|

"Kadınla erkek arasında mutlak bir eşitlik yok"

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Ayşenur İslam, pek çok cins arasında mutlak bir eşitlik olmayacağı gibi kadınla erkek arasında da mutlak bir eşitlik olmadığını söyledi.

11:24 - 27/11/2014 Thursday
Güncelleme: 11:31 - 27/11/2014 Thursday
IHA

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Ayşenur İslam, bakanlığının yürüttüğü faaliyetlere ilişkin açıklamalarda bulundu. Bakan İslam, programda, gündemde yer alan konuların yanı sıra birçok alanda hazırlanan yeni projelere yönelik dikkat çekici bilgiler paylaştı.


Bakan İslam, programda dikkatlerden kaçmayan sağ elindeki çiçek motifli kınanın detayını da anlattı. Günümüzde her şeyin modernize edildiğini söyleyen İslam, "Şimdi kınaları böyle yapıyorlar, bu bizim Türk adetleri içerisinde var olan bir şey. Biz askere giderken, gelin olurken, sevincimizi kutlarken kına yakarız. Bu da yakın arkadaşımızın kızının kınası. Kızı evlenecek, onun kınasını yaktılar. Ben de ilk defa orada çiçekli kına ile karşılaştım ama güzel bir usul" dedi.


BAKAN İSLAM: "KADINLA ERKEK ARASINDA 'MUTLAK' EŞİTLİK YOK"

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, dünya basınında da büyük yankı bulan, "Kadın ile erkeği eşit konuma getiremezsiniz, o fıtrata terstir" yönündeki sözlerini değerlendiren Bakan İslam, "Ben Sayın Cumhurbaşkanımızın konuşmasını baştan sona büyük bir dikkatle dinledim. Şu anda gündemin bir algı operasyonuna maruz kaldığını düşünüyorum. Çok muhtevalı ve uzun bir konuşmaydı. Resmin tamamına baktığınız zaman bir kaşık suda fırtınalar koparıldığını gayet rahatlıkla görüyorsunuz. Ben şunu anladım; bu tartışmayı yapabilmek için 'fıtrat' kelimesinin anlamını iyi bilmek lazım. Medyada yazılanlara baktığım zaman belki de çok iyi bilinmiyor diye düşünüyorum. En kestirme şekliyle gidersek fıtrat, 'yaradılış' demek. Kadınla erkek, yaradılışları itibarıyla farklıdır; biyolojik, fiziki bazen ruhi olarak farklıdır. Dolayısıyla pek çok cins arasında mutlak bir eşitlik olmayacağı gibi kadınla erkek arasında da 'mutlak' bir eşitlik yoktur" ifadelerini kullandı.


"Kadınla erkek arasında mutlak bir eşitlik olduğuna inanırsak şayet o zaman pozitif ayrımcılıktan söz edemeyiz" diyen İslam, şöyle devam etti: "Pozitif ayrımcılık, bir tarafın zayıf olduğunu kabul etmek ve o tarafı güçlendirmek için eşitlik dışı davranmak demektir. Batı terminolojisinde, seküler anlayışta kadına pozitif ayrımcılık yapmayı çok övgüye değer bularak, aynı zamanda kadınla erkeğin mutlak eşit olduğunu söylemek ciddi bir mantık hatasıdır. Bunlar iki çelişen veridir. Dolayısıyla buradaki cümle doğru bir cümledir. 'Fıtrat itibarıyla kadınla erkek eşit değildir ancak eşdeğerdir' cümlesi şunu anlatır: Varoluş bakımından eşittir yani eşref-i mahlûkattır ve hukuk önünde, hakları itibarıyla ve fırsatlar açısından eşittir. Bunların hepsi söylendi o konuşmanın içinde. Böyle baktığınız zaman o cümlelere herhangi bir tuhaflık yok, söylenen şey bu. Aynı konuşma içerisinde eşitliği sağlayacak olan şeyin adalet olduğu ifade edildi."


"TOPLUMDA GÜÇLÜ OLAN ERKEKTİR, KADIN DAHA ZAYIF GÖRÜLÜYOR"

İslam, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "Bunu feministlere anlatamazsınız" sözlerini ise şöyle yorumladı: "Dünya şunu tartışıyor; 'gender' yani toplumsal cinsiyet eşitliğini kadın ile erkek arasında mutlak bir eşitlik sağlıyor mu? Çünkü sıkışılmış bazı noktalar var. Eğer 'gender' kadınla erkeğin mutlak eşitliğini getiriyor olabilseydi o zaman pozitif ayrımcılığı nereye koyacağız. Batı anlayışı çok iyi bir takım argümanları olan feminizm, bu sıkışma noktasında pozitif ayrımcılığı öneriyor ama Doğu dünyası başka bir şeyi öneriyor, adaleti öneriyor. Zayıf ile güçlü arasındaki adaleti sağlarsanız, o fark ortadan kalkıyor. Toplumda güçlü olan taraf erkektir, kadın daha zayıf görülüyor. Her ikisini eşit konumda karşınıza alıp yargıladığınız zaman bu zayıflığı ortadan kaldıramazsınız, onları eşit göremezsiniz, birinin seviyesini yükseltmeniz lazım eşit görebilmeniz için. Eşitsizlik durumunda adaleti sağlarsanız, cinsleri eşitlersiniz. Bu bizim geleneğimizde olan bir şey, yeniden keşfetmemiz gereken bir şey değil bin yıllık devlet idaremizin içinde olan bir şey. Yani adaletin zayıftan yana tavır alınarak, tesis edilmesi. Batı dünyası buna dezavantajlıyı ön plana çıkarmak için pozitif ayrımcılık diyor, bizim dünyamız adalet diyor. Ben o konuşmada kavramları bu şekilde anladım. Böyle anlaşıldığı zaman herhangi bir sorun yok. Sorun bence büyük bir konuşmanın içerisindeki ilk cümleyi duyup arkasına hiç bakmadan yorum getirmeye çalışmak. Bunun da çok safiyane yapıldığını düşünüyorum. Bunun pek çok siyasetçinin başına gelen algı operasyonu çalışması olduğunu düşünüyorum.

Sayın Cumhurbaşkanımıza yapılan suçlama şu: 'Kadın haklarıyla ilgili çalışmaları yok saymak ya da yapılmasın.' Böyle bir suçlamayı yaparken, bunu kime yaptığınıza dikkat etmeniz gerekiyor. Burada Türkiye'nin en önemli muhafazakâr partisini kuran liderden bahsediyoruz. Bu muhafazakâr partinin kurucusu aynı zamanda dünyanın en önemli kadın siyasi hareketinin de kurucusudur: AK Parti Kadın Kolları. Sayın Cumhurbaşkanımız şu sözün de sahibi, 'Kadınlarla alakalı tek bir ayrımcılığa müsamaha edebiliriz o da pozitif ayrımcılıktır.' Bütün bunları nereye koyuyoruz."
#ayşenur islam
#aile ve sosyal politikalar bakanı
#kadın erkek eşitliği
#recep tayyip erdoğan
9 years ago