Başkan İbrahim Hacıosmanoğlu'nun yönetiminden daha önce istifa eden Sebahattin Çakıroğlu, vadettikleri ile yaptıklarının farklı olması nedeniyle yönetimi ibra etmeyeceğini söyledi.
Görevi devraldıklarında kulübün borcunun 176 milyon olduğunu anımsatan Çakıroğlu, şöyle devam etti: "Borcu bir sezonda iki katına çıkardığınız için mi sizi ibra edeceğiz? Milyonlarımızı heba ettiğiniz için mi sizi ibra edeceğiz? 'Ya o kupayı alacağım ya kupa beni alacak' dedin ama ortada kupa yok. Bunun için mi sizi ibra edeceğiz? "Gelirleri artırdık'' diyorsunuz, Trabzonspor'un milyonlarını savuruyorsunuz. Bunun için mi sizi ibra edeceğiz? 'Gemileri yaktık' dediniz ama sizin bir tek geminiz yanmadı, yanan Trabzonspor'un gemisiydi. Trabzonspor'un değerlerini beğenirsiniz, beğenmezsiniz, bugün orada oturuyorsanız borçlu olduğunuz Trabzonspor'u 'dört büyük' yapan efsane başkanlara hakaret ettiğiniz için mi sizi ibra edeceğiz?"
Eski futbolcu ve yöneticilerden Serdar Bali de eleştirilerini Trabzonspor'un kaynaklarının doğru kullanılması adına yaptıklarını belirtti. Hacıosmanoğlu'nun iddialarına vurgu yapan Bali, "Futbol sevdalıları lafını diyorsa, emek hırsızları diyebiliyorsa karşı tarafa, Sadri Şener yönetimi sayesinde. Eğer İbrahim Bey 3-5 sene sonra başkanlığı bırakırsa onu da buradan biz savunacağız. Kimseden korkumuz yok" diye konuştu.
Şike sürecinde bordo-mavili kulübün avukatlarından Nusret Yılmaz, yönetimin şikeyle mücadele konusunda yetersiz kaldığını ileri sürdü.
Üyelerden Yavuz Saltık'ın konuşması sonrasında yönetim kurulu üyelerine hakaret ettiğini ileri süren bazı üyeler, Saltık'ın üzerine yürüdü. İki üç kez kısa süreli çıkan arbedelere polis müdahale etti. Kavga nedeniyle genel kurula yaklaşık 20 dakika ara verildi.