Seçimlerde ortaya çıkan tabloya göre hiçbir parti tek başına hükümeti kurma çoğunluğuna sahip değil. 7 Haziran seçimleri ile koalisyonlar devri yeniden başladı. Ankara'da koalisyon senaryoları ardı ardına sıralanıyor. Görünürde 4 seçenek var: AK Parti-CHP, AK Parti-MHP, AK Parti-HDP ve CHP-MHP-HDP. Ancak koalisyon senaryolarına bakıldığında nasıl bir koalisyon kurulur da ülke hükümetsiz kalmaz seçeneğinden çok, AK Parti'ye bir daha tek başına iktidar yolunu açmayacak bir hükümet kurulur formülleri üzerinde duruluyor. En çok da AK Parti-CHP konuşulmaya başlandı son zamanlarda. Değerlendirme şöyle: “AK Parti MHP ile koalisyon yaparsa Doğu ve Güneydoğu Anadolu'da oy kaybeder, HDP ile koalisyon yaparsa İç Anadolu ve Karadeniz'de oy kaybeder, CHP ile hükümet kurarsa Türkiye'nin her yerinde oy kaybeder. O halde CHP'li formülü ön plana çıkaralım."
Seçimlerde koalisyon tablosunun ortaya çıkması eski vesayet odaklarını da hortlattı. AK Parti dahil tüm partiler üzerinde vesayet oluşturulmaya çalışılıyor. Gerek bürokrasi gerekse iş dünyası çevrelerinde oluşan bu vesayet odakları kendi güdümlerinde ve kendi çıkarlarını ön planda tutacak formüller dayatmanın peşinde.
28 Şubat postmodern darbesi ile devrilen Refah-Yol hükümetinden sonra koalisyonu kurma görevi alan ANAP lideri Mesut Yılmaz siyasi parti temsilcilerinden önce Doğan Grubu'nun patronu Aydın Doğan'a gitmişti. Doğan'ın Yılmaz'ı eli cebinde altında eşofman üstünde tişörtle karşılaması “pijamalı karşılama" tartışmalarını Türk siyasetine kazıdı.
7 Haziran'da ortaya çıkan sonuç 'pijama partileri'ni yeniden hortlattı. İlk pijama partisi AK Parti'nin tek başına iktidarı kaybetmesi şerefine düzenlendi. Doyasıya eğlenildikten sonra kendilerine geldiklerinde aslında tablonun çok da parlak olmadığını idrak ettiler. AK Parti'yi iktidardan indirmek için var gücüyle uğraşanlar yeni tabloda AK Parti'siz bir hükümetin çok da kolay olmadığını hatta imkansız olduğunu görünce yeni hedefleri AK Parti'yi en hızlı eritebilecekleri en ideal koalisyonu oluşturmak oldu. Erken seçim uykularını kaçırdığı için MHP ve CHP üzerindeki baskılarını daha da artırmaya başladılar.
Koalisyona en hazırlıklı parti hangisi bilinmiyor ancak en hazırlıklı ülkenin ABD olduğu kesin. YSK resmi sonuçları daha açıklamadan ABD'nin koalisyon heyeti partileri ziyaret etmeye başladı. İlk ziyaret seçim gecesi erken seçimi telaffuz eden Bahçeli'nin partisi MHP'ye oldu. Diğer partilerle bir temasın olup olmadığına ilişkin Ankara kulislerine yansıyan bir bilgi yok ancak gözler Altın Saray'da. Altın Saray da nerden çıktı demeyin. Hani Birinci Körfez Savaşı'nda ABD'li Neocon'larla iş tutarak zengin olan ve paralelcilerin müthiş Türk diye tabir ettiği Sivaslı Ali Rıza Bozkurt'un Ankara İncek'teki Altın Sarayı'ndan bahsediyorum. Konumuzla ne ilgisi var demeyin. 12 Haziran 2014'te CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun birkaç Ankara Temsilcisi ile misafir olduğu o Altın Saray'da Ekmeleddin İhsanoğlu ismine karar verildi. Çatının cumhurbaşkanı adayının belirlendiği Altın Saray'da şimdi çatının hükümeti için yine yemekli bir toplantı mı olur yoksa pijama partisi mi düzenlenir zaman gösterecek.
