Demokrasilerde siyasi iktidarların ancak ittifaklar üzerine kurulduğunu bilmeyenimiz yoktur herhalde. Mustafa Kemal Paşa (o zaman henüz Gazi ve Atatürk değildi) Samsun’a geldiğinde etrafındaki güç ve ittifaklar ne kadardı? Cumhuriyeti ilân ettiğinde ne kadar? 1930’lara geldiğinde ne kadar?..

Türkiye’de 3 dönemi vardır büyük liderin: 1. Mustafa Kemal Paşa 2. Gazi Mustafa Kemal Paşa 3. Kemal Atatürk. Bu 3 dönem de çeşitli ittifaklarla ve başarıyla geçilmiştir.

Türkiye’de siyasi iktidarlar için geçerli ittifakların 5 alanda tezahür ettiği söylenebilir. 1. Silahlı Kuvvetler 2. Bürokrasi 3. Dini sivil toplumsal kuruluşlar ve örgütlenmeler 4. İş dünyası 5. Medya, entelijansiya, etkileyiciler.

AK Parti’nin ittifakları son 4 alanla kurduğunu söyleyebiliriz. Oysa, bu konuda ciddi ve hayli ilginç bir alan kayması gündeme gelmiştir. AK Parti ve hükümeti Silahlı Kuvvetlerle ittifakını giderek güçlendirmektedir. Bunda kendi çabaları kadar generalleri kağıttan kaplanlara benzeten CHP’lilerle, Genelkurmay Başkanı’na “Harbiye’de vatan konusu işlenirken dersi mi kırdın; okuldan mı kaçtın? Ey Özel Paşa senin için vatan nedir?” diye hitap eden Bahçeli’nin katkıları büyüktür. AK Parti ittifaklar konusunu tekrar gözden geçirmeli; belki yeni bir ittifak stratejisi ile “Yeni Türkiye”nin siyasi ‘yeni’ haritasını çizmeyi başarmalıdır.

Cumartesi günü Marmara Belediyeler Birliği’nin düzenlediği Başkanlık Zirvesi adlı bir toplantıda konuşmacı olarak Bursa’ya gideceğiz. Konumuz Siyasi İletişim. Yıl boyunca bu tür pek çok konferansa katılırız. Ancak pek azı Marmara Belediyeler Birliği’nin gösterdiği titizliği sergiler. Ya, sağ olsunlar, aşırı bize güvendiklerinden, ya da kendilerine...

Dün Birliğin Genel Merkezi’ne, Genel Sekreter Dr. Cemil Arslan, Medya Direktörü Ismail Uluhan, Kurumsal İletişim Koordinatörü Hatice Erkan toplantı öncesi hazırlık görüşmesine davet ettiler. Hep beraber salondaki hedef kitle kim, kadın erkek oranı ne durumda, sunumun akışı nasıl olacak, ses, ekran, projeksiyon ve diğer donanımlar neye göre seçilecek ve tabii ki hem belediye başkanlarının hem de eşlerinin ortak ilgisini çekecek bir konferans akışı nasıl olacak; bunları konuştuk...

Kesinlikle bu yaklaşımlarını konferansımıza bir kontrol olarak değil; tam tersine başarılı olmamıza bir destek olarak gördük. Çünkü biliyorduk ki; siyasi iletişimin bel kemiğini oluşturan 3H Kuralı burada da geçerliydi. Yani Hazır, Hızır, Huzur... Hazırlığını adam gibi yaparsan, Hızır yetişir; o zaman da huzura kavuşursun. Ben ve asistanım zaten hazırlığımızı yapmıştık. Bir de Birlik’teki arkadaşlardan destek alarak hazırlığı daha da geliştirdik. Cumartesi günü gerisi bizim basiretimize kalmış. Birlik’ten ayrılırken bir de yılda 2 defa hazırlanan muhteşem yayınlarının ilk sayısını armağan ettiler. Adı Şehir&Toplum. Editörü Doç. Dr. Nail Yılmaz. Akademisyenlerden oluşan 5 kişilik Yayın Kurulu ve 2’si Dr. 12’si Prof. toplam 14 Kişilik bir Danışma Kurulu var.

Başkan Recep Altepe giriş yazısında, “Bu araştırmalar kapsamında, şehri tüm bileşenleri ve boyutlarıyla, toplum kavramından soyutlamadan tartışmanın verimli olacağı inancını taşıyoruz.” demiş.

İnşallah bir gün İngilizcesini de yayınlanacaklarını ve bu şekilde şehirlerimizin markasına ve ekonomisine büyük katma değer getireceklerine inandığımız bu güzel ve etkili dergideki yazılardan bazılarının başlıkları şöyle: “Türk Edebiyatı›nda İstanbul”, “Yerel Yönetim Dünyasında İlklerin Şehri İstanbul”, “Osmanlı’dan Günümüze İstanbul Ekonomisi”, “Kentin ve Demokrasinin Aslî Unsurları Olarak Toplumsal Hareketler: Kuzguncuk ve Arnavutköy Örnekleri”, “Küreselleşme, Sosyal Politika ve Yerel Yönetimler: Korumacılıktan Neoliberalizme”, “Fetih ve Fatihi Anlamak, İstanbul›u Korumak”, “Meşhur Unkapanı Pilavcısı Serkan Usta”, “Şehir ve Yaşam: Berlin”, “Modern İstanbul'un Doğuşu”.

Birliği’n Yöneticileri ile şehirlerin en büyük hedeflerinden biri olan markalaşma süreçlerinden söz ettikten sonra Birliği’n son aylarda gösterdiği başarılı çalışmalardan dolayı kendilerini tebrik ettik. Kitap henüz lanse edilmemiş ve dağıtılmamış, ancak eli kulağındadır; mutlaka bir tane edinmeye bakın. Hem eğlenmek hem öğrenmek için...