|

Proje bitti kardeşlik baki

İmam hatip lisesinde okuyan öğrenciler, bu sene çocuk esirgeme yurdunda kalan kimsesiz çocuklarla Onun Kimsesi Benim projesi kapsamında hayatı paylaştılar. Birlikte bir çok etkinlik gerçekleştiren gençler ''Proje bitti ama kardeşlik bitmedi. Biz kimsesiz çocukların ağabeyleri ve ablalarıyız, onları yalnız bırakmayız'' diyorlar.

Aysel Yaşa
00:00 - 17/08/2014 Pazar
Güncelleme: 19:59 - 16/08/2014 Cumartesi
Yeni Şafak
Proje bitti kardeşlik baki
Proje bitti kardeşlik baki

İmam Hatip Liseleri Mezunları ve Mensupları Derneği ÖNDER bu yıl önemli bir projeye imza attı. Onun Kimsesi Benim adlı bir proje, kimsesiz çocuklarla imam hatip öğrencilerini buluşturdu. Türkiye''deki 27 ilde imam hatipli öğrenciler çocuk esirgeme kurumlarında kalan kimsesiz çocuklara ağabeylik ve ablalık yaptılar. Namaz kılmayı öğrettiler, maçlar düzenlediler, piknikler ve  kitap okuma programları yaptılar. İşte bu öğrenciler bugün de farklı illerden gelerek uçurtma şenliği yapacaklar, aralarında oluşan kardeşlik bağına bir düğüm daha atacaklar. Projenin son ayağı olan bu şenliğe 840 öğrenci katılacak. Programın için çok emek harcandığını ve artık sona gelindiğini dile getiren ÖNDER Genel Başkanı Dr. Hüseyin Korkut; ''Proje sayesinde yeni bir umut ışığı olan bu gençler, geleceği inşa ederken, daha hoşgörülü, birbirlerinin hakkına saygı gösteren ve en önemlisi kardeş olduklarını unutmayan bireyler olacakları kanaatindeyim'' diyor.

KİMSE YOKSA BİZ VARIZ

Proje aslında, kimsesiz çocukların yaşamlarını daha eğlenceli hale getirmek, onlara hiç kimse olmasa bile imam hatipli ablalar ve ağabeyler sizinle birlikte hissiyatını vermek üzerine inşa edilmiş. Projede yer alan imam hatipli öğrenciler de bu gönüllü hareket içerisinde bulunmak için büyük bir istek ve heves göstermişler. Okullarındaki hocaları sayesinde, yeni kimsesiz kardeşleriyle buluşan lise öğrencileri, projenin sonunda en büyük kazanımı kendilerinin yaşadıklarını ifade ediyorlar. Çalışma kapsamında Adıyaman, Ağrı, Amasya, Ankara, Bingöl, Çankırı, Çorum, Diyarbakır, Elazığ, Erzurum, Giresun, Hatay, Kırıkkale, Kırşehir, Konya, Van, Yozgat ve Zonguldak gibi Türkiye çapında pek çok ilden kimsesiz çocuklara ulaşılmış oldu.

KARDEŞİM ÖRTÜNMEK İSTEDİ

Projede ilk olarak İmam Hatip Lisesi öğrencileri ile Çocuk Esirgeme Kurumu''ndaki ''kimsesiz'' çocukların iletişime geçmesi sağlandı. İmam hatip liselerinde okuyan 210 abla, 210 ağabeye, 27 rehber öğretmen refakatinde eğitim verildi. Eğitimlerini tamamlayarak sertifikalarını alan bu gençler ile 420 kimsesiz çocuk manevi kardeş olarak eşleştirildi ve 3 ay boyunca hafta sonu bir günü birlikte geçirmeleri sağlandı. Böylece ''kardeş'' olan gençler arasında karşılıklı güven geliştirilmiş olundu. Giresun Nurettin Canikli Anadolu İmam Hatip Lisesi son sınıf öğrencisi Yasemin Yıldız da bu çalışmanın tam olarak amacına ulaştığını ifade ediyor. Yılmaz ''Sevgi evlerine gidip kardeşlerimizle kaynaştık. Onlara gerçekten bir abla şefkatiyle ve samimiyetiyle yaklaştık. Sorunlarına birlikte çözümler bulduk. Şimdi proje bitti. Ama biz ''Proje bitti, kardeşlik bitmedi'' diyoruz. Yine, yeni kardeşlerle yola devam edeceğiz. Dünyaya bir daha gelsem, yine böyle kardeşler edinebileceğim bir işin içerisinde olmak isterim'' diye de belirtiyor. Yılmaz, gruplarında 10 ayrı kişiye 10 kardeş düştüğünü söyleyip ekliyor ''Biz sayıyı onla sınırlamayacağız. Düşünsenize benden etkilenerek örtünmek istediğini söyleyen bir kardeşim oldu. Ben ona baskı kurmadım, sadece güzelliklerden bahsettim.''

ŞÜKRÜM ARTTI

Hatay Anadolu İmam Hatip Lisesi 11. sınıf öğrencisi Üsame Bök de kimsesiz çocukların gönüllü ağabeylerinden biri. Okulundaki hocaları sayesinde gönüllü olarak bu projeye katılan Bök ''4 ay boyunca kardeşlerimizle eşsiz bir deneyim yaşadık. Birlikte maçlara gittik, yemek yedik, geziler düzenledik. Bundan sonra da proje bitse bile kardeşliğimizi bitirmeyeceğiz'' şeklinde konuşuyor. Bu projede kazanan kimsesiz çocuklar gibi dursa da imam hatipli öğrenciler de proje bittiğinde manevi kazanımlarının farkına vardıklarını söylüyor. Üsame ''Onların hayatlarından haberdar olunca elimde bulunan imkanlara ve aileme şükrettim. Onlarla empati kurdum ve asla yalnız bırakılmamaları gerektiğini bir kez daha anladım'' diye ekliyor.

10 yıl önce