Pazar günü MÜSİAD'ın tüm gazetelere vermek üzere hazırladığı tam sayfa ilan son derece dikkat çekiciydi. Görüşlerimi açık yüreklilikle Nail Opak Başkan'a aktardığım için buraya almakta, bir deneyim paylaşımı açısından yarar görüyorum…
Başkan ilan çıktıktan sonra sadece beni aramamıştı tabii ki. Bizzat kendisi nabız yokluyor, bir tür 'aksülamel' (tepki, reperküsyon) ölçümlemesi yapıyordu…
Uzunca bir dönemdir ilk kez Başkanlık düzeyinde bu kadar titiz bir çalışmanın yürütüldüğüne tanık oldum…
Görüşüm şöyleydi:
1. Siyasi hava çok gergindi. Metin, havayı yumuşatmaya yönelikti. Ayrım yapmaksızın siyasi partilerin vaatlerinden çeşitli örnekler veriliyor, 'Türkiye daha gerçekçi vaatleri hak ediyor' deniliyordu.
2. Geçmişte popülist siyasi vaatler yüzünden sosyal güvenlik ve ekonomi gibi birçok alanda ağır bedeller ödendiği hatırlatılıyordu.
3. Türkiye, sürdürülebilir, istikrarlı bir büyüme modelinin nasıl oluşturulacağını, üretim, sanayi ve ihracatın nasıl güçlendirileceğini, güvenli bir yatırım ortamı için neler yapılacağını bilmeyi hak ediyordu.
4. Sandıktan çıkacak sonucun olgunlukla ve demokrat bir tavırla karşılanması gerekiyordu.
5. İş dünyasının geçmişte ayağına vurulan bürokrasi prangalarından kurtulması, basiretli iş adamlarının önünün açılması gerekliydi.
6. Mitinglerde Türkiye daha saygılı, daha seviyeli, daha olgun, daha çözümcü ve karşılıklı suçlamaların ötesine geçmeyi basarmış bir siyasi söylem ve üslubu hak ediyordu.
7. Çözüm Süreci ne pahasına olursa olsun, devam etmeliydi. Türkiye; dil, din, mezhep ve etnik kökene bakılmaksızın herkesin barış içinde yaşayacağı bir ülke olmayı hak ediyordu.
Bu tipik bir millî mutabakat metniydi aslında… MÜSİAD'ın internet ortamında imzaya açtığı bu ilanı, herhangi bir ayrım veya dışlama eğilimi göstermeksizin bütün ulusal gazetelere göndermesi ve sanki yayınlamaktan imtina etmek istercesine astronomik ücretler talep eden bir iki tanesi dışında ilanın tüm büyük gazetelerde yer alması, eğer 'şeamet tellallığı' yapılmak istenmezse, sadece ve sadece iş dünyası adına çok olumlu bir adım olarak kayıtlara geçecektir.
Helal olsun Yeşilay'a…
Çarşamba günü Yeşilay kuruluşunun daveti üzerine 2 saatlik bir ders vermek ve sunum yapmak üzere Sirkeci'deki muhteşem Sepetçi Kasrı köşkünün yolunu tuttuk.
Yeşilay, özellikle son 2 yıldır yaptığı çalışmalarda uluslararası bir hüviyet kazanmaya da önem vererek, yaklaşık 22 ülkede 'Ülke Yeşilay'ı kurmuş. DSÖ, Eurocare, EURAD, ECOSOC, BM gibi otoritelerle işbirliği yapmış; temsilcilik ve danışmanlık görevi üstlenmiş.
Sigara, alkol, uyuşturucu madde ve teknoloji bağımlılığı alanında önleyici ve rehabilite edici çalışmalar yapan Yeşilay, bu alanda dünyada örnek ve lider bir konuma gelme vizyonu için çaba sarf ediyor. Bu çerçevede önemli projelerinden biri de Erasmus+Drug Addiction Awareness on Adults (DAWAP).
Bizim de 'Medya İlişkileri' konusunda eğitim verdiğimiz, Türkçesi “Erasmus+Erişkinlerin Uyşturucu Bağımlılığına Karşı Bilinçlendirme” olarak karşılanabilen proje Portekiz, Litvanya ve Hollanda'dan STK'ların ve İstanbul Halk Sağlığı Müdürlüğü'nün ortaklığı ile yürütülüyor.
Proje kapsamında şunlar yapılacakmış:
1. Halk Sağlığı İletişimi alanında her kurum bir ana başlık altında diğer kurumların ekibine 5 gün süren eğitimler verecekmiş.
2. Bununla eş zamanlı olarak, hedef kitle analizi, kampanyanın başarı testi, fokus gruplar üzerinde yürütülecek test gibi araştırmalara start verilmiş.
3. Eğitimler sonunda bir iletişim stratejisi ve buna uygun yarışma şartnamesi hazırlanacakmış.
4. Her ülkede iletişim fakültesi ve benzeri fakülteler arasında uluslararası bir yarışma düzenlenecekmiş.
5. Yarışma sonunda dereceye giren ürünler her ülkede kendi mecrasında kullanılacakmış.
6. Proje sonunda Türkiye'de gerçekleşecek ödül töreniyle hem yarışmacılara ödülleri verilecekmiş, hem de kampanya sonuçları paylaşılacakmış.
Yeşilay bu proje ile iletişim konusunda dünyadaki bütün prestijli ödülleri toplar. Başta Genel Müdürleri Savaş Yılmaz olmak üzere tüm emeği geçen arkadaşları yürekten kutlarım…
#MÜSİAD
#Yeşilay
#Türkiye
#siyasi istikrar
#seçim
9 yıl önce
‘Şeamet tellallarına’ rağmen MÜSİAD…
Evet sokağa çıkamayacak hale geleceksiniz!
Batı’da İsrail spiritüel bir tutkuya dönüştürüldü...
Din savaşı
13 şehit
İstanbul’da bir Yemenli âlim: Abdülmecid el-Zindanî
