|
Seçim öncesi partilere ve adaylara bakalım…

Haziran’da gerçekleşecek seçimlere gittikçe yaklaşıyoruz.

İktidar partisi ve muhalefetin mevcut durumu, seçime yürünen yolda seçime yönelik adımları henüz oluşmakta…

Yapılan açıklamalar, acaba var olan partilerin seçimlik kısa vadeli açıklamaları mı, yoksa seçimden çok daha geniş bir zaman için varlıklarını ortaya koyan cinsten mi?

Ak Parti, var olduğu günden bugüne hem seçim vaatlerini yerine getirdi hem de varlığını “seçimlik” tutmadı, seçimlerin çok ötesinde, bu ülke için uzun vadeli açılımlar için kararlı adımlar attı. Hatta bu durumda seçim sonuçlarını riske atma pahasına kararlığından vazgeçmedi. Elbet bunda Recep Tayyip Erdoğan’ın sağladığı güven, liderlik vasfı ve karizması çok etkiliydi. Tüm bunların sonucu olarak, Ak Parti 12 yıldır iktidar ve Recep Tayyip Erdoğan, “halkın iradesi” sonucu cumhurbaşkanı.

12 yıllık Ak Parti iktidarının en mühim varlık sebebinin sağladığı “güven” olduğunu düşünüyorum. Bu ülkenin halkı, Ak Parti döneminde kendisinin bir değer olduğunu ve değer gördüğünü tecrübe etti. Bu tecrübeden sonra halk, gelecek için mevcut değerinin korunmasını ve bunu garanti edecek sonuçlar yönünde karar verdi.

Türkiye’deki mevcut muhalefet partilerinin, ucundan bucağından yahut külliyen eski Türkiye’nin darbelerinde aktör olduğunu ve darbelerin halkın iradesine karşı yapıldığını gayet iyi biliyoruz. Peki, şimdilerde varlığı boyunca halka yönelmek yerine, uzunca bir zaman darbecilere yönelen muhalefet ne durumda?

Kendisini bir değer olarak ortaya koymak, halka yönelik açılımlar yapmak, iktidar partisine alternatif bir yapı olmak, yenilenmek yerine tüm varlığını iktidar partisinin yokluğuna bağlayan ve bunun sonucu olarak iktidar partisi var oldukça doğal olarak yok olan bir muhalefetle muhatabız.

Kemal Kılıçdaroğlu, seçim öncesi emeklilere iki maaş ikramiye vereceğinin belgesini yayımladı tabi aynı Kılıçdaroğlu sanıyorum bu seçimlerde yine Kağıthane vakası yaşayacak ve oy kullanamayacak. Emekliyi, yetimi, bu halkı partisinin ideolojisinin ardına koyan, çoğu kez hiçe sayan CHP’den yine umut yok.

MHP’ye baktığımızda “Çözüm Süreci”ne karşı olmak dışında pek bir söylemleri bulunmadığını görüyoruz.

Cumhurbaşkanlığı seçimleri sırasında paralel taifenin arkasına takılan MHP ve CHP’nin bu ihanet örgütü ve darbeciliğe sığındığına da o dönem şahit olmuştuk.

İlginç bir açıklama da Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek’ten geldi, Hürriyet gazetesinden Ahmet Hakan'a verdiği röportajda Doğu Perinçek, Esed'in, Mustafa Kemal'in soyundan geldiğini iddia etti. Niye ilginç diyorsam, Perinçek için Esed gibi bir katili savunmak olağan, ilginçliği belki de Perinçek’in Türkiye’yi 1930’ları yaşıyor sanması ve bu sanrı üzerinden seçime gidiyor olduğunu sanması olabilir.

Bir diğer husus, seçime giden partilerin aday adayları…

Aday adaylığı konusundaki taleplerin yoğunlaştığı parti Ak Parti, bunu açıkça görmek mümkün. Bu yoğunluk bile seçimle ilgili bir ön rapor şeklinde okunabilir.

Aday adaylarının yoğunluğu yanı sıra liyakat sahibi olmaları da pek mühim; çok sayıda akademisyenin özellikle bu seçimde aday olması umut verici.

Benim de naçizane, liyakat sahibi olduğunu düşündüğüm aday adayları var; duruşuyla, kalemiyle iyiki var, dedirten Markar Esayan, Star Açık Görüş köşesini bize armağan eden Halime Kökçe, çok uzun yıllar yazarlığa devam eden, yakın tarihin canlı şahidi Rahim Er, hem siyasi hem de edebi kariyeri pırıl pırıl olan Erol Erdoğan, Samsun’daki kıymetli kitapçımız Ebabil Kitabevi’nin sahibi Sinan Göç. Hepsinin yolu açık olsun.

Muhalefetin aday adaylarına da bakayım, birkaç isim sıralayayım istedim ancak ortada pek kimseyi bulamadığım için bu kısım boş kaldı, e bu da benim kabahatim değil ya…

#seçim 2015
#milletvekili adayları
#AK Parti
#MHP
#HDP
#CHP
9 yıl önce
Seçim öncesi partilere ve adaylara bakalım…
Medeniyet hamlesinin şartı: Kurucu dil Osmanlıca
“Almanlar et başında”
Varsıllar vergi ödemesin!
Amerikan Evanjelizminin Trump’la imtihanı
Genişletilmiş teröristan projesi böyle çöktü