T Ü R K İ Y E ' N İ N    B İ R İ K İ M İ
K Ü L T Ü R - S A N A T 8 HAZİRAN 2006 PERŞEMBE
  Ana Sayfa
  Gündem
  Politika
  Ekonomi
  Dünya
  Aktüel
  Spor
  Yazarlar
  Televizyon
  Sağlık
  Yurt Haberler
  Bugünkü Yeni Şafak
 
 
 
  657'liler Ailesi
  Ankara'da Şafak
  Bilişim
  Çalışanın Sesi
  Diziler
  Düşünce Gündemi
  İzdüşüm
  Kültür-Sanat
  Röportaj
  Sinema
  Yemek
  Zamanda Yolculuk
 
  Bize Yazın
  Abone Formu
  Temsilcilikler
  Reklam
  Künye
 
  Arşiv

  Yeni Şafak'ta Ara
 

Miskinliğe reddiye

'Mahpus Şarkısı', Tanzimat'ın ilk neslinin aktif siyasi mücadelesi içinde olmayan Abdülhak Hâmid'e, Namık Kemal'in getirdiği 'miskin' eleştirisi üzerine yazılmış bir kitap.

Abdülhük Hâmid Tarhan ile ilgili yaptığı çalışmaları ile tanınan İhsan Sâfi, 'Hâmidname' ve 'Mahpus Şarkısı' isimli iki yeni kitap yayınladı. Kutup Yıldızı Yayınları tarafından okura ulaştırılan her iki kitap da Abdülhak Hâmid Tarhan üzerine yapılmış en etraflı çalışmalar arasında.

İhsan Safi, 'Hâmidname'de Abdülhak Hâmid Tarhan hakkında gerek onun sağlığında gerekse vefatından sonra yazılan gazete ve dergilerde kalmış yazıların bazılarını bir araya getiriyor. Bu yazılar Abdülhak Hâmid Tarhan'ı değişik yönleri ile ele alıyor. Kitapta sülalesi, hayatı şahsiyeti, eserleri ve sanatı ile ilgili yazılar üç başlık altında toplanmış.

ABDÜLHAK HAMİD MİSKİN MİYDİ?

'Mahpus Şarkısı'nın çıkış noktası ise Tanzimat'ın ilk neslinin gösterdiği aktif siyasi mücadele ruhuna sahip olmayan Abdülhak Hâmid Tarhan'a, selefi ve üstadı Namık Kemal'in getirdiği "miskin" eleştirisi olmuş. Yazar, 'Mahpus Şarkısı'nı Abdülhak Hâmid Tarhan'ın Namık Kemal'in bu ithamına verdiği: "Ben miskin değil sakinim. Âsârımın istibdada taalluk eden cihetleri hiç de miskinlik eseri göstermez" cevabından yola çıkarak hazırlandığını söylüyor.

Yazara göre Abdülhak Hâmid Tarhan'ın bu sözlerinin geçtiği mektubu, 13 Kanunusani 1299-25 Ocak 1884 tarihini taşıyor ve bundan önce yazdığı eserlerinde onun siyasi hayatını, muhalefetini, Saray'la olan mücadelesini, aksiyon tarafını, istibdada karşı gelişini bulmak mümkün. Kitap, Abdülhak Hâmid Tarhan'ın Osmanlı hükümdarları ve yabancı hükümdarlar hakkındaki görüşleri ile bu görüşlerin eserlerinde ne şekilde yer aldığı ve Sultan II. Abdülhâmid ile hatıralarını içeriyor.

PSİKOLOJİK VE FİKRİ YAPISI

'Mahpus Şarkısı', Abdülhak Hâmid Tarhan'ın eserlerinin de daha iyi anlaşılmasına katkıda bulunacak önemli bir çalışma. Kitap, Abdülhak Hâmid Tarhan'ın şahsiyetinin, psikolojik ve fikri yapısının, siyasi düşüncesinin ve aksiyon tarafının da ortaya koyması bakımından büyük değer taşıyor.

Çalışmanın önemli bir tarafı da Abdülhak Hâmid Tarhan'ın hakkında şimdiye kadar söylenegelen bazı eksik ve yanlış hükümleri tamamlamış ve düzeltmiş olması. İhsan Sâfi söz konusu duruma şöyle bir örnek veriyor: "Serveti Fünun Edebiyatı'nın teşekkülüne kadar olan edebiyatımızı, 1-Şinasi, Namık Kemal ve Ziya Paşa'nın temsil ettikleri politik ve sosyal fikirler devri, 2-Abdülhak Hâmid ve Recaizade Ekrem'in ifade ettikleri romantik büyük ıstıraplar devri ve 3-Ara-neslin eserlerinde kendini gösteren günlük, küçük hassasiyetler devri olmak üzere üç devreye ayırırlardı. Bunlardan birinci şıkka dahil olanların edebiyatı, genellikle politik ve sosyal konular etrafında döndürdüklerini, iç ve dış meselelerle uğraştıklarını, estetik gayelerden çok sosyal faydayı ön planda tuttuklarını, ikinci şıkka dahil olanların ise politik ve sosyal meseleleri arka plana attıklarını, sanata faydayı arayan bir vasıta olmaktan ziyade, ferdi ihtiras ve ıstırapları anlatan estetik bir varlık olarak baktıklarını söylerlerdi. 'Mahpus Şarkısı' gösteriyor ki ikinci şıkka dahil edilen Abdülhak Hâmid Tarhan'ın da söylenenin aksine politik ve sosyal yanları vardır. İç ve dış meselelerle de uğraşmıştır. Üstelik eserlerinde sadece ferdi ihtiras ve ıstıraplarnı da anlatmamıştır."

Atatürk evini tutmaya geldi

Kitapta Abdülhak Hâmid Tarhan'ın Atatürk ile ilk karşılaşması da şöyle anlatılıyor: "Abdülhak Hâmid Tarhan evini kiraya verip vermeme konusunda kararsızdır. Bu sırada Atatürk evi bakmak için gelir. Fakat ev için bir şey demez. Daha sonra bir daha gelir. O dönemde Almanlar, İngiliz ve Fransızlara karşı büyük bir galibiyet kazanmışlardır. Atatürk'e bu konu hakkındaki görüşlerini sorar." Bu tanışmadan sonra Atatürk ile defalarca kez görüşeceklerdir.

  • HALE KAPLAN ÖZ

    Geri dön   Yazdır   Yukarı


  • ALPORT Trabzon Liman İşletmeciliği

    Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya | Aktüel | Spor | Yazarlar
    Televizyon | Sağlık | Bilişim | Diziler | Künye | Arşiv | Bize Yazın
    Bu sitede yayınlanan tüm materyalin her hakkı mahfuzdur. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz. © Yeni Şafak
    Tasarım ve içerik yönetimi: Yeni Şafak İnternet Servisi