Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe’de ağırladığı 406 muhtara hitap etti. Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda ‘Muhtarlar Toplantısı’ndaki konuşmasında Erdoğan, çözüm sürecini adalet zemininde, hiçbir kesimi rencide etmeden sürdürme gayretinde olduklarını söyledi. Kardeşlik projesinin bir ‘pazarlık süreci’, ‘al-ver süreci’ olmadığının altını çizen Erdoğan, herhangi bir tavizin de sözkonusu olmadığını kaydetti. “Şehitlerimizin hatırasını incitecek, gazilerimizin vicdanını yaralayacak hiçbir adıma asla fırsat tanımayız” diyen Erdoğan, çözüm adına gelinen noktada milletin umudunun arttığına işaret etti. Süreci bozmak isteyen çok sayıda odak bulunduğuna dikkat çeken Erdoğan, “Rahat durmuyorlar. ‘Güçlenen bir Türkiye’yi nasıl zayıflatırız veya ‘Güçlü bir Türkiye asla olamaz’, dertleri bu. Biz de inadına, ‘yeni Türkiye, güçlü Türkiye’ diyoruz, bu olacak” ifadelerini kullandı.
Gezi Parkı adıyla sahnelenen oyunun büyük Türkiye’yi sabote etme girişiminden başka bir şey olmadığını ifade eden Erdoğan, 17/25 Aralık darbe girişimlerini de hatırlattı; milletin, oynanan oyunu görüp dimdik duruş sergilediğini kaydetti. Cumhurbaşkanlığı seçimini, 14 partinin ortak aday göstermesine rağmen yüzde 52 oyla kendisinin kazandığını hatırlatan Erdoğan, “Bu tabii bir şeyi gösteriyor; milletin ferasetiyle oynanmaz ve millet küçümsenmez, sandık küçümsenmez, her şey orada” dedi. Türkiye’nin büyümesini istemeyen çevrelerin yeni sabotaj girişimleri planladığına işaret eden Erdoğan, özellikle muhtarlardan, oyunlara karşı uyanık olmalarını istedi. Erdoğan, partileri yönlendirerek ülkeye yön vermeye çalışan üst akla ise şu sözlerle dikkat çekti:
BİR BAKIYORSUNUZ BAŞKA...
“Bir üst akıl, Türkiye’de belli kesimi, belli siyasi partileri, belli örgütleri verdiği talimatlarla vazifelendirerek Türkiye aleyhine çalıştırıyor. Siz Türkçü parti zannediyorsunuz ama bakıyorsunuz, onlar aslında üst akla çalışıyorlar. Siz Kürtçü parti zannediyorsunuz ama bakıyorsunuz onlar aslında üst akla çalışıyorlar. Siz dini cemaat zannediyorsunuz, hizmet örgütü, yardımlaşma örgütü zannediyorsunuz ama bakıyorsunuz onlar halk için ya da Hakk için değil patronları olan üst akıl için çalışıyorlar. Ne üst aklın ne de onların maşalarının, bu ülkenin istikametini tayin etmelerine inşallah hep birlikte müsaade etmeyeceğiz. Türkiye’nin istikametini artık sadece millet belirleyecek.”