AYDINLIK TÜRKİYE'NİN HABERCİSİ
Bugünkü Yeni Şafak
G Ü N D E M
Töre cinayetine müebbet

Kızkardeşleri Güldünya Tören'i 'töre' gereği öldürdükleri iddiasıyla yargılanan kardeşlerden biri müebbet, diğeri de 11 yıl 8 ay hapis cezasına çarptırıldı.

  • YASİN YILMAZ / İSTANBUL
    Evlilik dışı ilişkiden hamile kalarak bir çocuk dünyaya getirdiği gerekçesiyle kardeşleri Güldünya Tören'i (22) öldürdükleri iddiasıyla yargılanan 2 kardeşten biri müebbet, diğeri 11 yıl 8 ay hapis cezasına çarptırıldı.

    Bakırköy 5. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya tutuklu sanıklar İrfan Tören ile kardeşi F.T. katıldı. Hakkında yakalama emri bulunan Mehmet Tören ise henüz bulunamadığı için duruşmaya getirilemedi. Mehmet Tören'in yakalanamadığının tutanağa geçirildiği duruşmada Cumhuriyet Savcısı Mustafa Bolat sanıklara ağırlaştırılmış müebbet istedi.

    Cinayeti küçük kardeş üstlendi

    Sanıklardan İrfan Tören, kendisinin olayla ilgisinin olmadığını savunarak, "Tahliyemi istiyorum" dedi.

    Kardeşi F.T. de, "ağabeyinin olayla ilgisi olmadığını" savunarak, "Olayı ben yaptım. Ağabeyim İrfan'ın tahliyesini istiyorum" diye konuştu. Sanıkların avukatı Mehmet Talat Seyhan ise "İrfan'ın ceza alması mümkün değildir. Çünkü hastane çıkışında bir kişi görülmüştür. Bu bakımdan İrfan'ın beraatını talep ediyorum" dedi.

    Yaş indirimi yapıldı

    Davayı karara bağlayan Mahkeme Heyeti, iki kardeşi önce, kaldırılan idam cezasının yerine konulan 'ağırlaştırılmış müebbet hapsi'ne çarptırdı. İrfan Tören'in duruşmalardaki iyi halini göz önüne alan mahkeme heyeti cezasını 'müebbet hapse' çevirirken küçük kardeş F.T'nin cezasını da olay tarihinde 18 yaşından küçük olması nedeniyle önce 14 yıla, ardından da mahkemedeki iyi hali nedeniyle 11 yıl 8 aya indirdi. Sanıkların avukatı Seyhan, "Güldünya Tören'in evlilik dışı çocuk doğurması" nedeniyle "ağır tahrik indirimi" uygulanması için temyize gideceklerini bildirdi.

    'Ağır tahrik indirimi' şerhi

    Oy çokluğu ile alınan karara, mahkeme üyesi Hakim Ahmet Vedat Güneş, "Yeni TCK'ya rağmen, ağır tahrik indirimi uygulanmalıdır" diyerek muhalefet şerhi koydu. Güneş, muhalefet şerhinde "Sanıkların toplum içinde kaldıkları ağır baskı ve kendilerinde uyanan ıstırap altında bu suçu işledikleri kabul edilerek, TCK'nın 29. maddesine göre ceza indirimi uygulanması gerektiğini" dile getirdi.

    Güldünya Tören cinayeti BM raporuna da girmişti

    BM Kadına Karşı Şiddet Özel Raportörü Prof. Yakın Ertürk, BM İnsan Hakları Komisyonu'na, Nisan 2004'te Güldünya Tören cinayetine ilişkin bir rapor sunmuştu. Raporda, Güldünya Tören'in, kendisine tecavüz eden akrabasına "kuma" olarak gitmeyi reddettiği, polise sığınmasına rağmen ailesine iade edildiği, kaçtığı İstanbul'da kardeşleri tarafından hastanede vurularak öldürülmesinde de hastane yetkililerinin ihmali bulunduğu bilgisi yer alıyor. Raporda, bu olay özelinde, yeni Ceza Kanunu'nda sözde namus cinayetlerinin faillerini cezalandırmaya yönelik adımların olumlu olduğu belirtilerek, bu tip cinayetlerin işlenmesini önlemek amacıyla, hükümetin toplumu bilinçlendirmeye ve koruyucu önlemleri almaya davet ediliyor.

    'Umut' bebek koruma altında

    Güldünya Tören'in, "Benim umudum yok, bari senin bir umudun olsun" diyerek adını Umut koyduğu bebeğini doğumdan bir hafta sonra bir çifte evlatlık verdi. Annesinin öldürülmesinin ardından Devlet Bakanı Güldal Akşit'in emriyle evlatlık verildiği çiftten alınan Umut, Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü'ne bağlı bir çocuk yuvaya yerleştirildi.

