14 Aralık’ta paralel yapıya yönelik gerçekleştirilen soruşturma dosyasında çarpıcı tespitler yer aldı. Soruşturmayı yürüten İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Soruşturma Bürosu Savcılarından Hasan Yılmaz ile İrfan Fidan, paralel yapının adım adım hayata geçirdiği Tahşiye kumpasını gözler önüne serdi. Savcılık, dosyada ‘firari’ olarak yeralan Fethullah Gülen ile Zaman Gazetesi-Samanyolu Televizyonu arasındaki bağı gösteren eylem ve delilleri tek tek sıralarken, bizzat Gülen’den gelen ve herkul.org sitesinde yayınlanan talimatların sırasıyla önce Zaman’da haber yapıldığını, ardından STV’deki ‘Tek Türkiye’ dizisinin ‘Karanlık Kurul’unda işlendiğini kaydetti. Savcılık, Gülen örgütünün benzer yöntemi ‘dershaneler’ konusunda da uyguladığını kaydederek, iki operasyon arasında karşılaştırma da yaptı.
Dershanelerin dönüştürülmesi tartışmalarının yaşandığı dönemde Hidayet Karaca’nın 20.09.2013 tarihinde Fethullah Gülen ile görüştüğü tespitine yer veren savcılar, Karaca ile Gülen’in konuşmasının hemen ardından konunun herkul.org’da ele alındığına, daha sonra 8-11 Ekim arasında ve 25 Kasım’da aynı konunun Zaman’da manşete taşındığına dikkat çekti. Gülen ile Karaca diyalogu sonrası aynı konunun Karanlık Kurul’da yayınlanması ise uzun sürmedi.
Tahşiye kumpasını soruşturan savcılar, Zaman gazetesinin asıl sahibinin ise Fethullah Gülen olduğuna vurgu yapıyor. Tespite gerekçe olarak ise Gülen’in konuşmalarının ona bağlı gazetede amaç ve hedefler doğrultusunda birebir yayınlanması gösteriliyor. Ekrem Dumanlı’nın Gülen karşısında esas duruşunun da ‘ast-üst’ ilişkisine dayandığı tespitinde bulunan savcılık, Gülen’in Tahşiye grubu hakkındaki konuşmasının hemen ardından aynı gruba ‘terör örgütü’ olarak dizide yer verilmesinin de tesadüf olmadığı tespitinde bulunuyor.