T Ü R K İ Y E ' N İ N    B İ R İ K İ M İ
Y A Z A R L A R 8 ARALIK 2005 PERŞEMBE
  Ana Sayfa
  Gündem
  Politika
  Ekonomi
  Dünya
  Aktüel
  Spor
  Yazarlar
  Televizyon
  Sağlık
  Bugünkü Yeni Şafak
 
  657'liler Ailesi
  Bilişim
  Çalışanın Sesi
  Diziler
  Düşünce Gündemi
  Hayat
  Kültür-Sanat
  Nar-ı Beyza
  Okur Sözcüsü
  Röportaj
  Sinema
  Yemek
  Zamanda Yolculuk
 
  Bize Yazın
  Abone Formu
  Temsilcilikler
  Reklam
  Künye
 
  Arşiv

  Yeni Şafak'ta Ara
 

Çalışanın Sesi
Tahsin SINAV

Feshin geçersizliğinde İŞKUR işsizlik ödeneğini
geri isteyebilir mi?

Murat AYTAÇ: Bir kamu kuruluşunda çalışırken işyerimin özelleştirilmesinden dolayı işten çıkarıldım. 13 yıllık kıdem tazminatım, 3 maaşlık ihbarım ödendi. İşe geri dönmek için iş mahkemesinde işe iade davası açtım. Mahkeme 1 yıl sürdü. Bu süre zarfında İŞKUR'dan 8 aylık (240 günlük) net maaşımı, 3 ayda işsizlik maaşımı aldım. Davayı kazandım. Özelleştirilen şirket, iş başvurumu mahkeme kararına binaen kabul edip işe başlattı. Ancak ödenen kıdem tazminatı ve ihbar tazminatını mahkeme kararına binaen işverenin hesabına yatırdım. Mahkemenin vermiş olduğu 4 maaş tutarındaki tazminat, bu ödediğim paraya mahsup edildi. Ben, 11 ay işsiz kaldım, çok mağdur oldum. İşe başladıktan 4 ay sonra İŞKUR, ödediği maaşları, yani 8 aylık net maaş ve 3 aylık işsizlik maaşı olmak üzere yaklaşık 9 milyar TL'yi geri istedi. Gerekçe ise, işverenin yapmış olduğu feshin mahkeme kararıyla geçersiz sayılması. Hiç işten çıkarılmamış gibi muamele edildi. Ancak aradaki mağduriyetin giderilmesi hususunda ne İŞKUR, ne de şu an çalıştığım işyeri birşey yapamayacaklarını söylediler. Zaten tazminatı şirkete yatırırken zorlandım. 11 ay boyunca işsiz kaldım. İŞKUR bu paranın hemen ve bir kerede ödenmesini talep ediyor. İŞKUR, isteğinde haklı mı? Bunun yasal bir dayanağı var mı?

*Okuyucumuz, işten çıkarıldıktan sonra 13 yıllık kıdem tazminatını işveren kamu kuruluşu, 3 maaş tutarındaki ihbar tazminatını da şirketi özelleştirme neticesinde alan şu anda çalıştığı şirket ödüyor. İŞKUR'dan da 8 aylık net maaşını (iş kaybı tazminatı), 3 ay da işsizlik maaşını (işsizlik ödeneği) aldığından bahsetmektedir. Yerel iş mahkemesinde işe iade davası açıyor. Bu davada çıkarılmasının yasal olmadığına ve çıkarıldığı kamu kuruluşunda işe dönmesi gerektiği yönünde hüküm veriliyor. Ancak Yargıtay kararı bozup, özelleştirme sonucu fabrikayı alan şirkete işe iade kararı veriyor. Yargıtay, kısaca, aldığı tazminatın ve ihbarın geri ödenmesini ve işyerinin 4 maaş tutarında ücret vb haklarını ödemesini, eğer işyeri işe başlatmazsa 8 aylık ücreti tutarında iş güvencesi tazminatı ödemesini kararlaştırıyor. Özelleştirilen şirket, iş başvurusu üzerine mahkeme kararına binaen işe başlatıyor. Ancak kamu kuruluşu tarafından ödenen kıdem tazminatı ile işverenin ödediği ihbar tazminatı (kanaatime göre fark tutarı), işe girmeden önce mahkeme kararına binaen işveren hesabına yatırılıyor. Mahkemenin vermiş olduğu 4 maaş tutarındaki tazminat (boşta geçen mahkeme safhası ücretleri), mahsup ediliyor. Bu işlemler, normal işe iade işlemleridir.

