|

Bisikletle Londra

lk ve orta dereceli okullar bu sene 26 Ocak – 6 Şubat arasında yarıyıl tatiline girecek. Ayrıca birçok üniversitenin de yarıyıl tatili bu iki ayın içerisinde yer alıyor. Bu tatil birçok ailenin ve öğrencinin tatile veya memleketine gittiği, birçoğunun ise karar veremeyip evinde, şehrinde geçirdiği bir dönem ancak kararsızlar için bir önerimiz var: Londra. Hem de minimum gezme bütçesiyle…

Yeni Şafak ve
04:00 - 11/01/2015 Pazar
Güncelleme: 17:27 - 10/01/2015 Cumartesi
Yeni Şafak

Çoğunlukla yurtdışı gezilerini önceden planlamak daha mantıklıdır. Çünkü uçak biletleri ucuz, otel rezervasyonları bütçeye uygundur. Ancak bizim önereceğimiz Londra gezisine gitmek için en uygun tatil sömestr tatili. Tabii siz isterseniz yılın herhangi bir döneminde de gidebilirsiniz. Ancak uçak bileti ve konaklamaya yüksek ücret ödeseniz de bu harcamayı amorti edecek bir gezme yöntemi öneriyoruz: Bisiklet… Bu şehir adeta bisikletli ve yayalar için dizayn edilmiş ve geçiş üstünlüğü her zaman sizde. Hem de günde 2 pound vererek kiralayacağınız tam teşekküllü, konforlu bisikletlerle.


BİSİKLET NASIL KİRALANIR?

Öncelikle bisiklet kiralama konusuna açıklık getirelim. Bisikletler Baclays Cycle Hire denen noktalarda istasyonlara takılı halde bulunuyor. “Bunlar nerededir?” derseniz 700’ü aşkın kiralama noktası her 500 metrede bir bulunuyor. Buradaki makineden içinde Türkçe’nin de bulunduğu 18 dilde bilgi alıp kredi kartını ya da banka kartınızı yerleştirerek ödeme yapıyorsunuz. Ardından verilen şifreyle herhangi bir bisikleti istasyondan çıkarıp gezmeye başlayabilirsiniz. Ancak günlük 2 pound ödenerek alınan bisikleti her yarım saatte herhangi bir istasyona götürmeniz gerekiyor. Bisikleti bıraktıktan sonra yeni bisikleti ise ancak 5 dakika sonra makinelerden ücretsiz yeni şifre alarak temin edebilirsiniz. Yarım saati geçtiğiniz takdirde ise cezası 1 pound. Haftalık kiralama ise 10 pound. Uymanız gereken önemli kurallar ise trafik ışıklarına uymak, ters yönlere dikkat etmek, kaldırıma çıkmamak ve dönüşlerde elinizle döneceğiniz yönü göstermek…


LONDRA’NIN FATİH’İ WESTMINSTER

İngiltere’nin başkenti Londra, dünya tarihinin en önemli şehirlerinden biri. Üstelik Avrupa Birliği’nin ve Birleşik Krallık’ın da en büyük şehri. Binlerce yıllık tarih üzerine kurulan bu şehir kısa sürede gezmek isteyenler için iki bölümden oluşuyor. Bunun en önemlisi ise İstanbul’un tarihi merkezi Fatih’e de benzetebileceğimiz Westminister bölgesi. Londra’nın her yerinde korunan tarih burada daha bir özenle korunmuş. Big Ben saat kulesi, parlamento binası, Buckhingham Sarayı,  Hyde Park ve Trafalgar gibi meydanların bulunduğu bölgeyi bisikletle iki günde gezebilirsiniz. Burayı kısa sürede bitirmek size yine bu bölgede yer alıp gezmesi birkaç gün alan Ulusal Portre Müzesi, Ulusal Sanat Galerisi, Biritish Museum gibi müzeleri gezmek için zaman kazandıracaktır. Big Ben ve parlamento binası önünden başlayacak turunuza Whitehall Parliament Caddesi üzerinden devam ederseniz burada İngiliz başbakanlık konutu Downing Street ile Kraliyet atlı birliklerinin tarihi kışlasını göreceksiniz. Kışladan içeri girdiğiniz takdirde ise bu yol sizi sincap ve pelikanların dahil evcilleşerek kendilerini sevdirdiği St. James’s Park’a çıkarır. 