    Güldünya'yı hastanede vurmuşlardı

    Bitlis'in Güroymak İlçesi Budaklı Köyü'nden amcası Mehmet Tören'in yanına gelen Güldünya, 8 Ekim 2003 günü karakola giderek amcasının, "Ya kendini öldür, ya da ben öldüreceğim" dediğini belirterek şikayetçi oldu. Güldünya Tören, 25 Şubat 2004 tarihinde, kardeşleri İrfan Tören ve F. Tören'in saldırısına uğradı. Yaralanan Güldünya, Bakırköy Devlet Hastanesi'ne gelen kardeşleri tarafından öldürüldü.

    Müebbet kararı için ne dediler?

  • SEVDA ALKAN / İSTANBUL Bakırköy 5. Ağır Ceza Mahkemesi'nin Güldünya Tören cinayetine verdiği müebbet hapis cezasını avukat, yazar ve sosyologlara sorduk:

    Toplum için yerinde bir karar

    Avukat-Yazar Cengiz Hortoğlu: Yeni TCK'da töre cinayetleriyle ilgili önemli üç madde var. Birincisi 29. maddedeki 'Haksız tahrik' ifadesi. Yeni TCK'ya bu madde, töre ve namus cinayetlerinde haksız tahrik indirimini önlemek için kondu. İkincisi 82. madde. Bu maddeye göre de töre cinayeti, 'nitelikli adam öldürme' olarak kabul edildi. 38. maddede ise azmettirenlere de ağır cezalar geldi. Bu maddelerle alınan kararlar, toplum açısından olumlu sonuçlar doğuracak bir karar bence. İnsan sobaya elim yanar diye elini vurmaz.

    Kadının birey olduğu ıspatlandı

    İstanbul Barosu Kadın Hakları Komisyonu Başkanı Aydeniz Tuskan: Güldünya cinayetinde, 'iyi hal' denilerek, ağırlaştırılmış müebbet zaten hafifletilmiş. Bu karar için olumlu diyorum ama ağırlaştırılması gerekirdi diyorum.Caydırıcı olması açısından bu karar bizim için önemli. Burada sadece bir kızın hayatı değil, ailenin bütün çocuklarının hayatı, namus kavramı yüzünden mahvoldu. Kadın bu toplumda artık bir birey. Zaten AB sürecinde en önemli konulardan biri kadın erkek eşitliği olacak.

    Töre cinayetleri için caydırıcı

    Avukat Fatma Karakaş: Gerek Yargıtay, gerek adli makamlarımız, yeni kanunu layıkıyla ve amacına uygun şekilde yorumlar ve uygularsa, biz kadınların maruz kaldığı ayrımcılığın, toplumda giderek azalacağına inanıyorum. Bu biz kadınların istediği bir şeydi. Şiddete, tecavüze uğramış bir kadın varsa bu sadece onu ilgilendirir. Bu, mağdur olmuş kadının öldürülmesini meşrulaştırmaz. Bu karar, öteki namus cinayetleri için caydırıcı niteliktedir.

    Ceza, kadınların başarısı

    İnsan Hakları Derneği İstanbul Şubesi Başkanı Avukat Eren Kesin: Karar kadınların mücadelesinin başarısı. Biz yıllardır namus cinayetmlerir ağır tahrik nedeni sayılmaması için çok uğraş verdik. Bundan sonra devletin, erkek egemen namus anlayışı konusunda eğitim vermesi gerekiyor. Çünkü Güldünya'yı öldüren abilerle devletin namus anlayışı arasında hiçbir fark yok.

    Toplumsal açıdan yetersiz

    Sosyolog Ayşe Kısmet: Güldünya'yı öldüren kardeşlerin cezalandırılmasını elbette olumlu buluyoruz. Ancak toplumsal açıdan yetersizdir. Şöyle ki; Binlerce kadın hala şiddet altında, tecavüze uğruyor ya da öldürülüyor. Bunların geçmişde de olanları var. Ve cezalandırılmadığını görüyoruz. Dolayısıyla toplumsal bir olay olarak değerlendirdiğimizde elbetteki yetersiz bir adım. Bizim için bu konudaki temel istek, bir caydırıcılığın olması. Toplumsal alanda çözümlenmesi.



  • 15 Ekim 2005
    Cumartesi
     
    Künye
    Temsilcilikler
    Abone Formu
    Mesaj Formu
    Online İlan

    ALPORT Trabzon Liman İşletmeciliği
    Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi
    Dünya
    | Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon
    Ramazan
    | Arşiv | Bilişim | Dizi

    Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
    © ALL RIGHTS RESERVED