Ana Sayfa
Gündem
Politika
Ekonomi
Dünya
Aktüel
Spor
Yazarlar
Televizyon
Sağlık
Bugünkü Yeni Şafak
657'liler Ailesi
Bilişim
Çalışanın Sesi
Diziler
Düşünce Gündemi
İzdüşüm
Kültür-Sanat
Nar-ı Beyza
Okur Sözcüsü
Röportaj
Sinema
Yemek
Zamanda Yolculuk
Bize Yazın
Abone Formu
Temsilcilikler
Reklam
Künye
Arşiv

Yeni Şafak'ta Ara

	Turgut KOLOĞLUGİL tkologlugil@yenisafak.com.tr

Yıldırım Demirören ve arkadaşları kara tabloları pembe göstermeye çalışıyor. Doğruyu söyleyenleri de hain ilan ediyor.

Yazımızda belirtiğimiz gerçeklere mesnetsiz cevap vermeye çalışan bu yönetim kendilerin yanında olmayan her kişiyi menfaatçilikle suçluyor. Önce, art niyetli olduğunu iddia ettikleri kişiyi Beşiktaş camiasına sorup öğrensinler. 30 yıllık meslek yaşantısında Beşiktaş'a tek zararı olmayan şahsımızı hain ilan etmeleri açık seçik söyleyelim ki bizim için gurur verici bir olaydır. Çünkü Beşiktaş'a zarar verenler, ihanet edenler bizim için hiç makbul sayılmazlar.

Yazdıklarımızı ispat ederiz. Bilonço oyunları ile borcu az göstermek Beşiktaş'ın hayrına olamaz. Yapacakları, basın toplantısında bildiklerimizi belgeleriyle ortaya da koyarız.

Beşiktaş'ın 3-4 yıllık gelirlerine temlik koyduran, o gelirleri borçlardan silen, 2 yılda 28 futbolcu transfer edip kulübü borç batağına sokan onlar değil mi? Sorulacak, söylenecek o kadar şey var ki bunları yapsak yüzleri kızarır mı acaba? 28 fubolcununun 21'inin aynı menejer tarafından getirlidiği doğru mudur?. Elinde bonservisi olup 400-500 bin dolara geleceğini açıklayan bir futbolcunun 1.5 milyon dolara alındığını da açıklayalım mı?.

Beşiktaş'lılık duygusuyla kulübüne vermemek içirn susan o kadar çok insan var ki... Ama Demirören yönetimi bunca hataya rağmen sütten çıkmış ak kaşık misali ortalarda gezip duruyor. Kimlere ne avanta verdiklerini, kimleri nasıl tehdit ettiklerini ve de yaptıkları şantajın boyutlarını biliyoruz. Bedava verip karaborsoda satılan biletlerin de kimlere gittiğini dost değil düşman bile biliyor.

Beşiktaş'ta kendisi gibi düşünmeyeni İrlandalı kabul eden sayın başkan Demirören 46 saniyelik değil, gücü yetiyorsa 4.5 saatlik bir basın toplantısı yapsın. Cesareti varsa o toplantı da herkes eteğindeki taşı döksün. Biz hodri meydan diyoruz.

Geri dön

Yazdır

Yukarı