Kraliçeye el sallayın

İçinde ufak bir gölü ile göl kuşlarının bakıcısının müthiş kulübesinin olduğu St. James’s Park, Green Park adı verilen başka bir parkla kesişir. Bu kesişim noktasında ise İngiltere Kraliçesi Elizabeth’in de içinde yaşadığı Buckingham Sarayı yer alır. Şanslı gününüzdeyseniz Kraliçe Elizabeth’i görebilir geçit töreni ile nöbet değişimlerini izleyebilirsiniz. Buradan sonraki durak ise dünyanın en büyük parklarından Hyde Park. İçinde iki adet gölü bulunan bu parkta piknik yapabilir, çimlere yatarak dinlenebilir, banklarda oturup ördek ve kuğuları seyredebilirsiniz. Yalnız şunu unutmayın tüm Birleşik Krallık adasında kuğular kraliçenin özel malı sayılır ve bu yüzden beslemek yasaktır. Ayrıca Hyde Park serbest kürsüsüyle de meşhurdur. Burada bir tabure ya da sandalye üzerinde istediğinizi söyleyebilirsiniz. Sadece ayağınız toprağa basmasın yeter. Çünkü bazı şeylerin İngiltere topraklarında söylenmesi yasaktır…


Alışveriş ve sanatın merkezine pedal atın

Bisikletinizle ikinci gün ise yine Westminister’da yer alan Trafalgar meydanına ve Soho’ya pedal çevirin. Trafalgar, Londra’nın Taksim meydanıdır desek yanlış söylemiş olmayız. Her türlü buluşma, eylem, etkinlik burada gerçekleşiyor çünkü. Ulusal Sanat Galerisi ve Ulusal Portre Galerisi gibi meşhur müzeler de bu meydan ve çevresinde yer alıyor. Meydan ayrıca sanat, alışveriş, eğlence ve yeme içme mekanlarıyla nam salmış, Piccadilly Circus, Covent Garden, Oxford Street ve Lecister Meydanı’nın da tam ortasında bulunuyor. Üstelik adından söz ettiğimiz mekanların hepsine yürüyerek birkaç dakika. Gününüzün tamamını burada bisikletinizle gezerek ya da yürüyerek geçirebilir, sokak sanatçılarının özellikle Covent Garden Market’te ve New York’taki Time Meydanı’na benzer Piccadilly Circus’taki şovlarını izleyebilirsiniz. İsterseniz Lecister Meydanı’ndaki dünyaca ünlü filmlerin galalarının yapıldığı Odeon sinemalarında film izleyebilirsiniz. 


Londra’ya gitti Tower Bridge’den geçmedi demesinler

Üçüncü günde de bisikletinizi Londra’nın Anadolu Yakası Güney Londra’da kullanmak için kiralayın. Burası da tiyatro sahneleri, sanat galerileri ve müzeleriyle öne çıkan bir yer ancak Londra’nın marka yapılarından London Eye ile ön plana çıkıyor. Southwark denen bu bölgede Londra’nın en iyi görüldüğü (tabii sadece açık havalarda) London Eye ile yılda 1 milyon kişi ağırlayan Londra akvaryumu yan yana bulunuyor. Shakespeare’in oyuncu topluluğu tarafından 1599’da inşa edilen Globe tiyatrosu da yine bu bölgede yer alıyor. Thames nehri boyunca doğu yönünde devam ederseniz, İngiliz Film Endüstrisi binasını, Tate Modern Sanatlar Müzesi’ni Avrupa’nın en yüksek yapısı The Shard’ı devamında da Londra denince akla gelen Tower Bridge’i göreceksiniz. London Eye ile Tower Bridge arasındaki yürüme ve bisiklet yolu yaklaşık 3,5 kilometre olmasına rağmen durup da gezilecek yeri bolca olduğu için yarım günden fazla sürecektir. Bu sebeple Tower Bridge’i geçmeden önce sahilde oturup dinlenmenizi ve manzaranın tadını çıkarmanızı öneriyoruz. Köprüyü geçmek ve karşısında yer alan Tower of London isimli kaleyi gezmek çok vaktinizi almayacaktır…

#londra
#bisiklet
#gezi
#Tower Bridge
9 yıl önce