T Ü R K İ Y E ' N İ N    B İ R İ K İ M İ
Y A Z A R L A R 22 OCAK 2006 PAZAR
  Ana Sayfa
  Gündem
  Politika
  Ekonomi
  Dünya
  Aktüel
  Spor
  Yazarlar
  Televizyon
  Sağlık
  Bugünkü Yeni Şafak
 
  657'liler Ailesi
  Bilişim
  Çalışanın Sesi
  Diziler
  Düşünce Gündemi
  İzdüşüm
  Kültür-Sanat
  Nar-ı Beyza
  Okur Sözcüsü
  Röportaj
  Sinema
  Yemek
  Zamanda Yolculuk
 
  Bize Yazın
  Abone Formu
  Temsilcilikler
  Reklam
  Künye
 
  Arşiv

  Yeni Şafak'ta Ara
 

Fehmi KORU

Erbakan'ı cezaevine tıkmak...

Necmettin Erbakan'ı ne yapmalı: Cumhurbaşkanına af mı ettirmeli? Meclis'in çıkaracağı bir yasayla cezasını evinde çekmesi mi sağlanmalı? Yoksa, bir yıla yakın bir süre cezaevinde yatırmalı mı? Türkiye günlerdir bu sorulara cevap arıyor...

Bir noktayı hemen belirtelim: Bazı kişi ve çevreler kendisini orada görmek isteseler bile, Türk kamuoyunun Necmettin Erbakan'ı cezaevine yakıştırdığını hiç sanmıyoruz. Neredeyse bütün yetişkin hayatı, bir yönüyle 'millete hizmet alanı' olan siyasetin içinde geçmiş bir devlet adamı Erbakan; siyasî hayatını başbakan olarak taçlandırmayı da başarmıştı. Yalnız geniş kitleler değil, ona sempatiyle bakmayan kesimler de -bağnaz bir çevre hariç- eski bir başbakanın cezaevine düşmesini içlerine sindiremeyecektir.

Siyasî tarihimizde silinmez izler bırakmış bir siyaset adamı Erbakan. 28 Şubat'ın gerçek yüzünü flulaştırmaya da yarayan bir suçtan mahkum olmasını kaldırmakta gönüller bu sebeple zorlanıyor. Suçlu olmasa ve gadre uğramış olsa bile, mahkemenin ödemesini beklediği meblâğı bulup-buluşturup ödemenin yolları aransaydı keşke. Cezaevlerinin yolunu tutmuş eski dâvâ arkadaşları da, bu sayede, hapis cezasından kurtulabilirlerdi. Eminim, sırf o cezaevine düşmesin diye, neyi var neyi yok bağışlayacak nice insan vardır Türkiye'de...

Ancak bugünün konusu ödeyerek cezadan kurtulmak değil. Bugün, kendisine tanınan erteleme izni sona erdiği için infaz işleminin başlaması tehdidi altında Erbakan; işlemi durdurmak da birkaç kişi ve kurumun elinde: Cumhurbaşkanı anayasanın kendisine tanıdığı 'hastaları af' yetkisini kullanabilir... Meclis cezasını evinde çekmesini sağlayacak bir yasa çıkartabilir... Savcılık, sunulan yeni sağlık raporunu infazı altı ay daha erteleyecek ciddiyette bulabilir...

Pek çok kişinin gözlerini Çankaya Köşkü'ne, Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'e çevirdiği görülüyor. Anayasa cumhurbaşkanlarına yetkiyi böyle durumlarda kullanabilsinler diye tanımış zaten. Nitekim, Cumhurbaşkanı Sezer, pek çok mahkumun sağlık durumunu göz önünde bulundurarak kullandı o yetkisini; Erbakan için kullanması hiç yadırganmayacaktır.

Hükümete yakın çevrelerde tereddüt yaşandığı yollu haberlerin gerçeği yansıttığını sanmıyorum; Meclis'in çıkaracağı ve belli yaşın üzerindeki mahkumlara hapis cezalarını -isterlerse- evlerinde çekmeleri kolaylığı getiren bir yasaya itiraz eden pek çıkmaz. Bir kere, sözgelimi '75 yaş üzeri' mahkumlar için çıkarıldığı taktirde, yasa, 'kişiye özel' sayılmayacak; 'isterlerse' kolaylığı da bundan yararlanacakların sayısını azaltacaktır. TBMM Başkanı Bülent Arınç'ın arayışları bir yasa çıkarmakla sonuçlanabilir.

Ancak, Çankaya'ya 'af' başvurusu yapılmadığı ve Meclis de işi ağırdan aldığı için, erteleme izni sona ermiş biri olarak Necmettin Erbakan her an cezaevine konulma tehdidi altında. Bu bakımdan, yeni bir erteleme ile altı aylık bir süre kazanılmasında yarar bulunuyor. Bu süre içerisinde, kendisini seven ve millete hizmetlerini takdir edenlerin, mahkemece hükmedilen meblağı ödemek üzere bir fon oluşturması mümkündür; böylece Erbakan'ın hapis yatması zaten gerekmeyecektir. Bu arada, Meclis, ilk bakışta herhangi bir mahzur görünmeyen yasa üzerinde fikir oluşturacak vakti bulabilir; Necmettin Erbakan da cumhurbaşkanlarına tanınan anayasal 'af' yetkisinden yararlanmak isteyip istemeyeceği konusunu yeniden düşünecektir.

Dâvâ konusu Türkiye'nin 'sisli' bir dönemiyle ilgili olmasa ve o dönemde yargının siyasallaştığına dair sayısız örnekle karşılaşılmasa idi, "Suçlu bulunmuş işte, yatsın" diyenler hiç de az olmazdı. Ancak, o dönemin 'sisli' ortamı 'doğru' ile 'yanlış' arasında karar vermeyi hayli zorlaştırıyor. Özellikle de, aynı dönemde kendileri de mağdur edilmiş geniş kitleler için... Erbakan'ın cezaevine girmesi, bu yüzden de, halkın vicdanını rahatsız edecektir.

Sorun Erbakan cezaevine girmeden çözülmeli.

Geri dön   Yazdır   Yukarı


ALPORT Trabzon Liman İşletmeciliği

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya | Aktüel | Spor | Yazarlar
Televizyon | Sağlık | Bilişim | Diziler | Künye | Arşiv | Bize Yazın
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin her hakkı mahfuzdur. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz. © Yeni Şafak
Tasarım ve içerik yönetimi: Yeni Şafak İnternet Servisi