Bugünkü Yeni Şafak |
|
|
Nazım Hikmet'in ünlü aşk destanından esinlenerek yazdığı, aşkın farklı türlerini harmanlayıp aşkın dönüştürücü gücünü yansıttığı "Ferhad ile Şirin" isimli oyunu İstanbul Şehir Tiyatroları tarafından sahneleniyor. Ragıp Yavuz'un rejisinde masalsı bir üslupla yorumlanan oyunda nakkaşlığa olan aşkını Şirin'i gördükten sonra -insan yüzünün nakıştan da güzel olduğunu farkederek- beşeri aşka dönüştüren Ferhad karakteri öne çıkıyor. Ferhad kazanırken, Şirin kaybediyor Şirin'in de karşılık verdiği bu aşk, güzelliğini kardeşi Şirin'in hayatı için bağışlamış ve Ferhad'a platonik bir aşkla bağlı olan abla Sultan Mehmene Banu tarafından susuzluktan kırılan ülkesi için Demirdağı delerek su getirmesi gibi gerçekleştirilmesi güç bir şarta bağlanarak engelleniyor. Dağa çıkan Ferhad su getirmek için eline gürzünü alarak dağı delmek için canla başla yıllarca çalışıyor. Şirin'e acıyan Mehmene Banu Ferhad'a geri dönmesini söylese de o, çalışmayı sürdürüyor. Son kertede aşkı toplumsal bir aşka evriliyor. Halk -ona yardım etmek yerine- onu kahraman ilan ediliyor. Aşk olgusunun erkeğin tekelinde sunulduğu bu oyunda Şirin, ne bir övgü alıyor ne de aşkına karışılık buluyor. Sadece bekliyor. Doğunun gizeminde bir aşk masalı
Ağlayan ayvası, gülen narı, çoban yıldızı, Şirin'in Ferhat'a attığı elma, Mehmene Banu'nun güvercin ayakları ve fedakarlığı lale motifleriyle hafızalara kazınacak bu oyun aşk fenomeninden yola çıkarak varoluşun bireysel kazanımlardan öte toplumsal fayda ile mümkün olabileceğini savunuyor. Dekor tasarımını Barış Dinçel'in, kostüm tasarımını Duygu Türkekul'ün, müziklerini Mazlum Çimen'in ve dramaturjisini Arzu Işıtman'ın yaptığı, Doğu'nun gizemli karanlığından süzülüp gelen aşk masalında, başrolleri Sevil Akı, Yalçın Boratap ve Duygu Erdoğan paylaşıyor.
|
|
|