T Ü R K İ Y E ' N İ N    B İ R İ K İ M İ
Y A Z A R L A R 10 TEMMUZ 2006 PAZARTESİ
  Ana Sayfa
  Gündem
  Politika
  Ekonomi
  Dünya
  Aktüel
  Spor
  Yazarlar
  Televizyon
  Sağlık
  Yurt Haberler
  Son Dakika
 
 
 
  657'liler Ailesi
  Ankara'da Şafak
  Bilişim
  Çalışanın Sesi
  Diziler
  Düşünce Gündemi
  İzdüşüm
  Kültür-Sanat
  Röportaj
  Sinema
  Yemek
  Zamanda Yolculuk
 
  Bize Yazın
  İnsan Kaynakları
  Abone Formu
  Temsilcilikler
  Reklam
  Künye
 
  Arşiv

  Yeni Şafak'ta Ara
 

Taha KIVANÇ

Kitaplar ve tarih

Hayatta en keyifle yaptığım işlerden biri kitapçı raflarına göz gezdirmektir desem inanır mısınız? İnanın. Bazen, bazen dediysem bunu haftada en az bir gün olarak anlayın, iki saatimi, o kitapçı senin bu kitapçı benim, raflara göz gezdirerek geçiririm. Artık bizde de 'yeni çıkanlar' ile 'çok satanlar' için ayrı raflar var; bu sebeple, "Kim revaçta, hangi kitap daha fazla satıyor?" sorularıma da cevap bulurum kitapçı dükkânlarında.

Geçenlerde önemli bir istihbaratçı 'Hayalet Savaşları' adlı kitabı okuyup okumadığımı sordu. Adı İngilizceye çevirdiğimde, sondan bir önceki New York seferimde aldığım Washington Post'tan Steve Coll'ün kendisine '2005 Pulitzer Ödülü'nü kazandıran 'Ghost Wars' kitabı olduğunu anladım. Coll, bu iyi araştırılmış eserinde, el-Kaide'nin çıkışına ışık tutan dehşetengiz ilişkiler ağını irdeler. ABD adına CIA Afganistan'da öylesine işlere karışmıştır ki, 11 Eylül uğursuz eylemleriyle açılan belâlı süreç, o gizli çalışmalardan doğrudan etkilenmiştir...

Araştırmada adı geçenlerden bazılarını tanıdığı anlaşılan istihbaratçı, "Kitabın Türkçesi de çıktı" dedi bana. (Truva Yayınları; 212- 513 8544). Önemli bir Türk istihbaratçının kitaptan haberdar olmasından çok, eserin dilimize çevrildiği haberi beni şaşırttı.

Oysa, kitapçı gezme merakı olanlar biliyor, dünyanın bir yerlerinde çıkan önemli bir eser, neredeyse çıktığı ülkeyle eşzamanlı olarak, Türkiye'de de yayımlanıyor artık. Yayınevleri arasında basım-öncesi tercümeyi mümkün kılan ilişkiler var ve ABD'de baskıya giren bir kitabın, Türkiye'deki tercüme süreci de başlamış oluyor...

Anı kitaplarına düşkünlerindenseniz bu alanda ihtisaslaşmış yayınevlerinden Nehir tarafından çıkarılmış iki eser ilginizi bekliyor.

Cemal Paşa'nın Türk tarihinin belki de en muhataralı dönemi sayılabilecek 1913 ile 1922 yılları arasında yaşadıklarından oluşan 'Hâtırât' adlı eseri bunlardan biri. Hâtırâtı okurken belki "Araplar'ı nasıl kaybettik?" sorusunun tam cevabını alamayacaksınız, ama Filistin'de Türk yönetiminin nasıl tarihe karıştığının dökümünü bulacaksınız. Anılar tek yönlü yazılır zaten, ancak Cemal Paşa'nın yaşadığı dönemle ilgili ilk elden başka tanıklıklar, ikinci el anlatımlar o kadar çok ki...

Nehir'in yeniden yayımladığı anı kitaplarından ikincisi 2. Abdülhamid dönemi Şeyhülislâmı Mehmed Cemaleddin Efendi'nin ve 'Siyasî Hâtıralarım' adını taşıyor. Balkan Bozgunu öncesi ve sonrasında yaşananları, muhalifi olduğu İttihat ve Terakki Partisi'nin politikalarını, liderlerinin zaaflarını da anlatıyor Cemaleddin Efendi. (Nehir Yayınları; Tel: 212- 0749).

Şu yakınlarda dünyayı sarsan bir 'karikatür krizi' yaşadık. İki-üç çizgiyle yüzlerde gülümsemeye yol açmak amacıyla yapılan karikatürler geçmişte de siyasî çalkantılara sebep olmuştu. Amacı gülümsetmek olan karikatürler yanında, muhatabını küçültmek, yerin dibine batırmak amacıyla çizilen siyasî karikatürler de olabiliyor çünkü. Başbakan Tayyip Erdoğan'ın da başı karikatürlerle dertte değil mi?

2. Abdülhamid yabancı karikatürcülerin en fazla saldırdığı tarihî kişiliklerinden sayılabilir. Yaşadığı dönemin Avrupa basını, yüz ve vücut hatları da çizime kolay geldiği için, Sultan'ın karikatürlerine sıkça yer verirdi. Dr. Necmettin Alkan, çizimleri topluca barındıran kitaplar yanında özel araştırmalarına da dayandırdığı 'Avrupa Karikatürlerinde II. Abdülhamid ve Osmanlı İmajı' kitabında bu konuya eğiliyor işte. Karikatürlerle tarih yazılır mı? Avrupalı karikatüristler o dönemi fırçalarıyla da yazmaya kalkmışlar; kitabın sayfalarında dolaşırken karikatüristlerin ne kadar acımasız oldukları gerçeği yanında, tarihin sanatçıların fırçalarıyla yazılamayacağını da öğrenmiş oluyoruz. (Selis Kitaplar; Tel.: 212- 520 0557).

Batı'da üretilen yeni fikirleri bizim topraklarımıza getirmeye hazır aydınlar her dönemde olmuştur. Batı'daki moda fikir akımlarının bize ulaşması her zaman kolaydı. Daha kötüsü, fikir ve akımların, modası Batı'da sona erdikten nice yıllar sonra bile, bizde etkisini sürdürmesidir...

Dr. Atila Doğan'ın Bilgi Üniversitesi tarafından yayınlanan 'Osmanlı Aydınları ve Sosyal Darwinizm' çalışması, bu gerçeği, bazı aydınların zihin dünyasında etkisi bugün de hissedilen Darwinci fikirler çerçevesinde sergilemekte. Osmanlı aydınları, fikri, Batı'da henüz oluşma düzeyindeyken ithal etmiş, yorumlamış, geliştirmiş ve uygulamaya koymuş... Kitabı okurken, zihniniz, ister istemez, bugünkü kopya akımlara da gidiveriyor. (Bilgi Üniversitesi Yayınları; Te.: 212- 311 6000).

"Bu sıcakta kitap mı okunur?" demeyin, okuyun...

Geri dön   Yazdır   Yukarı


ALPORT Trabzon Liman İşletmeciliği

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya | Aktüel | Spor | Yazarlar
Televizyon | Sağlık | Bilişim | Diziler | Künye | Arşiv | Bize Yazın
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin her hakkı mahfuzdur. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz. © Yeni Şafak
Tasarım ve içerik yönetimi: Yeni Şafak İnternet Servisi