|

Başörtüsü için mücadelem daha bitmedi

FİBA’da başörtüsü yasağının kalkmasını sağlayan dünyaca ünlü basketbolcu Indira Kaljo, başörtülü bir sporcu olarak çeşitli aşağılanmalara maruz kaldığını fakat yılmadığını belirtiyor. Başörtülü sporcuların uluslararası maçlara katılmalarına izin verilmediğini söyleyen Kaljo, bu konuda kamuoyu oluşturmaya çalışıyor ve ”Başörtüsü için mücadelem daha bitmedi" diyor.

Büşra Sönmezışık
04:00 - 22/02/2015 Pazar
Güncelleme: 11:42 - 22/02/2015 Pazar
Yeni Şafak

Üsküdar Üniversitesi Postkolonyal Çalışmalar Uygulama ve Araştırma Merkezi (PAMER) ilk uluslararası etkinliğini yaptı. Üsküdar Üniversitesi tarafından düzenlenen Oryantalist Kodlarla Yüzleşme ve Postkolonyal Yaklaşımlar Sempozyumu Türkiye’de ilk defa gerçekleştiriliyor. Postkolonyalizm, oryantalist değerler sistemini kullanarak bütün teorik ve uygulamalı alanlara eleştirel bakış oluşturuyor. Postkolonyalizm, Batı’yı normatif, gelişmiş, olgun, seküler kabul edilirken, Doğu hakkında ise az gelişmiş, kavgacı, barbar bir alt varlık olarak oluşturulan algıyı yıkmayı amaçlıyor. Sempozyumda ayrımcılığa maruz kalan iki ünlü kadın sporcu da vardı. FIBA’ya yaptığı başvurunun ardından internet üzerinden başlattığı kampanya ile 70 bin kişinin desteğini alarak başörtülü sporcuların basketbol maçlarına çıkabilmesinin önünü açan Bosna Hersekli Indira Kaljo yaşadığı tecrübeyi paylaştı. Biz de Kaljo ile sporcu olarak verdikleri mücadeleyi konuştuk. 


Ne zamandır başörtülü olarak basketbol oynuyorsunuz?

9 yaşımda basketbol oynamaya başladım. Ablam oynuyordu, ona hayrandım. İlkokul beşinci sınıfta oynamaya başladım. Üniversite yıllarında okuldan burs aldım ve devam ettim. İki sene öncesine kadar başım açık basketbol oynuyordum. İslam’a yaklaştım ve örtünmeye karar verdim. 


TAYT GİYEREK BAŞLADIM


Tamamen mi örtündünüz?

İlk zamanlar tayt giyerek oynamaya başladım. O zamanlar başörtüsü takmıyordum. Başta taytla oynamama izin vermediler, “üşüyorum veya hastayım” dediğim için izin veriyorlardı. FİBA’da başörtüsü yasak olduğunu görünce imza toplayıp kampanya yapmaya başladık başörtü yasağını kaldırmak için çaba sarf ettik. 


FİBA’da başörtü yasağının kaldırılmasını sağladınız. Eğer yasak kaldırılmasaydı ne yapacaktınız?

Basketbol oynamayı bırakacaktım. Çünkü Allah’a olan aşkım, basketbol aşkımdan daha önce geliyor. 


FİBA’da başörtüsü izni çıkalı ne kadar zaman oldu?

2014 Eylül ayından beri izin veriyor. Fakat sadece ülke içinde oynadığında izin var. Farklı ülkelerin takımları oynadığında başörtülülerin oynaması yasak. Şu an yapmaya çalıştığımız şey kendi ülkelerimizin dışına çıktığımızda da oynayabilmek. Bunun için hala mücadele ediyorum.


TERÖRİST DAMGASI VURUYORLAR


Ne tür çalışmalar yapıyorsunuz?

Küçük toplantılarla, bulunduğum bölgelerdeki Müslümanları organize etmeye çalışıyorum. Basında sesimizin yükseldiğini gören FİBA ekibi başörtüsünü serbest bırakma kararı almıştı. Şimdi yeniden görüşmeler yapıyoruz. Kabul etmezlerse yine basın aracılığı ile dikkat çekmek ve kamuoyu oluşturmak istiyorum. Uluslararası oynadığımız basketbol oyunlarını FİBA gözlemleyerek karar vermesini bekliyoruz. Henüz bir karara varılmadı. Ya sonsuza dek izin verecekler veya sonsuza dek izin vermeyecekler. 


Karar alırken neye dikkat ediyorlar?

