi korkusundan kurtulmadıkça, teknik adamlar gol atmayı teşvik eden sistemler üretmedikçe, futbolcularını bu konuda motive etmedikçe bir adım ileri gidemeyiz.

Kaleler gol atılsın diye yapılmıştır. Yer yüzünde gol atılmamış bir kale kaldığını da sanmıyorum. Bu kaleleri korumak önemlidir de, golle doldurmak daha da önemlidir. O yüzden dünyanın en iyi futbolcuları gol atanlardan çıkmıştır. Her ülke yabancı transferlerde çuvalla parayı forvet oyuncularına ödemiştir. Amaç takımın futbol kalitesini artırmak ve istenilen sonuca ulaşmaktır. Türk futbolu bu konuda ne yazık ki, tehlikeli bir süreç içine girdi. Süper Lig'deki düşüş, doğal olarak Milli Takım'a da yansıdı. Durum ortada. Teknik adamlarımız günü kurtarmanın peşinde. İyi futbolu çoktandır rafa kaldırdığımız için "yenemezsek yenilmemeliyiz" prensibi ile hareket ediyorlar. Özellikle pahalı transferler yaparak kadrolarını güçlendiren takımlarda, doğal olarak kaliteli futbol ve bol gol görmek istiyoruz. Bu her futbolseverin beklentisidir. Futbolumuz ancak böyle gelişir ve ilerleme kaydeder. Bu konuda sürekli eleştirilerimiz olacaktır. Çünkü bizi bekleyen önemli sınavlar vardır. Şampiyonlar Ligi ve UEFA gibi uluslararası platformda Türkiye adını güçlü biçimde duyurmalıdır. Bunun da en basit çözümü golü teşviktir. Yönetici transfer yaparken, teknik adam çalıştırırken, futbolcu sahaya çıkarken bu mantıkla hareket etmelidir.

Galatasaray'da gereksiz panik

Fenerbahçe'nin Everton maçını izledikten sonra Galatasaray taraftarında ipler koptu. Transfer isteği tavan yaptı. Bu kadro ile şampiyonluğu Fenerbahçe'ye kaptırma telaşı UltrAslan gurubunu harekete geçirdi. Konya maçında tribünlere asılan pankart, gereksiz bir paniğin ürünüydü. Doğrusu yakışmadı. Çünkü Galatasaray Konyaspor karşısında Hasan Şaş'ı ve İliç'i ile transfere ihtiyacı olmayan bir takım görüntüsündeydi. Keşke Ribery'i de ellerinden kaçırmamış olsalardı. Gerets iyi bir teknik adam olduğunun sinyallerini verdi. İlk ciddi sınavında takımını kenardan iyi motive ettiğini gösterdi. Önümüzdeki haftalarda daha iyi işler yapacağına inanıyorum. "İlle de transfer istiyorum" demese de Galatasaray'ın bir ön liberoya ihtiyacı olduğu hissediliyor.

Fener'in ışığı göz kamaştırdı

Fenerbahçe'yi ilk hazırlık maçından bu yana izliyorum. Almanya'daki 3 hazırlık maçının yanı sıra 5-0 sonuçlanan Everton maçı dahil, bana göre en iyi oyununu Gençlerbirliği'ne karşı oynadı. Berebere bitmesinin hiç önemi yok. Önemli olan bu maçta ortaya konan kazanma isteğiydi. Fenerbahçe geçen sezondan bu yana büyük gelişme göstermiş. Üst üste 3 pas yapamayan takım gitmiş, yerine ayağa oynayan sürekli hücumu düşünen ve ofansif oyunda çoğalan bir takım gelmiş. Tüm sezon boyunca eleştirdiğim Tuncay'daki gelişme müthiş. Appiah ise yerli yerine oturmuş bir transfer. Daha bu takıma Anelka da girecek. Alex'teki durgunluğun önümüzdeki haftalarda yerini "tutulmaz bir Alex'e" bırakacağını düşünüyorum. Böyle bir takıma kenar yönetiminin çok büyük katkısı olmaz diye düşünüyorum.

Trabzonspor'da Yattara'ya dönüş

Bir acı yaşadı ve bitti. Şampiyonlar Ligi ön eleme maçı anılarda iz bırakmış bir yara olabilir. Ama zamanla da silinecektir. Dünya dönüyor ve lig başladı. Yani, takım yeni bir görev için start aldı. İyi de başladılar. İki maçta iki ayrı Yattara izledik. Önceki neredeyse kovuluyordu, sonrakini omuzlara aldık. Başkan Atay Aktuğ öncesinde gereğini yaptı. Ama sonra Yattara'nın vazgeçilmez olduğunu anladı.

Beşiktaş'ı bekleyin

Lige başlarken yeterli transfer yapılmadığı için umutsuzluğa düşen Beşiktaş taraftarı dün Kleberson transferi ile yeniden güven kazandı. Henüz ortada yok ama , daha Ailton da var. Bu iki oyuncunun katılımı ile Beşiktaş da yarışın en güçlü isimlerinden olacak. Siyah-Beyazlı takımın aslında en büyük kozu Rıza Çalımbay'dır. Genç olmasına rağmen tecrübe kazanmış olması, bilinen hırsını antrenmanlarda futbolcularına aşılaması, Beşiktaş'ı şampiyonluk isteyen takımların ortağı yapacaktır. Çalımbay elindekilerle yetinmesini bilen bir hoca . O nedenle sahip çıkılması gerekiyor. K.Erciyes karşısındaki oyun sizi yanıltmasın. İki oyuncunun katılımı Kartal'ın futbol kimliğini değiştirecektir. Yeter ki, futbolcuları bu takımı hocaları kadar sevebilsin .

  • Haftanın Yorumu: Salih Sezer



  • 9 Ağustos 2005
    Salı
     
    Künye
    Temsilcilikler
    Abone Formu
    Mesaj Formu
    Online İlan

    ALPORT Trabzon Liman İşletmeciliği
    Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
    Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Sağlık | Arşiv
    Bilişim
    | Dizi | Çocuk

    Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
    © ALL RIGHTS RESERVED