Ben söylesem çarmıha gererler
7 Şubat 2012'de yaşanan MİT krizi ile Türkiye'ye yönelik uluslararası operasyonun ayak sesleri duyulmaya başlanmıştı. Gezi olayları ile kendini iyice hissettiren ve 17-25 Aralık darbe girişimleriyle ayyuka çıkan operasyonun ABD'de yaşayan Fetullah Gülen eliyle yapıldığı anlaşıldı. Saldırının analizini iyi yapan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İkinci İstiklal Mücadelesi'nin verildiğini açıklamıştı. Tayyip Erdoğan 30 Mayıs'ta İstanbul'da yapılan Fetih mitinginde “7 Haziran fetihtir" demişti. Erdoğan'ın bu sözleri Hürriyet yazarı Ahmet Hakan Coşkun başta olmak üzere malum çevreler tarafından farklı anlamlara çekilerek eleştirilmişti. Ahmet Hakan “İyi de neyin fethi bu" diye yazmıştı.
Diyelim ki seçim öncesi İngiliz, Alman, Amerikan, İsrail gazetelerinde çıkan haberleri görmediniz. Seçim sonrası ne oldu size? Yanlış anlamayın Erdoğan veya AK Parti'ye yapılanlara karşı niye sesinizi çıkartmıyorsunuz demiyorum. Asıl hakaret size ve canhıraş savunduğunuz siyasilere yapıldı. Bakın İtalyan La Repubblica Gazetesi ne yazdı sizin için? “Yeni bin yılın Selahaddin Eyyübi'si durduruldu". Peki Selahaddin Eyyübi Kudüs'ü kimlerden aldı ve kimlerle mücadele etti. Kim durdurmak istemişti Selahaddin Eyyübi'yi. El cevap tabii ki Haçlılar.
Biriniz çıkıp İtalyan gazetesine, “Ne diyon sen. Bizi Selahaddin Eyyübi karşısındaki Haçlılara nasıl benzetirsiniz" demediniz. Ahmet Hakan, Erdoğan'ın “7 Haziran fetihtir" sözü karşısında “HDP desen… Adamlar Ali Şeriati diyor. CHP desen… Adamların Genel Başkanları 'Peygamber Efendimiz' diyor. MHP desen… 'Ya Allah Bismillah Allahu Ekber' sesleri arşa yükseliyor" sözleriyle savunmuştu.
Selahattin Demirtaş, zaten 'Kudüs Yahudilerin' demişti. Ey CHP'liler, ey MHP'liler sizi Selahaddin Eyyübi'yi durduran Haçlılara benzetenlere söyleyecek bir sözünüz yok mu?
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Batı medyası için
“Allah'a hamdolsun demek ki doğru yoldayız. Onlar övgü yağdırsalar o zaman kendimden şüphe etmem gerekirdi"
diye tepki gösterdi. İngiliz The Guardian'ın “En bölücü lider küçük düşürüldü", Amerikan New York Times'in “Erdoğan bu seçimlerle karaya oturdu" ifadeleri için Erdoğan'ın söyledikleri haklı. Ama Erdoğan İtalyan La Repubblica Gazetesi'ne haksızlık etti. Yeni bin yılın Selahaddin Eyyübi'sinden daha güzel bir iltifat olabilir mi? Erdoğan'ı ben Selahaddin Eyyübi'ye benzetsem beni yandaşlıktan asarlardı. Hele hele MHP, CHP ve HDP'yi İtalyan La Repubblica Gazetesi gibi Kudüs'ün fethini engelleyen Haçlılara benzetseydim vallah beni çarmıha gererlerdi.
#CHP-MHP-HDP
#7 Haziran
#ABD
9 yıl önce
Koalisyon göründü, pijama partisi kuruldu
Ordunun teamülleri varsa, Hükümetlerin de takdir hakkı var..
Türkiye’nin tezlerini kim anlatacak…
Enflasyon ile mücadelede beklentileri kırmak ve fiyat yapışkanlığının önüne geçmek
Cari açık ve Gabar’dan gelecek 3,2 milyar dolar
Küresel savaşın kaçınılmazlığına dâir
