|

Bizi ülkemizden zorla kovdular

Myanmar'daki tehdit ve işkencelerden kaçarak Malezya'ya sığınan Arakanlılardan Rehina Begam, yaşadıkları zulmü anlattı: Askerler evimizi basıp bizi ülkemizden kovdu. Kaçmayanı hapse atıp, kadınlara tecavüz ediyorlar.

Yeni Şafak ve
04:00 - 24/05/2015 Pazar
Güncelleme: 23:35 - 23/05/2015 Cumartesi
Yeni Şafak

Burma'nın (Myanmar) vatandaşlık statüsü vermediği ve insan yerine koymayıp topraklarından kovduğu Arakan Müslümanlar, Malezya`nın Setepak bölgesinde derme çatma barakalarda yaşam mücadelesi veriyor. Yeni Şafak`a yaşadıkları dramı anlatan Rehina Begam, bir gece yarısı askerler tarafından evlerine baskın yapılarak ülkelerinden kovulduklarını söyledi.



BELİRSİZLİĞE YOLCULUK


Begam, “Bizi ülkemizden kovdular. Bizler de hiç bilmediğimiz yollara çıkıp belirsizliğe yürüyoruz. Kaçmayı kabul etmeyenleri ise hapse atıyorlar. Kadınlara tecavüz ediyorlar. İnsan kaçakçılığı yapan mafyalar bizleri alıp sadece pirinç ve noodle ile 1 ay süren yolculuğa çıkartıyorlar. Bazıları açlığa dayanamayıp ölüyor” ifadelerini kullandı.



TACİRLERE SIĞINDILAR


İnsan yerine koyulmak ve daha güzel şartlarda yaşamak için ülkesinden kaçan Arakanlı Muhammed Hüseyin de ülkelerinde kendilerine kimlik kartının bile verilmediğini söyledi. Hüseyin, “Bizleri insan yerine koymuyorlar. Hiç bir hak talep edemiyoruz. Çareyi insan kaçakçılarına sığınmakta buluyoruz. Bizleri teknelerle götürürken kişi başı 3 bin dolar istiyorlar. Mecbur veriyoruz” dedi.







Ailelerin çocuklarını ellerinden alacaklar


Irkçı Budist rahiplerin uzun süredir baskı altına aldığı Burma Devlet Başkanı Thein Sein, tartışmalı “nüfus yasasını” onayladı. Yasaya göre, yüksek doğum oranının olduğu bazı bölgelerde hükümet bazı annelerin çocuklarını üç yıllığına ellerinden alma hakkına sahip olacak. Ancak, yetkililer bu yasanın Müslüman Rohingyalara (Arakanlılar) daha da fazla baskı uygulamak ve çocuklarını ellerinden almak için kullanılacağı fikrinde.



Esaret kampı


Güneydoğu Asya ülkesi Burma'nın Arakan eyaletinde vatandaşlık haklarından yoksun bırakılan, işkence, ayrımcılık gören ve basit insani haklarından bile mahrum edilen Rohingyalar, büyük umutlarla geldikleri Bangladeş'te de hapis hayatı yaşıyor. Bangladeş'teki Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği (UNHCR) tarafından kurulan kamplarda yaşayan ve bazıları bu kamplarda doğup büyüyen Rohingyalıların en büyük hayali, bu kampların dışındaki yaşamı görmek, hareket özgürlüğüne sahip olmak ve eğitim, sağlık gibi temel haklarını elde etmek. Ancak 250 bin kişilik kamplarda yaşayan Rohingyalar bu kamplardan dışarı adım atma özgürlüğüne bile sahip değil.







Eğitim hakkı verilmiyor


UNHCR'nin Bangladeş'te kamplarında yaşayan 32 bin mülteciye verilen kimlik kartı da hiçbir haktan faydalanmalarına yardımcı olmuyor. Bölge halkından Zafor Alam Dipu isimli bir Arakanlı, bu kartların polis kontrol noktalarında kabul edilmediğini belirtti. Ayrıca çocukların eğitim görememesinden yakınan Dipu, “Çocuklara okuma yazma öğretmeye çalıştığım için dokuz kez gözaltına alındım” dedi.



ARAKAN'DAN farkı yok


Refugees International isimli sivil toplum örgütünden Sarnata Reynolds, “Arakan'dan Bangladeş'e kaçan Rohignyaların kamp şartlarına daha fazla dayanamayıp Burma'ya geri dönmesi bekleniyor” dedi. Reynolds'ın açıklamalarına göre, göçmenler genellikle Cox's Bazaar bölgesindeki derme çatma kamplarda Arakan'dakinden farksız durumda yaşıyor.



Toplu mezara gömdüler


Tayland'ın Songkhla eyaletinin Sadao bölgesinde bir kişinin fark etmesi sonucunda ormanlık alanda terk edilmiş bir kamptan 32 Arakanlıya ait toplu mezar çıkmıştı. İnsan kaçakçılarıyla aralarında çıkan anlaşmazlık yüzünden öldürüldükleri düşünülen Arakanlılar hakkında polis yetkilieri, "Bu kamplardan haberimiz var ama sık ormanlara ulaşmak zor" demişti.










#Refugees International
#Müslüman Rohingyalar
#Sarnata Reynolds
#Arakanlılar
9 yıl önce