Şu ana kadar gelen tepkilerden yola çıkarak, başörtüsünün basketbol için güvenilir olup olmadığını tartışıyorlar. 


Spor yaparken çevrenizden ne tür bir ayrımcılığa maruz kaldınız? Küçümsenmek, hakaret, hangisi?

Benim için Allah’ın ne dediği önemli başkasının ne dediği önemli değil. Tabi ki de başörtüsü konusunda özellikle de Amerika’da bir karşıtlık söz konusu. Terörist damgası vuruluyor veya hayatımızda mutlu olmadığımızı düşünüyorlar. “Özgürlüğünüz yok” diyerek aşağılıyorlar ama bu benim umurumda değil. Artık bazı şeylerin anlaşılması gerekiyor; bu benim seçimim, kendimi böyle mutlu ve özgür hissediyorum. Başörtüsü spor yapmaya engel değil aksine bana güç katıyor.


Spor yapmaları için cesaret veriyorum


Başörtülü sporcular arasında öncü isimlerden birisiniz. Arkanızdan gelen sporculara ne öneriyorsunuz?

Birleşik Arap Emirlikleri’nde pek çok kadının sporla ilgilenme şansının olmadığını gördüm. Başörtüsü kullanmak isteyenler ise zor süreçlerden geçtiler. Başkalarının ne dediğini önemsediler, utandılar. Bu yüzden de spor yapmamayı seçtiler. Ben başörtü takan bir sporcu olarak, bununla gururlanmanızı öneririm. Bu yüzden ‘Activne’? isimli bir organizasyon düzenledim. Boşnakça'da bu “aktif kadınlar” demektir. Bu organizasyonun başörtülü ya da başörtüsüz tüm kadınları fiziksel anlamda aktif olmaya teşvik etmesini istiyorum. Aldığım tepkiler mükemmel. Bosna’da tabii ki herkes çok destek verdi. Türkiye’de ve dünyada başörtü takan tüm kızlara spor yapmaları için ilham vermek istiyorum. 


Organizasyonda neler yapıyorsunuz?

Burada başörtülü kadınlar bir araya gelip birlikte spor yapabiliyorlar. Bu da her şeye değiyor. Çok çalışıyoruz. Ücretsiz, tamamen kadınların kendilerini daha rahat hissetmeleri için yapılmış bir şey. “İstediğini yap” adlı bir kampanya da başlattık. Başörtülü kadınlardan bazı fiziksel aktivite yapmalarını istedik. Futbol, basketbol, voleybol, tenis, artık ne yapmak istiyorlarsa. Yaptıkları aktiviteleri görüntüleyen 15 saniyelik videolar hazırladık. Sonra da onlara spor başörtüsü verdik. Çoğu kapalı ancak spor başörtüsünün ne demek olduğunu bile bilmiyordu. Bizi bir araya getirdiğinizde neler olacağını görmek çok ilginç.


Karşı takım aşağılıyor


Basketbol bir takım sporu. Takım arkadaşlarınızdan dışlayıcı bir muamele gördünüz mü?

Genelde kendi ekibimdeki arkadaşlarım değil, karşı takımdakiler aşağılamaya çalışıyor. İlk kez başörtüsünü İslam ülkelerinde oynarken takmak istemiştim. Buna rağmen takım arkadaşlarım bana “Bu kıyafetle nasıl oynayacaksın?” diyorlardı. Nasıl ki saç göstermek normal olarak algılanıyorsa, başörtüsü de bir süre sonra normal algılanmalı. Örtülüyüm bunun acayip bir yanı yok.  


ÖZEL BAŞÖRTÜSÜ TAKIYORUM


Spor yaparken kısa kollu şort veya t-shirt giyilir. Sporcunun rahat hareket etmesi sağlanır. Koşuyorsunuz, terliyorsunuz. Rahat etmek için neler yapıyorsunuz?

Özel başörtüsü üreten firmalar var. Özellikle hava alan kumaşlar tercih ediliyor. İlk zamanlarda örtü terletiyordu ama sonra alıştım. Eskiden terlediğimde kolum başkasına çarptığında çok rahatsız olurdum, şimdi herşey kıyafetin içinde kalıyor. Saçlarım çok uzundu, basketbol oynarken saçlarımı topluyordum veya arkadaşlarım örüyordu. Rakip takım kaybettiğinde, sinirlenirse saçımı çekiyorlardı. Saçlarım başörtüsünün altında kaldığı için artık sorun olmuyor. 

#fiba
#basketbol
#başörtüsü
#Indira Kaljo
9 yıl önce