|

Oynadığım karakteri insana büründürdüm

51. Antalya Film Festivali''nde Kuzu filmindeki performansıyla En İyi Yardımcı Kadın Ödülü''nü alan Nursel Köse, çekim sürecinde karakteri yaratırken, yönetmen Kutluğ Ataman''la başbaşa verip, ince eleyip, sık dokuduklarını söylüyor. Köse, ''Kafa yorduk ve sadeliğe, gerçekçiliğe, klişeleri sindirmiş klişe karakteri, insana büründürmeye, ona yaklaştırmaya çalıştık'' diyor.

Suat Köçer
00:00 - 26/10/2014 Pazar
Güncelleme: 21:14 - 25/10/2014 Cumartesi
Yeni Şafak
Oynadığım karakteri insana büründürdüm
Oynadığım karakteri insana büründürdüm

Hayli ateşli polemiklere sahne olan 51. Antalya Altın Portakal Film Festivali, sansür tartışmalarının gölgesinde sona erdi. Bazı çevrelerin ödül almaması için psikolojik kampanya yürüttükleri Kutluğ Ataman''ın son filmi Kuzu, En İyi Film dâhil olmak üzere festivalden 5 ödülle döndü. O ödüllerden biri de, Nursel Köse''nin büyük bir heyecanla kaldırdığı En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu Ödülü''ydü.

Türkiye Almanya arasında adeta mekik dokuyan oyuncu Nursel Köse''nin aldığı ilk ödül değil bu. Daha önce 1. Yeşilçam Ödülleri''nde En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu kategorisinde ödüllendirilen Köse, 44. Antalya Altın Portakal Film Festivali''nde de yine aynı ödülün sahibi olmuştu. Şimdilerde kendi yöneteceği filmin hazırlıklarını yapan Nursel Köse ile biraz Altın Portakal''ı biraz da kendi macerasını konuştuk.

n Edebiyattan tiyatroya, radyo oyunlarından TV dizilerine ve nihayet oradan sinemaya uzanan oldukça renkli bir yolculuğunuz var. Ulaşmak istediğiniz yer tam olarak nedir?

Bu yolculuğun devam etmesi ve devam etmesi... Bir yere ve bir hedefe odaklanmakla sınırlanamayacak kadar keyfli bu sanat yolu. Çok çeşnili, geniş yalpazelere açık donanımlarla; benim hayatım, sanat yaşamım ve çizgim.

TÜRKİYE''DE SENDİKAL HAKLAR HENÜZ YOK
Türkiye''de doğdunuz ama Almanya ile çok sıkı bağlarınızın olduğunu biliyoruz. Mesleki açıdan iki ülke arasında ne tür benzerlik ve farklılıklar gözlemlediniz?

AB ve özellikle Almanya''da; Sinema, TV sektörleri, Oyuncu hakları, telif hakları, mesai saatleri gibi; meseleler sendikal ve yasal yollardan çözülmüş ve sağlam temellere oturtulmuşdur. Türkiye''de henüz bu konuda sağlam adımlar atılmadı ne yazık ki.

ÖDÜL HEP SÜRPRİZDİR
Daha önce Yeşilçam ve 44. Antalya Film Festivali''nde En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu Ödülünü almıştınız ama bu yılki Altın Portakal''ı kaldırırken sürpriz oldu dediniz. Bu ödülü sürpriz kılan şey neydi?

Yarışma bölümünde her zaman süprizdir ödül almak. O kartlardan kimin adı çıkacağı bilinmez..Ve an gelir çatar. Festivallerin heyecanı da bundandır zaten. Süpriz olduğu, olağanüstü bir armağan olduğu için, çıkıp orda bazen heyecandan kekelediğiniz bir konuşma sergileyebiliyoruz. en çıkar ödül alma rolünü de oynaya bilirim.Oyuncuyum ve bunu çok iyi de oynarım. Rol bellidir dünyada. Örneğin; Thank You Juryyy, I love you Mama...Thank you Oscar gibi... Ama öyle olmuyor, o an orası gerçek hayat.

CEPTEN OYNANACAK BİR ROL DEĞİLDİ
''Ben yönetmenim Kutluğ Ataman''ı, o da beni yordu'' dediniz. Çekim süreciyle ilgili neler kaldı geriye? Kuzu sizin için nasıl bir tecrübe oldu?

Sinemada binlerce kez canlandırılmış, yapısı ve işleyiş biçimi ile malesef gerçek hayata da klişelerle beslenen bir meslek... Daha önce bir kaç kez oynadığım benzer rolleri hatırlatan hiç bir şey olmaması adına, Kutluğ Ataman ile karakteri yaratırken, ince eleyip, sık dokuduk, kafa yorduk ve sadeliğe, gerçekçiliğe, klişeleri sindirmiş klişe karakteri, insana büründürmeye, ona yaklaştırmaya çalıştık. Cepten oynanacak bir rol değildi. ''' Kutluğ Ataman sineması''' okulu''nda'' yeni bir oyunculuk sınavını geçmekti arzuladığım.

İYİ YAPAN HERKESE HELAL OLSUN DEMELİ
Kuzu, ödüllerin açıklanmasının ardından bazı çevrelerin eleştiri oklarına hedef oldu. Başarılı bulmalarına rağmen ödülü yaklaştırmayanlar çıktı. Son yaşananların da etkisiyle oluşan bu atmosferi nasıl değerlendiriyorsunuz?

Sanat evrenseldir, dili, dini, ırkı,kültürü ne olursa olsun, herkesi kucaklayabilir, kitlelerle iletişime geçer, size dokunur, sizi çözer , sizi aydınlatır ve veya mutlu eder. Budur yapılan iş. Bu olmalıdır hedef. Bunu beceren herkese helal olsun demeyi, kutlamayı ben kendime çok uzun zamandır öğrettim.

İsviçre''den Mardin''e uzanan bir yol hikayesi

Daha önce iki kez En İyi Yardımcı Kadın Ödülü''nü alan Nursel Köse''nin bir de uzun metraj bir film çekme projesi var. Bir kadın hikayesi olacak film Karınca Kadın adını taşıyor. Film Almanya''dan başlayıp, İsviçre, İtalya üzerinden Mardin''e uzanan bir yolculuk hikayesi. Kültür Bakanlığı destekli filmin senaryosu şu an İngilizce ve Almanca''ya çevriliyor.

10 yıl önce