Mahkemenin sonuçlanması için geçen 11 aylık (yaklaşık 1 yıllık) işsizlik süresinin sadece 4 aylık mağduriyeti, yasal olarak karşılanabiliyor. İşe iade kararı üzerine işe başlama, fesih işlemini ortadan kaldırmaktadır. İşte bu nedenle İŞKUR, ödediği maaşları, yani 8 aylık net maaş tutarındaki iş kaybı tazminatını ve 3 aylık işsizlik maaşı (işsizlik ödeneği) olmak üzere, yaklaşık 9 milyar TL'yi geri istiyor. Gerekçe ise belirtildiği üzere, işverenin yapmış olduğu feshin mahkeme kararıyla geçersiz sayılması. Yani hiç işten çıkarılmamış gibi muamele edilmesi. Ancak aradaki, yani 11 - 4 = 7 aylık işsizlik döneminin mağduriyetinin giderilmesi hususunda ne İŞKUR, ne de tekrar çalışılan işyeri, hiç birşey yapamamaktadır. Çünkü iş kaybı tazminatı almakta olan kişilerin işe girme tarihi itibariyle tazminatları kesilir ve tekrar başlatılmaz. (İlgili Yasa hükmü). Olayımızda ise işe iadeyle birlikte, işsizlik olayı ortadan kalktığından geri ödeme zarureti ortaya çıkmaktadır. İşsizlik sigortası yönünden baktığımızda ise işsizlik ödeneği hak edilmesi açısından son 120 günün hesabında, hizmet akdinin askıya alınması hali ile 4857 sayılı İş Kanunu'nun 21 nci maddesi kapsamında işe iade mahkeme kararının 4 aydan uzun sürmesi durumunda 4 ayı aşan süre ücretsiz izin olarak değerlendirilmektedir.

İŞKUR İşlemler Elkitabına göre, 4857 sayılı İş Kanunu'nun 20. maddesi hükmüne göre, işe iade edilmesine yönelik kesinleşmiş mahkeme kararı bulunanlardan olup, iş sözleşmesi, İşsizlik Sigortası Kanunu'nun 51. maddesi kapsamında feshedilenlerden ilk feshe göre işsizlik ödeneği alırken işe başlatılanların bildirgeleri "Gerekçeli İptal" yapılarak oluşan fazla ödemeler (işe iade işlemi sigortalı işsiz tarafından Kuruma bildirilmişse yasal faiz uygulanmadan, Kurumca tespit edilmişse yasal faizi ile birlikte) tahsil edilmektedir. İŞKUR, istediği parada yasal şartlara göre haklıdır. Bunun yasal bir dayanağı da değişiklikleriyle birlikte 4447 sayılı İşsizlik Sigortası Kanunu ve ilgili İş Kanunu hükümleridir. Ancak bu mevzuata boşta kalınan sürenin 4 aydan arta kalan kısmı için iş kaybı tazminatı ve işsizlik ödeneği hak edilip ödenmesi açısından yeni düzenlemelerin yapılması zarureti gayet açıktır. Sosyal Güvenlik Reformu süreci içerisinde bu konu hakkında da adil düzenlemeler yapılmalıdır.

Geri dön   Mesaj gönder   Yazdır   Yukarı


ALPORT Trabzon Liman İşletmeciliği

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya | Aktüel | Spor | Yazarlar
Televizyon | Sağlık | Bilişim | Diziler | Künye | Arşiv | Bize Yazın
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin her hakkı mahfuzdur. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz. © Yeni Şafak
Tasarım ve içerik yönetimi: Yeni Şafak İnternet Servisi